"Aman canım bana ne. Ben kendi işime bakarım, başkası beni ilgilendirmez. Her koyun kendi bacağından asılır" gibi anlayışlar, ne sosyal hayatı birlikte yaşayan ne de İslam esaslarını kabul etmiş Müslümanlar tarafından kabul edilemez bir anlayış, yanlış bir mantalitedir. Bananecilik, egoistlik sadece kendini düşünen insanların yanlış anlayışıdır. Özellikle Müslümanlar arasında ve toplumda maalesef artan bu hastalık dini değerlerimize savaş açmışçasına ihlal edilmektedir.Ne demek nemelazımcılık? İslam esaslarına göre malının en az 40'ta 1'ini ihtiyaç sahiplerine vermemizi farz etmiş bir anlayışta nemelazımcılığın elbette yeri olamaz. Bunu genişletebiliriz. Nitekim Resûlullah Efendimiz (s.a.a), "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" buyurarak bizleri uyarmaktadır. Durum bu iken hem akrabalarımızı hem yakın ve uzak komşularımızı hem de İslam kardeşi olduğumuz insanları görmemek, görmezden gelmek İslam anlayışımıza aykırı bir durumdur. Hal böyle iken mümkün olduğu kadar her platformda belirttiğimiz İslam ülkelerindeki akan kanı, denizlerde umuda yolculuk adında umutları tükenen din kardeşlerimizi nasıl görmeyiz? Bu mümkün değildir. Ancak konuya tam olarak vâkıf olabilmek için meseleleri çok iyi analiz edip çözüm yollarını da bilmemiz gerekir ki yapmak istediğimizde başarılı olabilelim. Öncelikle BOP kapsamında kan gölüne dönen İslam ülkelerindeki oynanan oyunları görmek, bu oyunlara piyon olanları bilmek ve bu ateşi söndürmek isteyenlerle birlikte olmamız gerekir ki başarılı olabilelim. İnanın bu konu çok mühimdir. Bizzat yaşadığım için ve yaşadığınızı da düşünerek etrafımızda mezhep ayrımcılığı yapıp ateşe benzinle giden sözde İslam kılıklı hainlerle bu mücadeleye başlamak gerektiğini düşünüyorum. Elbette bu mücadele ilmi ve akli olacaktır.Basit bir izahatla konuyu açmak istiyorum. Aylan bebekler için sahte gözyaşı döküp büyük İsrail'e toprak açmak için ülkelerini terke zorlanan Suriyeli kardeşlerimizi Ensar-Muhacir söylemleri ile karşılayıp sonra onları otobanlarda dilendirmek sadece demagojidir ve bu yanlış fiilin Allah (c.c.) katında ecri olmayacağı gibi büyük sorumlulukları da vardır. Ancak ve ancak gönlümüzde olan dilimizde, dilimizde olan yaşantımızda olursa, o zaman gerçek Müslüman hassasiyetine kavuşmuş olabiliriz.Elbette bir Müslümanın ayağına diken batsa acısını hissetmeliyiz ve de hissediyoruz. Cenab-ı Hakka hamd ü senalar olsun ki hiçbir Müslümanın ne ülkesini, ne mezhebini, ne meşrebini ayırıyoruz. Bu da elbette Cenab-ı Hak, "Müslüman Müslümanın kardeşidir" buyurmaktadır. Biz de bu anlayıştayız.
Hasgül Talay / diğer yazıları
- Tıkıldık kaldık / 26.01.2021
- Yüzleşme zamanı / 05.06.2020
- Ramazan-ı Şerif’in bereketi / 21.05.2020
- Gönül dünyası / 03.05.2020
- Yeni yıl ve beklentiler / 02.01.2020
- Emine Bulut / 27.08.2019
- Milli servetimiz ve ormanlarımız / 24.08.2019
- Bayram izlenimlerim / 19.06.2018
- Şekerim çıkıyor / 28.02.2018
- Dost-düşman kavramı / 15.02.2018
- Yüzleşme zamanı / 05.06.2020
- Ramazan-ı Şerif’in bereketi / 21.05.2020
- Gönül dünyası / 03.05.2020
- Yeni yıl ve beklentiler / 02.01.2020
- Emine Bulut / 27.08.2019
- Milli servetimiz ve ormanlarımız / 24.08.2019
- Bayram izlenimlerim / 19.06.2018
- Şekerim çıkıyor / 28.02.2018
- Dost-düşman kavramı / 15.02.2018