logo
03 EKİM 2024

Peygamberimiz onları Medine’den uzaklaştırmak istiyordu -1-

18.09.2024 00:00:00

Peygamberimiz, Veda Haccı dönüşü Allah'ın emri ile (Maide 67) Mekke çıkışındaki Gadir Hum denilen yerde ashabını tekrar toplamış ve bütün iman edenlere, kendisinden sonraki halifenin (devlet başkanının) Ali olduğunu, bu seçimi, kendisinin değil bizzat Yüce Allah (c.c) tarafından yapıldığını tebliğ etmişti.

O gün orada bulunanların (100 binden fazla) biri hariç hepsi bu tebliği kabul etmiş ve İmam Ali'yi tebrik ederek, biat etmişlerdi.

Gerek tebliğ ayetinde 'Allah, seni insanlardan korur. Şüphesiz Allah, kâfirler topluluğunu hidayete erdirmeyecektir' (Maide 67) vurgusu ve gerekse Peygamberimizin, Ali hakkındaki çıkışları, teşbihleri, vurguları ve 'kimlerin (Ali'ye) biatından (sözünden) döneceği bana bildirildi ama bildirmemekle emrolundum' uyarısı açık bir iman testi, sınavı olduğunun da işaretidir.

Bu hutbeden yaklaşık 80 gün kadar geçmişti ve Efendimiz (s.a.a.v) hastalığı şiddetlenmeye başlamıştı.

Peygamberimiz o hasta haliyle 'ordunun hazırlanması' emrini vermişti.

Peygamberimiz 'vuslat' vaktinin geldiğini çok iyi biliyordu. Son nefesinde bütün sahabeleriyle beraber olmak varken acaba neden bir ordu hazırlatıyordu?

Daha ilginci! Bu orduya Ebu Bekir, Ömer, Osman, Talha b. Ubeydullah, Zübeyr b. Avvam, Abdurrahman b. Avf, Sa'd b. Ebû Vakkas, Ebû Ubeyde, Halit b. Velid gibi ne kadar meşhur sahabe diye bildiğimiz herkesi bu orduya asker olarak görevlendiriyor. Ve o orduya 18 yaşındaki Usame'yi komutan tayin ediyordu.

Bir daha soralım: Peygamberimiz neden en yakın arkadaşlarını, Medine'den uzaklaştırmak istiyordu?

Bu sorunun bendeki cevabı Efendimizin rahmet, merhamet peygamberi oluşudur. 

Çünkü Yüce Allah (c.c) Habibi için "Size, kendi aranızdan öyle bir peygamber geldi ki sıkıntıya düşmeniz O'na çok ağır gelir. Kalbi, sizin için titrer, müminlere karşı pek şefkatli ve merhametlidir." (Tevbe, 128) buyuruyor.

İşte o peygamberde, "Hiç şüphesiz ben, size bir babanın evlatlarına olan durumu gibiyim." (Ebu Davud, Taharet, 4; Beyhaki, Sünen-i Kübra, 1/91) diyor.

Ve de mahşer günü herkesin, kendi derdine düştüğü, annenin bile evladından kaçtığı hatta peygamberlerin bile "nefsi nefsi" dediği yerde Sevgili Peygamberimiz "ümmetim, ümmetim" diyerek, şefkatini ve ümmetine düşkünlüğünü bir kez daha gösterecektir. ((Buharî, Tevhid, 36; Müslim, Îmân: 326, 327 Kurtubi, et-Tezkire, s.258.)

İşte Peygamberimiz, vefatının ardından Gadir Hum'daki tebliğe rağmen İmam Ali'nin hilafetine karşı çıkacak olanlara adeta son bir şans daha veriyor. Hem ilahi emrin yerine gelmesini, hem de onları, ilahi emre muhalefetten korumak için hazırlattığı ordu ile onları Medine'den göndermek istiyordu. 

Ordu hazırlandı. Ebu Bekir, Ömer b. Hattap, başta olmak üzere daha nice sahabeler orduda asker pozisyonundaydı.

Komutan ise Mute savaşında daha savaşa gitmeden şehitlik müjdesi alan Hz. Zeyd'in oğlu Usame idi ve ordunun istikameti yine Mute idi. 

Dikkat ettiyseniz Tebük Savaşı hariç bütün savaşlarda Peygamberimizin sancağını taşıyan, bütün savaşların kahramanı, Allah'ın aslanı Ali'yi, Peygamberimiz bu orduya dahil etmedi. 

Tebük ve İmam Ali

Peygamber Efendimiz, İmam Ali'yi yerine vekil olarak bırakarak Tebük'e doğru hareket etti. Sahabe dediğimiz bazı kişiler, İmam Ali'nin (a.s) varlığının, kendilerine engel teşkil etmesinden dolayı, İmam Ali'nin (a.s) aleyhine propagandalar yapmaya ve Hz. Peygamber'in (s.a.a.v) Hz. Ali'den rahatsızlık duyduğu için, geride bıraktığı, dedikodusunu yaymaya başladılar. 

Hz. Ali de, onların bu dedikodularının yayılmasını engellemek ve asılsızlığını kanıtlamak üzere Curf bölgesinde Allah Resulünün (s.a.a) yanına gitti ve Medine'deki münafıkların tutumunu arz etti. 

Bunun üzerine Allah Resulü (s.a.a) Hz. Ali'ye (a.s) şöyle buyurdu: "Senin, bana olan konumun, nispetin, Harun'un Musa'ya olan konumu ve nispeti gibidir. Ancak benden sonra peygamber yoktur."

Hz. Ali; "Ey Allah'ın elçisi öyledir" diye cevap verdi ve Medine'ye geri döndü" (İbn İshak, İbn Hişâm, Sîre, IV, 163, İbn Sa'd, Tabakât, III, 24 25, Taberî, Tarih, III, 144, İbnü'lEsîr, el-Kâmil, Beyrut 1385/1965, II, 278).

Diğer taraftan Tebük seferinde ordu içindeki münafıklar, Peygamberimize suikast planı yapmış, Yüce Allah bu planı ve sahiplerini Habibine bildirmişti. Peygamberimiz, onların kimler olduğunun kendisine bildirildiğini açıklamış ve o isimleri sadece Hz. Huzeyfe'ye vermişti. Ömer b. Hattap defalarca o listede ben de var mıyım' sormasına rağmen Hz. Huzeyfe isim vermemiştir.

Tebük'e giderken Ali'yi, kendisine vekil-halife bırakan Allah Resulü, ebedi yolculuğa çıkarken de yine Ali'yi yerine halife olarak bırakıyordu. (Devam edecek...)

 
Akın Aydın / diğer yazıları
İsrail destekçileri İran'a misillemeyi görüştü
Haçlı ittifakından İsrail'e destek
Nasrallah ateşkesi kabul etmesine rağmen öldürülmüş
İsrail ateşkes değil, savaş istiyor
BM: Lübnan'dan 128 binden fazla kişi Suriye'ye geçti
İsrail'in saldırılarında 1374 kişi öldü
Katar'da İran - Suud görüşmesi
'Sıra yarın diğer İslam ülkelerine gelecek'
Mescid-i Aksa'ya baskın
İsrailli gaspçılar sahnede
1 Ocak'tan bu yana 2 bin 107 terörist etkisiz hale getirildi
Milli Savunma Bakanlığı bilgilendirdi
Yurt ücretleri fırladı
İşte Eylül ayının zam şampiyonları
'Türkiye'nin 22 ili arz-ı mev’ud kapsamındadır'
'İsrail Türkiye'ye komşu olur'
İsrail'in saldırganlığı bitmiyor
Beyrut yine bombalandı
TÜİK enflasyonu açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 49,38 oldu
BTP Lideri Baş’tan, Erdoğan’a zor soru
Türkiye dış politikada Amerika'nın hangi isteğini bugüne kadar yerine getirmedi?
Gazze'de bir katliam daha
İsrail saldırısında 53 kişi şehit oldu
Sinan Ateş suikastı davası
Mahkeme kararlarını açıkladı
İsrail'in İstemediği adam!
Guterres'in İsrail'e girişi yasaklandı
Kayserililer dikkat!
Bakanlığın listesinde Kayseri'den 12 firmanın 18 ürünü yer yer aldı
İsrail destekçileri İran'a misillemeyi görüştü
Haçlı ittifakından İsrail'e destek
Nasrallah ateşkesi kabul etmesine rağmen öldürülmüş
İsrail ateşkes değil, savaş istiyor
BM: Lübnan'dan 128 binden fazla kişi Suriye'ye geçti
İsrail'in saldırılarında 1374 kişi öldü
Katar'da İran - Suud görüşmesi
'Sıra yarın diğer İslam ülkelerine gelecek'
Mescid-i Aksa'ya baskın
İsrailli gaspçılar sahnede
1 Ocak'tan bu yana 2 bin 107 terörist etkisiz hale getirildi
Milli Savunma Bakanlığı bilgilendirdi
Yurt ücretleri fırladı
İşte Eylül ayının zam şampiyonları
'Türkiye'nin 22 ili arz-ı mev’ud kapsamındadır'
'İsrail Türkiye'ye komşu olur'
İsrail'in saldırganlığı bitmiyor
Beyrut yine bombalandı
TÜİK enflasyonu açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 49,38 oldu
BTP Lideri Baş’tan, Erdoğan’a zor soru
Türkiye dış politikada Amerika'nın hangi isteğini bugüne kadar yerine getirmedi?
Gazze'de bir katliam daha
İsrail saldırısında 53 kişi şehit oldu
Sinan Ateş suikastı davası
Mahkeme kararlarını açıkladı
İsrail'in İstemediği adam!
Guterres'in İsrail'e girişi yasaklandı
Kayserililer dikkat!
Bakanlığın listesinde Kayseri'den 12 firmanın 18 ürünü yer yer aldı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.