logo
05 MAYIS 2024

Niyet ve istikamet

Bugün, 2011 yılında Hakk’a uğurladığımız Ali Gedik Hocamızın 2010 yılında, İcmal Dergisinde yayınlanan ‘Niyet ve istikamet’ adlı makalesini sizlerle paylaşacağız
25.11.2020 00:21:00
Niyet ve istikamet
Niyet ve istikamet
Hz. Peygamber Efendimiz bir hadis–i şeriflerinde, "Ameller niyetlere göredir" buyuruyorlar.
 
Hüküm çok açık, net ve kesin. Hiçbir yoruma, tevile gerek yok. Bundan şunu çıkarabiliriz: Söylenen sözün, yapılan işin, ortaya konan tavrın ne mânâya geldiğini, o sözün, işin ve tavrın kendisinde aramak bizi mutlak doğru olan neticeye götürmeyebilir.
 
Çünkü asıl gerçek o sözün, işin ve tavrın sahibinin niyetinde gizlidir. Bizler iyi ve saf bir niyetle zahire göre bir anlayış yolunu takip edebiliriz. Ama bizim niyetimizin samimiyeti o sözün, işin ve tavrın sahibini temize çıkaramaz.
 
Aynen bunun gibi; bizim de sözümüzden, işimizden ve tavrımızdan başkalarının çıkardığı mânâ bizi kurtaramaz. Bizi de kurtaracak olan niyetimizin doğruluğu ve temizliğidir.
 
Nitekim Cenab–ı Hak Şuara Sûresi 88. ve 89. Ayet–i kerimelerinde; "O gün, Allah'a temiz bir kalb ile gelmenin dışında, ne mal, ne de çocuklar fayda verir" diye buyurarak insanın en değer verdiği mal ve çocukların temiz bir kalbe sahip olmadıktan sonra hiçbir mânâ ve faydasının olmayacağını beyan ediyor.
 

 
Burada bazılarının zan ve iddia ettikleri gibi kuru ve boş bir niyet elbette kastedilmiyor. Çünkü Allah, Ahzab Sûresi 70. Ayeti kerimesinde; "Ey iman edenler, Allah'tan korkun doğru söz söyleyin", Asr Sûresi'nin 3. Ayet–i kerimesinde; kurtuluşa erenleri sıralarken imandan sonra sâlih amel işleyenleri haber veriyor.
 
Her iki ayet–i kerime "söz doğru, amel sâlih olacak" diyor. Dolaysıyla niyet, mutlak mânâda doğru söz ve sâlih amelle kendisini ifade etmek zorundadır. Diğer bir mânâda her söz ve her iş mutlaka doğru ve sâlih bir niyetin ifadesi ve tezahürü olmalıdır.
 
Niyetin, sözün, işin ve tavrın bir başka ölçüsü ve çizgisi de "istikamettir". İstikamet de kulun kendi iradesi veya tercihi olan yol değil, Allah'ın emrettiği yoldur.
 
Burası fevkalade hayati önem arzetmektedir. Bu hususta Allah (c.c) Hûd Sûresi 112. ayet–i kerimesinde Peygamberimize ve O'nunla beraber tevbe edenlere hitaben: "O'nun için Sen emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Seninle birlikte tevbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür" buyuruyor.
 

 
Bu cümleden olarak, bazı ilave hatırlatmalarda bulunmak gerekiyor. Şöyle ki, Allah Peygamberimizi alemlere rahmet olarak göndermiştir.
 
 Büyük bir ahlak üzere olduğunu beyanla Allah'a ve ahrete inananlar için O'nda güzel örnekler olduğu da vurgulanarak O'nun örnek alınması, O'na itaat edilmesi, O her neyi emretmiş ise yerine getirilmesi, her neden nehyetmiş ise de mutlaka terk edilmesi gereği de yine Kur'an–ı Kerim'in müteaddit ayet–i kerimelerinde ifade edilmiştir.
 
İşte bütün bunlara ve daha bir çok misallere rağmen, Allah, seçip gönderdiği Peygamberine, "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol" diyor. Bunun üzerine de O Allah'ın Resulü, "Hûd Sûresi Beni kocalttı" buyuruyor. İşte istikamet böyle bir şey.
 
Peygamber dahi olsa irade ve takdir Allah'ındır. Elbette her konuda olduğu gibi burada da –ayrıca zaten zikrediliyor– Peygamberlerin şahsında bütün müslümanlara kesin bir uyarı yapılmaktadır.
 
Ve ayrıca yine Cenab–ı Hak istikamette olmamızın yanında, istikameti istememizi emrediyor,
hem de istikametin de müşahhas örneklerini önümüze koyuyor.
 

 
Fatiha Sûresi 6. ve 7. ayetlerinde, "Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet. Gazaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil."
 
Bundan şu çok açık ve net olarak anlaşılmaktadır ki bizler, Allah'a ve Resulü'ne inananlar olarak hem niyetimizi temiz ve doğru tutmak, hem de sözümüzde, işimizde ve tavrımızda da ayrıca istikamet üzere olmak zorundayız. Ve bunun için de Allah'a çokça yalvarmalıyız.
 
Elbette bizi, bizden iyi bilen Allah, bizim için doğru olanı da bizden daha iyi bilmektedir. Kaf Sûresi 16. Ayet–i kerimesinde; "Yemin olsun ki, insanı Biz yarattık ve nefsinin ona ne vesvese verdiğini biliriz. Biz, ona şah damarından daha yakınız" buyuruyor.
 
Yani Allah sadece bizi yaratmakla kalmıyor, bize nefsimizin nasıl vesvese vereceğini, bizi nefsimizin yoldan nasıl çıkarabileceğini de biliyor ve, "Biz, ona şah damarından daha yakınız" diyerek bizi her an gözetleyip murakabe ettiğini ifade ediyor.
 
Yani insan başkalarını kandırabilir, hatta kendisini de kandırabileceğini zanneder ama Allah'ı asla kandıramaz, O'dan hiçbir şeyini gizleyemez. Bu husus Mülk Sûresi'nin 13. Ayet–i kerimesinde şöyle haber verilmektedir: "Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun. Çünkü O, bütün kalblerde olanı bilir."
 
O halde, hiçbir kul kendince bir takım bahanelerin, gerekçelerin arkasına saklanarak kendince bir yol çizemez. Peygamberimizin örneğinden yola devam edersek kulun kemali arttıkça, endişeleri de, hassasiyetleri ile beraber artar. Derler ya "herkese mubah olan, onlara mekruhtur, haramdır" diye.
 
Niyet ve istikametleri ile kemale erenleri Cenab–ı Hak kendine dost kabul ederek Yunus Sûresi 32. ve 63. Ayet–i kerimelerinde şöyle taltif ediyor; "Bilesiniz ki Allah'ın dostlarına hiçbir korku yoktur. Onlar üzülmeyecektirler de. Onlar iman etmiş ve Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlardır."
 
Ahkaf Sûresi 13 Ayet–i kerimesinde de, "Şüphesiz Rabbim Allah'tır, deyip sonra da dosdoğru olanlara hiçbir korku yoktur, onlar üzülmeyecekler de" buyrulmaktadır.
  
Niyet ve istikamet hususunda kulun müşahhas ve canlı örneklere, mürebbilere ve rehberlere de ihtiyacının şart olduğunu yukarıda zikrettiğimiz Fatiha Sûresi'nin son ayetlerinden anladığımız gibi daha bir çok ayet–i kerimelerinde de Cenab–ı Hak, biz kullarını hem uyarmakta, hem de yol göstermektedir.
 

 
Tevbe Sûresi 119. ayet–i kerimesinde, "Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun", Maide Sûresi 35. ayet–i kerimesinde, "Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının, O'na yaklaşmaya vesile arayın ve O'nun yolunda cihad edin ki kurtuluşa eresiniz", Hucurat Sûresi'nin 15. ayet–i kerimesinde de, "İman edenler ancak, Allah'a ve Peygamberine inanan, sonra şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerdir. İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir" beyanlarıyla Cenab–ı Hak niyet ve istikamette doğruluğun, dosdoğru olmanın şartlarını Allah ve Resulü'ne inanmak, Allah'tan korkmak, sakınmak, sadıklarla beraber olmak, Allah'a yaklaşmaya vesile aramak, imanda şüpheye düşmemek, Allah yolunda mal ve can ile mücadele ve cihad etmek olarak önümüze koyuyor.
 
Bu hususlarda elbette daha bir çok ayet–i kerimeler vardır. Ancak Âl–i İmran Sûresi 29. Ayet–i kerimesi ile konuyu bitirebiliriz: "De ki: Kalplerinizdekini gizleseniz de, belli etseniz de Allah onu bilir. Bütün göklerde ne var, bütün yerlerde ne varsa onları da bilir. Allah, herşeye gücü yetendir."
 
Değil senin sözünü, işini, tavrını ve kalbinin derinliklerinde olanı, Allah bütün kainatta olanı, yani bilinen ve bilinmeyeni, görülen ve görülmeyeni, duyulan ve duyulmayanı da bilir. O halde sen veya ben veya başkaları Allah'ın yarattığı kullarız...
 
Neyimizi, hangi düşüncemizi ve emelimizi Allah'tan nasıl gizleyebiliriz. Ve bu densizliği hangi yüz, hangi güç ve cesaretle yapacağız? İşte bu mânâda insan çok cahil ve çok zalim değil mi?
İfadesi iddianameye girmeyen Ayşe Ateş'ten tepki
Azmettiriciler nerede?
16 ayda tamamlanan iddianamenin detayları
Basit bir husumet cinayeti!
Vatandaşlara ajanlık hakkında bilgi verildi
MİT'ten videolu 'casusluk' uyarısı
Türkiye'nin ekonomisini Almanya'da anlattı
'Kredi notumuz artıyor, doğru yoldayız'
'Kazan-kazan' pazarlığı mı yapıldı?
'Al paşaları ver anayasayı'
Kılıçdaroğlu ile görüşmede Erdoğan ziyareti de masadaydı
'Görüşmenin önemli kısmını paylaştım'
'Çok ölü var' diyerek mezarlığa ambulans istedi
Pes dedirten çağrılar
Yerlikaya ve yardımcılarının araç ve koruma sayıları azaltıldı
İçişleri Bakanlığından tasarruf açıklaması
Cenazeleri bulunan işçilerin kimlikleri belli oldu
İliç'te iki cenazeye daha ulaşıldı
'Ölünce mezarıma yazılacak bir baba adım yok'
58 yıldır gerçek kimliğini arıyor
Aralarında kanser, MS ve diyabet ilaçları da var
81 ilaç geri ödeme listesine alındı
200 nüfuslu köyden 50 ülkeye ihracat
300 kişiye istihdam sağlıyor
Darısı Süper Lig'de yaşanan olaylara
Olaylı derbide fişekçiye 15 yıl hapis
Şehirde kurulan yağma düzenini açıkladı
Doğal gazını bile belediye ödemiş
İfadesi iddianameye girmeyen Ayşe Ateş'ten tepki
Azmettiriciler nerede?
16 ayda tamamlanan iddianamenin detayları
Basit bir husumet cinayeti!
Vatandaşlara ajanlık hakkında bilgi verildi
MİT'ten videolu 'casusluk' uyarısı
Türkiye'nin ekonomisini Almanya'da anlattı
'Kredi notumuz artıyor, doğru yoldayız'
'Kazan-kazan' pazarlığı mı yapıldı?
'Al paşaları ver anayasayı'
Kılıçdaroğlu ile görüşmede Erdoğan ziyareti de masadaydı
'Görüşmenin önemli kısmını paylaştım'
'Çok ölü var' diyerek mezarlığa ambulans istedi
Pes dedirten çağrılar
Yerlikaya ve yardımcılarının araç ve koruma sayıları azaltıldı
İçişleri Bakanlığından tasarruf açıklaması
Cenazeleri bulunan işçilerin kimlikleri belli oldu
İliç'te iki cenazeye daha ulaşıldı
'Ölünce mezarıma yazılacak bir baba adım yok'
58 yıldır gerçek kimliğini arıyor
Aralarında kanser, MS ve diyabet ilaçları da var
81 ilaç geri ödeme listesine alındı
200 nüfuslu köyden 50 ülkeye ihracat
300 kişiye istihdam sağlıyor
Darısı Süper Lig'de yaşanan olaylara
Olaylı derbide fişekçiye 15 yıl hapis
Şehirde kurulan yağma düzenini açıkladı
Doğal gazını bile belediye ödemiş

MİT, vatandaşlara videolu casusluk uyarısı

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), "Casusluk nedir'" başlığıyla yayınladığı video ile vatandaşları casusluk faaliyetlerine karşı uyardı.
04.05.2024 19:40:00
Anadolu Ajansı
MİT, vatandaşlara videolu casusluk uyarısı
MİT, vatandaşlara videolu casusluk uyarısı

MİT'in internet sitesinde yayınlanan videoda, istihbaratın çok geniş bir hedef kitlesi, çok yönlü çalışma kolları ve çok boyutlu hedefleri bulunduğuna işaret edilerek, "İstihbarat çalışmalarında sıklıkla başvurulan casusluk faaliyetinin küresel bir tanımı yoktur." ifadesi kullanıldı.

Casusluk faaliyetinin "algılama, uygulama ve yargılama" noktasında farklı anlamlara sahip olduğu ve bunun neyin casusluk olarak kabul edildiğine yönelik hukuki farkları ortaya çıkardığı anlatılan videoda, her ülkenin kendi iç hukukunda casusluk faaliyetine yer ayırdığı aktarıldı.

Türkiye'de casusluk faaliyetinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda, "Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk" başlığı altında düzenlendiği belirtilen videoda, şu bilgilere yer verildi:

"Hasım veya hasım olması muhtemel istihbarat mensupları, vatandaşlarımızla çeşitli yöntemlerle irtibat kurmaktadır. Ülkemizin menfaatlerini, birliğini, bütünlüğünü ve değerlerini hedef alan hasım istihbarat servisleri, irtibat kurdukları vatandaşlarımızı casus olarak devşirebilmektedir. İstihbarat servisleri, istifade ettikleri casuslardan, açık kaynak bilgilerinden analiz çalışması ya da rapor hazırlamasını isteyebilmektedir. Hedeflerindeki şahısların adres bilgilerini öğrenmelerini, önemli bina veya tesislere ilişkin keşif çalışması yapmalarını talep edebilmektedir."

"Şüpheli hareketlerle karşılaştığınızda hızla emniyet birimlerine haber verin"

Videoda ayrıca hasım istihbarat servislerinin organize suç ve terör örgütlerini de casusluk amacıyla kullanabildiği belirtilerek, vatandaşlara şu uyarılarda bulunuldu:

"Bilinçli ya da bilinçsiz şekilde yabancı ülke istihbarat mensuplarına yardımcı olmanın bir suç olduğu bilinmelidir. Tanımadığımız kişilerin yönelttiği irdeleyici, şüpheli ve hassas içerikli sorulara cevap vermeden önce soruyu soranın kim olduğu sorgulanmalıdır. Şüpheli hareketlerle karşılaşılması durumunda ivedilikle emniyet birimlerine haber verilmelidir.

Vatandaşlarımız 'www.mit.gov.tr'nin ana sayfasında yer alan 'nasıl yardım edebilirsin' kısmından, önemli gördüğü, şüphelendiği veya ihbar etmek istediği hususları paylaşabilmektedir. Toplumumuzun yüksek ahlak değerlerini suistimal ederek ülkemiz aleyhine bilgi toplama arayışına girişen istihbarat uzantılarına imkan tanımamanın bir vatandaşlık görevi olduğu unutulmamalıdır." 

Karadeniz'de şüpheli cisim alarmı

Karadeniz'in Bartın ilçesi Amasra sahillerinde görülen ve mayın yada benzeri patlayıcı madde sanılan cisim sahil güvenlik ekiplerimi alarma geçirdi. Yapılan incelemelerde şüpheli cismin, Rus yapımı mermi ya da roket motoru olduğu tahmin ediliyor.
04.05.2024 15:59:00 / Güncelleme: 04.05.2024 16:01:51
İhlas Haber Ajansı
Karadeniz'de şüpheli cisim alarmı
Karadeniz'de şüpheli cisim alarmı
Bartın'ın Amasra ilçesi Akkonak koyunda denizde şüpheli bir cisim gören vatandaşların dikkatini çekti.

Cep telefonu ile cismi görüntüleyen vatandaşlar, mayın olabileceğini düşünerek sahil güvenlik ekiplerine haber verdi.

Amasra Sahil Güvenlik Grup komutanlığı ekipleri, cismin çevresinde güvenlik tedbirleri aldı.

Rusça yazıların bulunduğu belirlenen cismin patlayıcı bir madde olmadığı belirlendi.



Ardından Sahil güvenlik ekipleri tarafından detaylı incelenmek üzere cisim denizden çıkartıldı.

Yapılan ilk araştırma ve incelemelerde cismin Rus yapımı mermi yada roket motoru roket motoru olma ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi.

Şüpheli cismin ne olduğu ise yapılacak detaylı araştırmanın ardından netleşeceği belirtildi.

İçişleri Bakanlığı'ndan tasarruf açıklaması: Yerlikaya ve yardımcılarının araç ve koruma sayıları azaltıldı

İçişleri Bakanlığı, tasarruf tedbirleri kapsamında koruma aracı ve polis sayısının azaltıldığını bildirdi.
04.05.2024 13:02:00
Haber Merkezi
İçişleri Bakanlığı'ndan tasarruf açıklaması: Yerlikaya ve yardımcılarının araç ve koruma sayıları azaltıldı
İçişleri Bakanlığı'ndan tasarruf açıklaması: Yerlikaya ve yardımcılarının araç ve koruma sayıları azaltıldı
Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "Tasarruf tedbirleri kapsamında İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya'nın talimatlarıyla, Sayın Bakanımızın araçları da dahil olmak üzere Bakan Yardımcılarımızın koruma araç ve koruma polis sayıları azaltılmıştır." ifadelerine yer verildi.


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ekonomide yol haritasını fikir birliği içinde belirlediklerini ifade ederek kamuda tasarrufu artıracak tedbirler üzerinde çalıştıklarını ifade etmişti.

Tasarruf çalışmalarının nihai noktaya geldiğini belirten Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de "Kamuda harcama kontrolü 2024'ün ikinci yarısında devreye girmiş olacak" ifadesini kullanmıştı.

İliç'te iki işçinin daha cansız bedeni bulundu

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 'Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelan sonrası iki işçi kardeşimize daha ulaştık' dedi.
04.05.2024 11:35:00 / Güncelleme: 04.05.2024 11:44:49
Anadolu Ajansı
İliç'te iki işçinin daha cansız bedeni bulundu
İliç'te iki işçinin daha cansız bedeni bulundu
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, sosyal medya hesabından Erzincan İliç'te meydana gelen heyelan sonrası hayatını kaybeden işçileri arama çalışmalarının devam ettiğini ve iki işçiye daha ulaşıldığını açıkladı.


Bakan Bayraktar yaptığı paylaşımda, 'Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelanda ilk günden bu yana aralıksız olarak devam eden arama çalışmalarında iki işçi kardeşimize daha ulaştık. Diğer 5 madencimize ulaşmak için de ekiplerimiz 7 gün 24 saat çalışmalarını sürdürüyor. İşçi kardeşlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum' ifadelerini kullandı.

Cenazeler Ramazan Çimen ve Kenan Öz'e ait

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AA muhabirine, ulaşılan cenazelerin Ramazan Çimen ve Kenan Öz'e ait olduğunu belirterek, aileye başsağlığı diledi.

Aydoğdu, bölgedeki çalışmaların aralıksız sürdüğünü ifade etti.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen toprak kaymasında 9 kişi kaybolmuş, işçilerden Uğur Yıldız ve Adnan Keklik'in cenazesine ulaşılmıştı.

Ne olmuştu?

Erzincan İliç'te 13 Şubat'ta Çöpler Altın Madeni sahasında siyanürlü liç yığının göçmesi sonucu toprağın kayması üzerine 9 işçi göçük altında kaldı. Liç yığını altında kalan 9 maden işçisinden 35 yaşındaki Uğur Yıldız'ın cansız bedenine kazadan 53 gün sonra ulaşılmıştı. 
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.