Otomatik vites riskli!
Prof. Dr. Cengiz Köksal, trafikte uzun saatler geçiren sürücülerden düz vitesli araç kullananların daha şanslı olduğuna işaret ederek, "Çünkü bu sayede bacaklarını daha çok çalıştırabiliyorlar. Ancak otomatik araç kullananlarda pıhtı atma riski sol bacağı hareket ettirmediklerinden daha yüksek" dedi.
26.11.2017 00:00:00
YENİ MESAJ/GİRNE
Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği (UVECD) tarafından düzenlenen 18. Ulusal Vasküler & Endovasküler Cerrahi Kongresi ve 9. Ulusal Fleboloji Kongresi, Girne'de gerçekleştirildi.
Kongre kapsamında yapılan basın toplantısında konuşan UVECD Başkanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, pıhtı (tromboz) teriminin kökeninin Antik çağlara dayandığına işaret ederek, "Bir kan damarının, kan pıhtısı nedeniyle tıkanması anlamına gelir. Pıhtının en sık meydana geldiği yerler bacak ve karın içindeki derin toplardamarlardır. Ancak nadiren de olsa kol ve boyun toplardamarlarında da görülebilir. Toplumda görülme sıklığı 1000'de 1 ile 3 arasında değişmektedir. Akciğer embolisi ise akciğer atardamarlarında, kan pıhtısı sebebiyle oluşan tıkanıklıktır. Yaşamı tehdit eden, tedavi edilmediğinde başta akciğerler ve kalp olmak üzere tüm organların çalışmasını etkileyen oldukça ciddi bir hastalıktır ve önlenebilir hastane ölümlerinin ilk sırasında yer almaktadır" dedi.
Prof. Dr. Cengiz Köksal ise toplardamarlarda pıhtı oluşması ve bu pıhtının akciğere yayılmasının özellikle beyaz yakalıları, bilgisayar başında vakit geçirenleri, ders çalışan öğrencileri tehdit ettiğini belirtti.
Kanser hastalarında, pıhtı oluşumu riski artığını kaydeden Köksal, sigara kullanımının da içeriğinde bulunan zararlı kimyasal maddeler yüzünden kanın koyulaşmasına ve pıhtılaşmasına neden olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Köksal, diğer risk faktörlerini şöyle sıraladı:
* Masa başında uzun süre hareketsiz çalışmak (büroda) veya ders çalışmak (öğrenciler) oyun vs nedenlerle bilgisayar başında zaman geçirmek.
* Uzun süren uçak veya araç (araba, otobüs, tren) ile seyahatler.
* Östrojen ve progesteron içeren doğum kontrol hapı ve hormon tedavisi.
* Uzamış hareketsizlik ve uzun süre yatakta kalmak (Uzamış yoğun bakım yatışı, hastanede yatış, felç nedeniyle yatağa bağlı kalmak vb.).
* Genel anestezi gerektiren uzamış ameliyatlar (Özellikle kalça çıkığı gibi büyük ortopedik ameliyatlar sonrasında).
Düz vitesli araba kullanmak daha faydalı
Prof. Dr. Cengiz Köksal, hastalığın risk faktörleri ile ilgili bilgi verirken, otomatik vitesli araba kullanmanın bile bu durumu tetikleyebileceğini açıkladı.
Köksal, trafikte uzun saatler geçiren insanlardan düz vitesli araç kullananların daha şanslı olduğunu çünkü bu sayede bacaklarını daha çok çalıştırabildiklerini söyledi.
Ancak otomatik araç kullananlarda pıhtı atma riski sol bacağı hareket ettirmediklerinden daha yüksek olduğuna dikkat çekerek, "Buna otomatik vites sendromu ismini de verebiliriz. Çünkü düz viteste debriyaja basmak, bacakları ileri geri hareket ettirmek açısından çok faydalı" dedi. Prof. Dr. Tankut Akay, hastaların büyük kısmının aniden ortaya çıkan çok şiddetli ağrı ve şişlikle doktora başvurduklarına dikkat çekerek, hastalık belirtilerini şöyle sıraladı: "Genellikle aniden ortaya çıkan ve çoğu zaman baldır bölgesi civarında oluşan ağrı. Değişik şekillerde ortaya çıkan şişlik... Çoğu zaman bacak şişmesine, renk ve sıcaklık değişiklikleri eklenir."
Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği (UVECD) tarafından düzenlenen 18. Ulusal Vasküler & Endovasküler Cerrahi Kongresi ve 9. Ulusal Fleboloji Kongresi, Girne'de gerçekleştirildi.
Kongre kapsamında yapılan basın toplantısında konuşan UVECD Başkanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, pıhtı (tromboz) teriminin kökeninin Antik çağlara dayandığına işaret ederek, "Bir kan damarının, kan pıhtısı nedeniyle tıkanması anlamına gelir. Pıhtının en sık meydana geldiği yerler bacak ve karın içindeki derin toplardamarlardır. Ancak nadiren de olsa kol ve boyun toplardamarlarında da görülebilir. Toplumda görülme sıklığı 1000'de 1 ile 3 arasında değişmektedir. Akciğer embolisi ise akciğer atardamarlarında, kan pıhtısı sebebiyle oluşan tıkanıklıktır. Yaşamı tehdit eden, tedavi edilmediğinde başta akciğerler ve kalp olmak üzere tüm organların çalışmasını etkileyen oldukça ciddi bir hastalıktır ve önlenebilir hastane ölümlerinin ilk sırasında yer almaktadır" dedi.
Prof. Dr. Cengiz Köksal ise toplardamarlarda pıhtı oluşması ve bu pıhtının akciğere yayılmasının özellikle beyaz yakalıları, bilgisayar başında vakit geçirenleri, ders çalışan öğrencileri tehdit ettiğini belirtti.
Kanser hastalarında, pıhtı oluşumu riski artığını kaydeden Köksal, sigara kullanımının da içeriğinde bulunan zararlı kimyasal maddeler yüzünden kanın koyulaşmasına ve pıhtılaşmasına neden olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Köksal, diğer risk faktörlerini şöyle sıraladı:
* Masa başında uzun süre hareketsiz çalışmak (büroda) veya ders çalışmak (öğrenciler) oyun vs nedenlerle bilgisayar başında zaman geçirmek.
* Uzun süren uçak veya araç (araba, otobüs, tren) ile seyahatler.
* Östrojen ve progesteron içeren doğum kontrol hapı ve hormon tedavisi.
* Uzamış hareketsizlik ve uzun süre yatakta kalmak (Uzamış yoğun bakım yatışı, hastanede yatış, felç nedeniyle yatağa bağlı kalmak vb.).
* Genel anestezi gerektiren uzamış ameliyatlar (Özellikle kalça çıkığı gibi büyük ortopedik ameliyatlar sonrasında).
Düz vitesli araba kullanmak daha faydalı
Prof. Dr. Cengiz Köksal, hastalığın risk faktörleri ile ilgili bilgi verirken, otomatik vitesli araba kullanmanın bile bu durumu tetikleyebileceğini açıkladı.
Köksal, trafikte uzun saatler geçiren insanlardan düz vitesli araç kullananların daha şanslı olduğunu çünkü bu sayede bacaklarını daha çok çalıştırabildiklerini söyledi.
Ancak otomatik araç kullananlarda pıhtı atma riski sol bacağı hareket ettirmediklerinden daha yüksek olduğuna dikkat çekerek, "Buna otomatik vites sendromu ismini de verebiliriz. Çünkü düz viteste debriyaja basmak, bacakları ileri geri hareket ettirmek açısından çok faydalı" dedi. Prof. Dr. Tankut Akay, hastaların büyük kısmının aniden ortaya çıkan çok şiddetli ağrı ve şişlikle doktora başvurduklarına dikkat çekerek, hastalık belirtilerini şöyle sıraladı: "Genellikle aniden ortaya çıkan ve çoğu zaman baldır bölgesi civarında oluşan ağrı. Değişik şekillerde ortaya çıkan şişlik... Çoğu zaman bacak şişmesine, renk ve sıcaklık değişiklikleri eklenir."