Payitaht talan

TRT'nin meşhur "Payitaht Abdülhamid" dizisindeki replikte Hünkâr, Paşaya seslenir: "Bu Demiryolu meselesi çok mühimdir paşa. Eğer istediğimiz gibi inşa edebilirsek Avrupa devletlerinin topraklarımıza uzanan elini kıracağız." Bir devletin topraklarımıza el uzatmaya cesaret etmesinin bedeli bile işte böyle çok ağır olur. Dizi izleyicileri Hünkârın bu sözlerini işitince "İşşşte böyle" diyerek gururlanmıştır. Çünkü toprak bizim için önemlidir. Çakıltaşı olsa bile, çöp değerinde olsa bile ülkenin taşına toprağına, değil el uzatmak el uzatmaya cesaret etmenin bile bedeli çok ağır olur. 
Şimdi biraz diziden ve dizideki hünkârın alkış alan sözlerinden uzaklaşıp günümüze gelelim. 
İki hafta önce 21 Mart 2018 tarihinde, 7103 sayılı kanunun 34'üncü maddesi ile Maden Kanunun geçici 29'uncu maddesinde çok önemli bir değişiklik yapıldı. Yapılan değişiklikle; özel hukuk tüzel kişilerinin istisnai bazı durumlarda maliyet artışlarının devlet tarafından karşılanacağına ilişkin düzenleme maden kanununa eklenmiştir. Köprüden geçmeyen, hastanede muayene olmayan vatandaştan alınan bedel haberlerine artık bunu da ekleyebilirsiniz: Maden ruhsatı sahibi özel şirketlerin bazı durumlardaki maliyet artışları artık vatandaşın cebinden çıkacak. 
Yabancılara verilen binlerce ruhsatla yıllarca tonlarca maden rezervi işlenmeden yurt dışına çıkarılmışken Maden kanununda 28.10.2017 tarihinde 7061 sayılı kanunla maden kanununda bir değişiklik daha yapıldı. Ancak "Payitaht Abdülhamid'de bununla ilgili hiçbir şey söylenmedi. Neyse ki Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği bu yanlıştan dönülmesi için kamuoyuna 05.10.2017 tarihinde çok sert bir açıklama yapmıştı. TMMOB'un basın açıklamasında şöyle denilmişti: 
"Bu değişiklik ile "yerli ve milli madencilik" şirketlerinin elinde bulunan ruhsat sahaları; değişiklikte belirtilen "? ruhsatlandırma işlemi ihalelik sahalar üzerinde de ihalesiz yapılabilir." ibaresi ile hukuka aykırı yöntemlerle ellerinden alınacak, birleştirilecek yandaş ve yabancı şirketlere peşkeş çekilecektir."
Değiştirilen 3213 sayılı Maden Kanunu ile maden cevherlerimizin yabancıların eline geçmesi "Payitaht Abdülhamid"de nasıl karşılanır acaba? Hünkâr bu işe ne der? Maden sahalarımızda Avrupalı, Amerikalı, Kanadalı, Çinli şirketlerin ne işi var? Madenlerimiz topraklarımızdan değil mi yoksa? Dizide toprağımızdır da gerçekte toprağımız değil midir? Dizide el uzatanların elleri kırılır da gerçek hayatta cepleri mi doldurulur? Dizide toprağımıza el uzatmaya cesaret bile edilemez ama gerçekte aslında toprağımıza; girilir, talan edilir yurt dışına bile çıkarılabilir mi?.. 
Siz, dizide, topraklarımıza el uzatmaya cesaret edenin bile elini kırarım diyen hünkârın sözleri ile avunurken ayaklarınızın altındaki milli servetinizi kendi ellerinizle (kanun ile) ellere veriyorsunuz. 
Talana, Petrol Mühendisleri Odası ne diyor? Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO) Bakanlar Kurulu Kararı ile devri ile ilgili olarak TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz'ın Petrol Mühendisleri Odası'nın sitesindeki basın açıklaması şöyle: 
"Gelinen noktada TPAO ile birlikte özelleştirilmek istenen aslında Türkiye'nin yurt içinde ve yurt dışındaki petrol arama ve işletme ruhsatları yani haklarıdır. Enerjinin bu denli önemli olduğu bir dönemde özelleştirme adı altında tüm petrol imtiyazlarının devredilmesi, bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. İmtiyaz devri, egemenlik haklarının devridir. Ülkenin toprak üstündeki tüm zenginliklerini ulusal ve uluslararası sermayeye peşkeş çekenler şimdi de, toprağın ve denizin altındaki zenginlikleri peşkeş çekmek istemektedir."
Şimdi şu soruları Meclis sorusu olarak TBMM'de sorabilecek bir vekil varsa ricamızdır. Lütfen sorunuz. 
- Bugün itibariyle yeraltı kaynaklarımızın üzerindeki yerli ve yabancı şirketlerin sayısı ve isimleri nedir? Bu şirketlere verilen maden alanı kaç kilometrekaredir? 
- Bu şirketler şimdiye kadar ne kadar maden çıkarmış ve devlete ne kadar vergi vermiştir? 
Bakalım, Prof. Dr. Haydar Baş'ın yıllardır söylediğini, kürsü dokunulmazlığı olan Meclis'te, "soru önergesi" olarak sorabilecek bir milletvekili çıkacak mı?