Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuri Doğan Atalay, panik atağın günün en sık rastlanılan psikiyatrik rahatsızlıklardan biri olduğunu söyledi. Uzmanlara göre işsizlik ve stres Türk halkını en çok etkileyen faktörler Prof. Dr. Nuri Doğan Atalay, "stres, sevilen bir kişinin hastalanması veya ölümü, işsiz kalmak" gibi kişiyi olumsuz etkileyen yaşam koşullarının panik bozukluğa yol açabileceğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Panik atak deprem gibidir. İkisi de ortada görülen hiçbir neden yokken, bir anda, herhangi bir yerde ortaya çıkar. Her ikisinde de önemli olan kişinin o anda ne yapması gerektiğini bilmesidir. Atak sırasında da kişi soğukkanlı ve güvenli bir tavır sergilemelidir." Hastalığın sıklığıPanik bozukluğun en fazla kadınlarda görüldüğünü vurgulayan Atalay, şunları kaydetti: "Hastaların yüzde 75-80'i kadındır. Bu hastalığın toplum içinde görülme sıklığı ise yüzde 1.5-3.5 arasında değişmektedir. Hastalığın başlangıç yaşı genellikle ergenliğin son dönemleri ile 30'lu yaşlar arasında kalan döneme rastlar. Panik atak dakikalarla sınırlıdır. Ataklar genellikle 5-10 dakika veya 20-30 dakika, ender olarak da bir veya birkaç saat sürebilir. Ataklar bazı kişilerde haftada bir veya daha sıklıkla görülürken, bazı hastalarda ise haftalar boyunca görülmeyebilir." Kalp krizi geçirdiklerini zannediyorlarProf. Dr. Atalay panik bozukluğu bulunan hastaların önemli bir bölümünün başlangıçta kalp krizi geçirdiklerini sanarak sağlık kurumlarının acil servislerine başvurduklarını belirterek, böyle bir durumda psikiyatrik kurumlara başvuranların sayısının yok denecek kadar az olduğunu bildirdi. Panik bozukluğun ortaya çıkmasında kalıtımsal etkenlerin de önemlibir rol oynadığını ifade eden Prof. Dr. Atalay, hastalığın tedavisininmümkün olduğunu ancak uzun süreli bir tedavi süreci gerektiğini bildirdi. İlaçlar kullanılmalıİlaçların düzenli kullanılmasının sonuç almada çok önemli bir etken olduğuna işaret eden Prof. Dr. Atalay şu bilgileri verdi: "Panik Bozukluğu akıl hastalığı değildir. Ölüme yol açmaz, tedavisi mümkündür. Fakat bu hastalığın tekrarı söz konusudur. Hastalığın ortalama tedavi süresi 6-8 aydır. Tedavide ilaç ve psikoterapinin birlikte yürütülmesi gereklidir. Hasta ilaçlarını kendiliğinden kesmemeli, psikiyatrisin kendisine vereceği bilgileri, önereceği gevşeme ve hastalığın üzerine gitme alıştırmalarına da itaat etmelidir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.