O bu yüzden Atatürk…

Yıl 1924, aylardan Eylül.

Cumhuriyetin ilanının ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün cumhurbaşkanı seçilişinin üzerinden 1 yıl, TBMM'nin kuruluşunun üzerinden 4 yıl geçmiştir.

Atatürk, yurt gezisine çıkmaya karar verir.

Bu cumhurbaşkanı olduktan sonra Atatürk'ün yapacağı ilk gezi olduğu için çok önemlidir. 

Şubat'ta başlayacak gezi için bütün hazırlıklar yapılır. 

İl uğrak yeri İzmir'dir.

Ardından Dumlupınar, Afyon, Eskişehir, Bursa, Trabzon, Rize, Giresun, Ordu, Samsun, Amasya, Tokat, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars, Giresun, Sivas, Kayseri, Yozgat ve Kırşehir. 

İlk yurt gezisi Eylül ayının sonunda kadar devam eder.

Halkın nabzını tutmak için çıktığı yurt gezisinde bir tane bile eleştiriye rastlamayan Atatürk, hep övgü ve destekle karşılaşır.

Bunun dönemin hükümeti tarafından ülkedeki sorunları Atatürk'ün görmemesi için kurgulanmış olduğunu anlar.

Bunun üzerine 23 Eylül 1924 günü Atatürk, Başvekil İsmet Paşa'ya hemen bir telgrafı çeker.

Atatürk, telgrafta İnönü'ye, tüm İstanbul gazetelerindeki başyazıların özetleri, özellikle eleştiri ve iktidara muhalefet eden bölümleri aynen kalmak şartıyla derlenip kendisine gönderilmesi talimatını verir. 

Atatürk telgrafta, imkânları ölçüsünde muhalif fikirlere cevaplar vermek istediğini de özellikle belirtir.

Bunları Atatürk'ün büyüklüğünü ortaya koyan bir tarihi anekdot olarak sizinle paylaşmak istedim.

Sosyal medyanın olmadığı, iletişimin çok yetersiz olduğu bir dönemde gerçek bir liderin, gerçek bir devlet adamının, daha doğru bir ifadeyse devlet gibi bir adamın, muhalif görüşlere erişmeye çalışmasını görüyoruz.

İşte Mustafa Kemal, bunun için Atatürk oldu.

Prof. Dr. Haydar Baş Hocam, milletimizin gerçek Atatürk'ü tanıması için Hoş Geldin Atatürk eserini kaleme aldı. 

Tam bir baş yapıt olan bu eser, yüreği yalnızca milleti için çarpan, bu milletin vazgeçilmez değerlerine sahip, ancak bu dini değeri siyasi rant malzemesi asla yapmayacak kadar büyük bir devlet ve millet adamı olan Atatürk'ü anlatıyor. 

Bugün Türkiye'yi yönetenler Atatürk'le hesaplaşmaya çalışmak yerine, sıkletleri yetmeyeceği için Atatürk'le asla kazanamayacakları bir savaşa tutuşmak yerine, Hoş Geldin Atatürk eserin, başucu kitabı yapıp Atatürk'ü anlamaya çalışsalar, ülkeyi O'nun gibi yönetmeye çalışsalar, milletin dertlerine Atatürk gibi duyarlı olabilseler, en büyük iyiliği kendilerine yapmış olacaklar.

Ancak üzülerek ifade ediyorum ki, Atatürk anlayışından ne kadar uzaksak, Atatürk Türkiye'sinden de o kadar uzağız.