logo
12 HAZİRAN 2025

Hüseyin Baş davası

24.05.2025 00:00:00
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Sayın Hüseyin Baş hakkında hazırlanan iddianame, yargı bağımsızlığına dair kaygıların somut bir örneği olarak gündeme oturdu.

Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla 8 yıl 2 ay hapis cezası talep edilen bu dava, sadece Sayın Baş'ın şahsında değil, muhalefetin tamamına yönelik baskıcı bir eğilimi gözler önüne sermektedir.

Sayın Baş'ın 22 Aralık 2024 tarihinde Trabzon İl Kongresi'nde yaptığı konuşma, sosyal medya ve bazı haber mecralarında da yayımlandıktan sonra hakkında cezai işlem başlatıldı. Konuşmasında geçen ifadeler, klasik anlamda siyasi bir eleştiri ve muhalif duruşun yansımasıdır. Ancak bu ifadeler, savcılık tarafından "Cumhurbaşkanına hakaret" kapsamında değerlendirilerek cezai kovuşturmaya konu edilmiştir.

Eleştiri, demokratik toplumların temel yapı taşlarındandır ve ifade özgürlüğü, Anayasa'nın 26. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin içtihatlarında da belirtildiği üzere, siyasetçilerin daha geniş bir eleştiri yelpazesine katlanma yükümlülüğü vardır. Bu durumda, söz konusu değerlendirmelerin cezalandırılması toplum tarafından hukuki değil, siyasi bir tavır olarak algılanmaktadır.

Bu iddianamenin, Sayın Baş'ın "AKP'nin oyu %10'a MHP'nin oyu %3'e düşmüştür." şeklindeki sosyal medya paylaşımından hemen sonra açıklanmış olması da dikkat çekicidir. Zamanlama itibarıyla bu durum, yargının siyasi gelişmelere eşzamanlı refleks gösterdiği yönündeki eleştirileri güçlendirmektedir.

Daha düşündürücü olan ise Türkiye'de dolandırıcılık, kalpazanlık, hırsızlık ve hatta bazı cinsel suçlar için daha düşük ceza talepleri görülürken, siyasi bir eleştiri nedeniyle 8 yılı aşan bir hapis cezası istenmesidir. Bu durum, adalet duygusunu zedelemekte ve kamu vicdanında ciddi yaralar açmaktadır.

Bu yargı refleksinin kökenlerini anlamak için, son 15 yıldaki yapısal müdahalelere bakmak gerekir:

- 2010 anayasa referandumu ile Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) yapısı değiştirildi.

- 9 Şubat 2011 – 6110 sayılı kanun ve 20 Kasım 2017- 696 sayılı KHK kararı ile Yargıtay ve Danıştay'ın üye sayıları artırıldı, azaltıldı, yeniden belirlendi.

- Bu süreçte yargıdaki kadrolar dört kez büyük oranda değiştirildi.

15 Temmuz 2016'da ülkemiz bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı. Bu kalkışma milletimizin iradesiyle bertaraf edildi. Ancak ne yazık ki hükümet, bu kalkışmayı fırsata çevirerek yargıda kendi otoritesini tahkim etti. Millet iradesi, maalesef hükümetin otoriterleşme sürecine hız kazandıran bir araca dönüştürüldü. Oysa milletin iradesi, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü pekiştirmek için kullanılmalıydı.

Bugün geldiğimiz noktada, sesini duyurabilen her muhalif aktör, cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalma riskiyle baş başadır. Oysa demokratik rejimlerde siyasetçilerin görevi; halkın çıkarını savunmak, yanlış gördüğü politikaları yüksek sesle dile getirmektir. Eğer siyasetçi konuştuğu için cezalandırılırsa, halk susturulmuş olur.

Sayın Hüseyin Baş'a yönelik bu dava, bireysel bir yargılama olmanın ötesinde; Türkiye'de muhalefetin nefes alanını daraltma çabasının yargı eliyle yürütüldüğünü gösteriyor. Bu sadece Sayın Baş'a değil, ifade özgürlüğüne, adalet duygusuna ve hukuk devletine yönelmiş bir tehdittir.

Hukuk, iktidarın kalkanı değil, halkın güvencesi olmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi / diğer yazıları
Yardım etmek istediği kişi öldürdü
Konya'da öğretmen katliamı
Sinan Ateş davasında yeni gelişme
İstinaf cezaları uygun buldu
Sivas Ziraat Odası Başkanı Hacı Çetindağ
'Kene artışı biyolojik savaş olabilir'
Vahşet
52 şehit daha
İçinde 244 kişi vardı
Hindistan'da yolcu uçağı düştü
Bin 30 çalışan işten çıkartılıyor
Grev sonrası neşter
ABD medyası iddia etti
İsrail, İran'a saldırmayı planlıyor
Trump malumu bir daha ilan etti
'Orta Doğu, tehlikeli bir yer haline gelebilir'
Ulusal muhafızlar Los Angeles'ta sivilleri gözaltına aldı
Gerilimin tırmanması bekleniyor
İsrail Gazze'de 80 kişiyi daha öldürdü
Yardım dağıtımı ölüm tuzağı!
Marmara'da 3.5 büyüklüğünde deprem
Büyükçekmece açıklarında oldu
Trump'tan yeni 'tarife' açıklaması
Ülkelere mektuplar gönderilecek
5 yıldızlı otelde yangın paniği
622 turist tahliye edildi
Amasya'da asker eğlencesi kabusa dönüştü
39 kişi gıdadan zehirlendi
Ferdi Zeyrek soruşturmasında
2 şüpheli serbest bırakıldı
Yardım etmek istediği kişi öldürdü
Konya'da öğretmen katliamı
Sinan Ateş davasında yeni gelişme
İstinaf cezaları uygun buldu
Sivas Ziraat Odası Başkanı Hacı Çetindağ
'Kene artışı biyolojik savaş olabilir'
Vahşet
52 şehit daha
İçinde 244 kişi vardı
Hindistan'da yolcu uçağı düştü
Bin 30 çalışan işten çıkartılıyor
Grev sonrası neşter
ABD medyası iddia etti
İsrail, İran'a saldırmayı planlıyor
Trump malumu bir daha ilan etti
'Orta Doğu, tehlikeli bir yer haline gelebilir'
Ulusal muhafızlar Los Angeles'ta sivilleri gözaltına aldı
Gerilimin tırmanması bekleniyor
İsrail Gazze'de 80 kişiyi daha öldürdü
Yardım dağıtımı ölüm tuzağı!
Marmara'da 3.5 büyüklüğünde deprem
Büyükçekmece açıklarında oldu
Trump'tan yeni 'tarife' açıklaması
Ülkelere mektuplar gönderilecek
5 yıldızlı otelde yangın paniği
622 turist tahliye edildi
Amasya'da asker eğlencesi kabusa dönüştü
39 kişi gıdadan zehirlendi
Ferdi Zeyrek soruşturmasında
2 şüpheli serbest bırakıldı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.