logo
23 NİSAN 2024

Rusya'nın yaptırımları vurmaya başladı

TZD Genel Başkanı İbrahim Yetkin, yaptırımlarını 1 Ocak 2016'da başlatacağını duyuran Rusya'nın şu anda gayri resmi şekilde yaptırım uyguladığını dile getirerek, gelişmelerin üretici kesim üzerinde büyük bir panik oluşturduğunu vurguladı
07.12.2015 00:00:00
YENİ MESAJ/ANKARA
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, Rusya ile Türkiye arasındaki sebze meyve krizinin, hava sahasını ihlal eden Rus uçağı düşürülmeden ilk belirtilerini vermeye başladığını dile getirdi. Yetkin, "Rusya, Eylül ve Ekim aylarında önce Türkiye'den ithal edilen 40 ton narı, ardından 4 ton nar ve 20 ton domatesi tehlikeli haşereler bulunduğu gerekçesiyle iade etmişti. Kasım ayında önce 20 ton domates, daha sonra 23.5 ton domates Batı Çiçek Tripsi bulunduğu gerekçesiyle iade edilmişti" diye konuştu. Yeni pazar bulmanın kolay olmadığını anlatan Yetkin, yeni ihracat bağlantılarının akşamdan sabaha gerçekleştirilemeyeceğini ifade etti. Yaptırımlarını, 1 Ocak 2016'da başlatacağını duyuran Rusya'nın şu anda gayri resmi şekilde yaptırım uyguladığını dile getiren Yetkin, hasat ve ihracat zamanı olan domates, salatalık ve narenciye gibi ürünleri, yaptırımı başlatmadan almayan Rusya'nın kasıtlı hareket ettiğini söyledi.

Uçak krizi fena dokunuyor
Uçak krizinin başlamasından sonra iade miktarının arttığını belirten Yetkin, "2015 başından bu yana Novorossiysk Limanı'na Türkiye'den getirilen bin 322 ton meyve ve sebze gerekli sağlık koşullarını karşılamadığı gerekçesiyle geri çevrilmiş oldu" dedi. Rusya'nın 1 Ocak 2016'dan itibaren Türkiye'den domates, yeşil ve kuru soğan, karnıbahar, brokoli, salatalık, portakal, mandalina, üzüm, elma, armut, kayısı, şeftali, erik ve çilek ithal edilmesini yasakladığını anımsatan Yetkin, şunları kaydetti:
"Rusya'ya Ocak ayına kadar herhangi bir ihracat yasağı yoktur. Ancak haşere gerekçesiyle geri gönderilen ürün miktarı son günlerde aniden artmıştır. 1 Ocak'tan sonra alımların durdurulacak olmasına karşın resmi bir ambargo ilan edilmemiş olması Rusya'ya belirli bir hareket serbestisi vermektedir. Gerekçe enflasyonu düşürmek olarak gösterildiği için önümüzdeki günlerde Ocak ayından sonra bile Rusya acil ihtiyaç duyduğu yaş meyve ve sebze ürünlerini, siyasi durum ne olursa olsun, istediği an tekrar almaya başlayabilecektir."

Üretici panik içinde
Bu belirsiz durumda tırların geri çevrilmesi ve ürünlerin farklı gerekçelerle geri dönmesinin ihracatta belirli bir gerilemeye yol açtığını vurgulayan Yetkin, üretici kesim üzerinde büyük bir panik oluştuğunu anlattı. Rusya pazarına çalışan üreticilerin şu anda ne yapacaklarını bilemez durumda olduklarını ifade eden Yetkin, tarımsal üretimin belirli bir zaman dilimi içinde ve belirli beklentilere göre şekillendiğine dikkati çekti.

Üretici üretmekten vazgeçerse...
TZD Genel Başkanı İbrahim Yetkin, hal fiyatlarının sürekli düştüğünü kaydederek, "Bu düşüş tersine dönmezse üretici bir süre sonra zarara uğradığı için üretimden çekilecek ya da şansını başka ürünlerde deneyecektir" diye konuştu. Ankara Halinde 1 hafta önce 3.5 liradan satılan domatesin 4 Kasım itibarıyla 2 liraya, 7.5 liradan satılan biberin 1.5 liraya, 4.5 liradan satılan mandalinanın 2.5 liraya, 4 liradan satılan elma ve portakalın 3 liraya düştüğünü anlatan Yetkin, "Antalya Halinde domates 1 lira 30 kuruştan, biber 1 lira 50 kuruştan; salatalık 1 lira 20 kuruştan; kabak 1 liradan satılmaktadır. Bu düşüş henüz Rusya'nın resmi ithalat yasağını başlatmadığı durumda yaşanmaktadır. Alımların durdurulacağı ocak ayından itibaren durumun daha da ciddi bir hal alması beklenmektedir; çünkü domates ekimi esas 1-20 Ekim arasında yapılmıştır ve bu domateslerin hasat vakti aşağı yukarı ihracat yasağının başlayacağı zamana denk gelmektedir" şeklinde konuştu. İhracat gerilemesinin doğurduğu belirsizlik ve panik nedeniyle ürünlerin fiyatının düşmesinin iç pazarda tüketicilerin daha ucuza meyve ve sebze yemelerini sağladığını vurgulayan Yetkin, halka sebze ve meyve tüketimini artırmaları çağrısında bulundu. Krizin hafife alınmaması gerektiğini belirten Yetkin, acil tedbirler alınmasını istedi. Sınırlarda bekletilen tırlardaki yaş meyve ve sebzelerin çürümesi halinde üreticinin zarar göreceğine dikkati çeken Yetkin, "Türk halkının iç tüketimi artırarak çiftçisine sahip çıkmasını" istedi. İbrahim Yetkin, "Tüketiciler bu ara sebze ve meyve tüketimini artırabilecekleri kadar artırmalıdır. Çünkü kriz uzar ve üretici önümüzdeki aylarda üretimi kısarsa tüketicinin keyfi de uzun sürmeyecek" dedi.

Çiftçi perişan durumda
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Rusya'nın ambargo kararı sonrası oluşan ortamı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ile görüştü. Bayraktar, "Tarım Bakanımız Çelik'e, Rusya ambargosunun en fazla üreticiyi etkilediğini, öncelikle üreticiye destek verilmesi, onun ayakta tutulması gerektiğini söyledim" dedi. Bayraktar, Rusya'nın ambargo kararının en çok çiftçimizi, üreticimizi etkilediğini, daha ambargo başlamadan fiyatların düşüşe geçtiğini bildirdi. Bugün üretici fiyatlarının yüzde 25 ile yüzde 40 arasında gerilediğine dikkati çeken Bayraktar, piyasada belirsizliğin hakim olduğunu, ambargo kararı alınmayan limon, biber gibi ürünlerde bile fiyat düşüşleri görüldüğünü kaydetti. Bu ortamda, ürününün fiyatı düşen üretici, zarar eden üretici olurken, başka kesimlerin destek peşinde koştuğunu Bakan Çelik'e aktardığını belirten Bayraktar, "Öncelikle üreticiye destek verilmesi, onun ayakta tutulması gerektiğini Bakan Çelik'e söyledim" dedi. 
Rusya'nın ambargo kararından bağımsız olarak çeltik fiyatlarının da düştüğünü, çeltik üreticisinin zor durumda olduğunu vurgulayan Bayraktar, "Bakan Çelik'e, çeltikte piyasa fiyatları maliyetlerin altına indi. Toprak Mahsulleri Ofisi'nin, üretici maliyetlerini göz önüne alan bir fiyat açıklaması zorunlu olduğu görüşümüzü de aktardım" diye konuştu. HABER MERKEZİ

En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek

Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun

İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu; deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklarla ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu, 'Baza altlarını dolduralım, toz solumamaya dikkat edelim, gaz patlaması ihtimaline karşı aydınlatma için çakmak kullanmayalım' dedi.
23.04.2024 11:50:00
İhlas Haber Ajansı
Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun
Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun
İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu, depremle ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu; deprem öncesi alınması gereken tedbirler, deprem sırasında yapılacaklar ve sonrasında da uyulması gereken kurallar hakkında İhlas Haber Ajansına özel açıklamalarda bulundu.

Osmanoğlu; 'Öncelikle başımızı darbelere karşı korumak için sağlam yapıların yanına saklanmamız gerekiyor. Mesela işte sandalye destekli sağlam masaların altı olabilir. Veya geniş hacimli koltukların dibi olabilir. Kendimize bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. İş yerimizde başımızı ve ensemizi kapatarak, koruyarak elimizle veya işte elimizdeki kapalı veya bir yastıkta da başımızı koruyarak bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Bu yaşam üçgeni içerisinde diz çökerek, kapanarak ve çöp kapan tekniğiyle yerden de tutunarak düşmemek için bu şekilde bir kendimize yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Kapı ve pencerelerden kesinlikle uzak durmamız gerekiyor. Deprem anında paniğe kapılıp kaçmaya çalışmak çok doğru bir davranış olmayacaktır. Merdivende özellikle asansörü kesinlikle kullanmamamız gerekiyor. Merdivenleri kullanmamamız gerekiyor. Yaşanan Maraş depreminde yani mesela dikkat çekiliyor. Evlerimizdeki bazaların, koltukların altlarının mesela dolu olması önemlidir. Bir tavan çöktüğü anda zamanla bazaların altındaki boşluk kapanana kadar çökebiliyor. Orada bir yaşam üçgeni kaybolabiliyor. O yüzden bazaların ve koltukların altlarına destekli malzemeler koymamız önem arz ediyor. Onun dışında avize varsa avizelerin altından kesinlikle kurmamamız gerekiyor. Üzerimize devrilebilecek raflar, dolaplar, bu tarz duvara sabit olmayan eşyalardan da yine uzak durmamız gerekiyor. Dediğimiz gibi deprem alanında kesinlikle eğer bina içinde yani yere yakın değilsek, kaçmaya müsait bir yer değilse bina içerisinde kalmamız ve kendimize bu yaşam üçgenini oluşturmamız önem arz etmektedir' dedi.

'Enkaz altında toz yutmamaya özen gösterin'

Enkaz altındaki yaşam üçgeninde de dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Osmanoğlu, 'Olası bir enkaz altında alma durumunda çok fazla hareket etmemeye özen göstermemiz gerekiyor. Çünkü hava açısından sıkıntılı bir ortam olabilir. Hareket ettiğimizde de toz kalkabilir. O tozları mümkün olduğunca az solumaya dikkat etmemiz gerekiyor. Ağzımızı mendil benzeri bir şey varsa veya elbisemizle, kıyafetimizle ağzımızı kapatarak nefes almamız gerekiyor. Yardım isterken duvarlara veya borulara vurarak yerimizi belli etmeye çalışmalıyız. Bağırmak yine çok fazla toz yutmamıza neden olacağından bağırmak yerine ıslık daha avantajlı olabilir' diye konuştu.

'Enkaz altında çakmak yakmak faciaya neden olabilir'

Dediğimiz gibi en enkaz altında kalma durumunda öyle bir durum varsa kesinlikle çakmak gibi ateşten uzak durmalıyız. Kesinlikle yakmamalıyız. Yine elektrik düğmesini açma, kapama işlemlerini kesinlikle yapmamanız. Herhangi bir patlama riskine karşı uzak durmamız gerekiyor. Yine sarsıntı geçtikten sonra fırın gibi böyle yangın tehlikesi bulunan eşyaları kapatmamız gerekiyor. Sonrasında güvenli bir şekilde dışarıya çıkmamız gerekiyor' dedi.

Bina çıkışlarında da dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen Osmanoğlu, 'Binaları terk ederken de dışarıya çıktığımızda binadan malzemeler düşebilir. Taş düşme riski olan yerler olabilir. Binayı tahliye ederken yine başımızı koruyarak hızlı bir şekilde binayı terk etmemiz gerekiyor' diye konuştu.

Başkentteki dev bayraklar havadan görüntülendi

Başkentte kırmızı beyaza bürünen binaların oluşturduğu görsel şölen havadan görüntülendi.
23.04.2024 09:03:00 / Güncelleme: 23.04.2024 09:06:54
İhlas Haber Ajansı
Başkentteki dev bayraklar havadan görüntülendi
Başkentteki dev bayraklar havadan görüntülendi
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Başkent Ankara'nın bir çok bölgesi dev Türk bayraklarıyla donatıldı.

Çankaya, Keçiören ve Altındağ'a asılan dev ay yıldızlı bayraklar dron ile havadan görüntülendi.



Öte yandan I. ve II. TBMM Binası ışıklandırılırken restorasyonu tamamlanan EGO Genel Müdürlüğünün yeni binasında ise dev Türk bayrağı sarkıtıldı.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı gün boyunca çeşitli etkinliklerle kutlanacak.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Arapça soruyu Türkçeye çevirtti

Erbaş'ın Diyanet'in resmi sitesinde yer alan özgeçmişinde iyi derecede Arapça ve Fransızca bildiği yazıyor.
23.04.2024 08:21:00 / Güncelleme: 23.04.2024 08:32:04
Haber Merkezi
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Arapça soruyu Türkçeye çevirtti
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Arapça soruyu Türkçeye çevirtti

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Irak ziyaretinde yanında bulunan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Rûdaw muhabirinin Arapça sorusunu Türkçe'ye çevirtti. O anlar gündem oldu. Erbaş'ın Diyanet'in resmi sitesinde yer alan özgeçmişinde ise iyi derecede Arapça ve Fransızca bildiği yazıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Irak ziyareti kapsamında Bağdat'ta bulunan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Başkanı Serkan Kayalar, TİKA tarafından restore edilen Abdulkadir Geylani Külliyesi ve İmam-ı Azam Külliyesi'ni ziyaret etti.

Bağdat'ta bulunan Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Rûdaw muhabirinin Selahaddin-i Eyyubi ve Şeyh Abdulkadir Geylani gibi Kürt şahsiyetlerin İslam'a hizmetleri hakkındaki sorusunu Türkçe'ye çevirtti. O anlar gündem oldu.



Ali Erbaş'ın Diyanet İşleri Başkanlığı'nın sitesindeki özgeçmişinde "İyi derecede Arapça ve Fransızca bilmektedir" ifadeleri yer alıyor.

Özgür Demirtaş'tan yatırım değil dizi tavsiyesi: İzlemeyen kalmasın

Ekonomist Özgür Demirtaş, son zamanlarda çok konuşulan Kızıl Goncalar dizisiyle ilgili yorum yaptı. Sosyal medyadan oyunculara övgüler yağdıran Demirtaş, diziyle ilgili analizini takipçileriyle paylaştı. Demirtaş, 'Her biri hakkında söyleyeceklerim var' diyerek oyuncuları analiz etti.
23.04.2024 05:55:00
Haber Merkezi
Özgür Demirtaş'tan yatırım değil dizi tavsiyesi: İzlemeyen kalmasın
Özgür Demirtaş'tan yatırım değil dizi tavsiyesi: İzlemeyen kalmasın
Başladığı günden bugüne çok konuşulan bir dizi olan Kızıl Goncalar, senaryosu ve oyunculuklarıyla Pazartesi akşamına damga vuruyor.

Kimileri Türkiye'deki tarikat yapısını çok iyi anlattığı gerekçesi ile diziye övgüler yağdırırken kimileri ise dizinin seküler yaşam tarzını hedef alarak tarikat yaşamını meşrulaştırmaya hizmet ettiğini söyleyerek eleştiriyor.

Güçlü oyuncu kadrosuyla seyirciyi ekrana kilitleyen Kızıl Goncalar dizisine bir yorum da ekonomist Özgür Demirtaş'tan geldi.

Diziyi hiç kaçırmadığını söyleyen ve ara ara bazı sahneler ile ilgili yorum yapan Demirtaş, bu kez sosyal medyadan dizinin oyuncularıyla ilgili ayrı ayrı analiz yaptı.



Oyunculara övgüler yağdıran Demirtaş şu tweete paylaştı;

Kızıl Goncalar bir Efsane... İzlemeyen Kalmasın:

Benim gibi çok sayıda Türk dizisi seyretmeyen biri söylüyor bunu. Aktörler ve Aktrisler muazzam... Her biri Hakkında söyleyeceklerim var:

1) Mert Yazıcıoğlu: O Nasıl bir oyun gücüdür? Cüneyd Rolünü oynayan her rolü oynar bu Dünyada. Sadece söyleyeceği cümleleri bile ezberlemek büyük bir iş. Öyle bir MİSTİK hava veriyor ki kapılıyorsunuz. Sevgili Mert Dünyada çok iyi yerlere gelecek. (.@merttyazicioglu)

2) Erkan Avcı: Sadi Hüdayi Efendiyi başka kim oynayabilirmiş? Resmen günlük hayatımda bazen konuşma tarzını taklit ettiğimi farkettim. Beni o kadar etkilemiş yani. Pragmatist bir tarikatçıyı muazzam canlandırıyor. Artık tam olarak takipçisiyim Erkan Avcı'nın. (.@erkoavci)

3) Özgü Namal: Son derece güçlü bir karakter. Muazzam bir oyunculuk yeteneği. Yurtdışında olsa Monica Bellucci havasında Audrey Hepburn şeklinde ağırlanacak bir oyuncu. Özgü Namal hakkında bu dizi sonrası detaylı okudum. Gizemli kalmayı sevdiğini biliyorum. Ama umarım gelecekte de bizi oyunculuğundan mahrum etmez. (.@ozgunamal)

4) Özcan Deniz: Ben hayatımda kendisini Özcan Deniz kadar geliştiren bir aktör görmedim. Rolünü öyle bir sırtlıyor ki işte Başrol diyorsunuz... Yani ben kendisini izlerken bir Psikiyatr izlediğimi zannediyorum. Bu da sanırım büyük bir başarı. Sanatın her alanında var. Bir gün kendisi ile tanışabilmeyi dilerim. (.@OzcanDeniz)

5) Mina Demirtaş: Mina ile bir Akrabalığımız yok :-) Ama küçük kardeşim olsun isterdim. Muazzam bir yetenek. Zeynep rolünü, zeki muhafazakar rolünü, çok ama çok iyi oynuyor. Hemen Takibe aldım.

6) Esma Yılmaz: Esma da duygusal modern rolünde muazzam... Böyle genç yetenekleri izlemek çok büyük zevk.

Kimseyi liste dışı bırakmak istemem: Mert Turak, Şerif Erol, Sitare Akbaş, Duygu Sarışın hepsi mükemmel oynuyor.

Tüm yayın ve yapımcı ekibine Helal olsun. Bu diziyi bizimle buluşturduğu için yapımcı Faruk Turgut'a teşekkür ederim.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.