logo
12 ŞUBAT 2025

Sadakatle, aidiyetle biz olabilmek

02.01.2025 00:00:00

Bazı kelimelerin psikolojik derinlikleri diğerlerine göre çok daha fazladır. Bunların içinde etkisini en fazla hissettiğim kelime ise BİZ'dir.

Biz olarak hissetmek bizden olmayanları da belirleyebilmektir aslında.

O halde bir insan, bir aile, bir ulus, kime biz der?

Aslında, duygusal olarak özdeşleştiklerimiz, bütünleştiklerimize biz deriz.

Duygusal olarak, özdeşleşip, bütünleşemediklerimiz ile biz olamıyoruz, öteki oluyor.

Şimdi Türk milli takımı Avrupa da ya da dünya kupasında başarılar elde ettiği zaman ortak bir sevinçle beraber milli duygular coşuyor ve ay yıldızımızın altında biz oluyoruz. 

Mağlup olan takımlarda öteki oluyor.

Bunu ülkemizdeki takımlar için de söyleyebiliriz. Özellikle Futbol takım taraftarlarında bu mikro biz duygusunu çok daha fazla görmekteyiz.

Tutulan futbol takımının renkleri, başarıları, geçmiş başarıları, başarısızlıkları vs. hepsi ile taraftarlar aidiyet duygusuyla bizi oluşturuyor.

Aynı şehrin takımları da olsalar farklı kulüp olduklarından taraftarlar, takımlar birbirini rakip olarak görürler.

Milli takımda oynayan rakip kulübün futbolcusu ülke adına katıldığı müsabakalarda başarı elde ettiği zaman, sevinçler ortak olabiliyor. Aynı takımın taraftarlarının mikro biz anlayışı uluslararası bir müsabakada Makro biz anlayışına dönüşebiliyor. Öyleki statta yan yana oturup, birbirleriyle sarılıp, ay yıldızlı formanın birleştirici mayasıyla mayalanıp, karşı takıma karşı biz olabiliyorlar. Bir hafta önceki maçta birbirine her türlü olumsuz tezahüratı yapan taraftarlar milli maçta başarı elde eden karşı takımın futbolcusuna övgüler dize biliyor.

Biz olmak duyguda özdeşleşmek, bütünleşmektir.

Bazen aynı anne ve babadan olan karındaşlar bile hayata bakışta, duyguda ayrılığa düştüklerinde öteki olabiliyorlar.

Biz duygusu öyle bir duygudur ki öyle bağlayıcı bir faktördür ki birbirimizi tanımamıza gerek olmadan birbirimiz için her türlü fedakârlığı yapabiliriz.

Daha önce hiç görmediğimiz, bilmediğimiz, başkalarıyla bizi özdeş kılan, birlikte düşünüp, benzer duyguları hissetmemizi sağlayan, birlikte sevinip birlikte güldüren, omuz omuza düşman olarak tanımlanana karşı savaştırıp, birlikte ölüme götürebilen bağlayıcı faktör aidiyet duygusu, sadakat ve biz duygusudur.

Biz duygusunun tezahürlerini en iyi doğal afetler de görüyoruz. Aynı duyguya sahip insanlar diğer insanlara göre çok daha fazla duyarlı ola bilmektedir. Bir Elazığlı Japonya'da meydana gelen depreme veya bir felakete insan olarak elbette ki üzülür. Ancak kendi ilçesinde veya komşu ilinde meydana gelen bir felaket sanki kendi başına gelmiş gibi hisseder, yaşar.

6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana, Malatya ve Elazığ'da meydana gelen depremlerde Türk ulusunun nasıl BİZ duygusuyla hareket edip, depremin açtığı yaraları sarmak için canhıraş çalıştıklarını gördük. Yardım tırlarının firene basmadan tam gaz deprem bölgesine yardım yetiştirmek için canlarını hiçe sayarak nasıl çalıştıklarını gördük. İnsanın bu görüntüleri gördüğü zaman bu milletin ferdi olmaktan gurur duymaması, gözlerinin yaşarmaması mümkün mü? Bu aynı ortak paydalarda buluşmanın biz duygusunun bir tezahürüdür.

Mesela, 6 Şubat depreminden etkilenen iller sayılırken 11 il sayılır ama ben bunu 12 il olarak sayıyorum. 12'nci il Magosa'dır. 

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden (KKTC) Adıyaman'a bir spor müsabakası için giden çocuklar, aralarında eğitimcilerin, rehberlerin, velilerin ve yaşları 9 ile 15 arasında değişen çocukların da bulunduğu 35 Kuzey Kıbrıslı depremde çöken otelde hayatını kaybetti.

Anavatan Türkiye de yaşanan felaket KKTC 'yi de vurdu. Bu sebeple asrın felaketinden etkilenen illeri sayarken 11 değil,12 il denilmesi gerektiğini düşünüyorum. 

Çünkü KKTC ile Türkiye olarak, iki devlet bir milletiz. KKTC ile biriz, beraberiz, yani biziz.

Biz duygusunu, aidiyetlerimizi artıracak ortak geçmişimizi, nereden geldiğimizi, nereye gidiyor olmamız gerektiğini söyleyen hatıra ve anlatıları, tarihi canlı tutmamız gerekiyor.

İnsan olarak, kimliğimizin özünün inşası sayesinde başka gruplarla nasıl bir ilişki kuracağımıza ve güncel sorunlarla nasıl yüzleşeceğimizi bilebiliriz. Yoksa rüzgârın önünde savrulan yaprak misali oluruz. Hedefsiz, amaçsız, kimliksiz olur, başkalarının oyuncağı olabiliriz. Hayattaki duruşumuzu ve atılacak adımları belirleyen temel duygu aidiyet ve sadakattir. Sadakatimiz, devletimize, milletimize, inancımıza tabi en başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e olacak. Biz olacaksak İki Mustafa'dan ayrılamayız, biri Hz. Muhammed Mustafa (sav) diğeri Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Çünkü dini bütünlük olmadan milli bütünlük, millî bütünlük olmadan da dini bütünlük olmaz.

Özün inşası çok önemli çünkü küpün içinde ne varsa dışarıya o sızar. Bal varsa bal, sirke varsa sirke sızar.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ergül Güner / diğer yazıları
Zirvede BTP lideri Hüseyin Baş var
Takipçi sayısını en çok artıran siyasi lider
İmamoğlu iddianamesi kabul edildi
7 yıl 4 aya kadar hapsi isteniyor
Trump’tan haydut politikası
Kovboy taktiği izliyor
Prof. Dr. Ahmet Ercan tespitini yineledi
"Ege Denizi'ndeki depremler yanardağ kaynaklı"
Ege beşik gibi
Bu sefer de 4,8'lik deprem
İstanbul için kar uyarısı
AKOM saat verdi
Mısır da bir Gazze planı hazırlıyor
Filistinlilerin Gazze'de kalmasını garanti edecek
Süper Lig'de ara transfer dönemi bitti
En çok transferi kim yaptı?
ABD'ye kaçan anne ve oğlu Türkiye'ye gönderilecek
Tok ve oğlu iade edilecek
Danimarka istihbaratından çarpıcı uyarı
Avrupa'da büyük bir savaş başlayabilir
Hamas'tan cevap bekleniyor
Netanyahu, Trump'ın ağzıyla konuştu
İnsan babasının malını bile böyle isteyemez!
Sarı Haydut'un gözü Gazze'de
İstanbul’da AVM’de yangın paniği
Akasya AVM’nin-1. katında yangın çıktı
Ayın sağlık haberi
Yaşlanmayı hızlandıran yiyeceklere dikkat
Bir bölge sürekli kan kaybediyor
Türkiye'nin en mağdur bölgesi
Zirvede BTP lideri Hüseyin Baş var
Takipçi sayısını en çok artıran siyasi lider
İmamoğlu iddianamesi kabul edildi
7 yıl 4 aya kadar hapsi isteniyor
Trump’tan haydut politikası
Kovboy taktiği izliyor
Prof. Dr. Ahmet Ercan tespitini yineledi
"Ege Denizi'ndeki depremler yanardağ kaynaklı"
Ege beşik gibi
Bu sefer de 4,8'lik deprem
İstanbul için kar uyarısı
AKOM saat verdi
Mısır da bir Gazze planı hazırlıyor
Filistinlilerin Gazze'de kalmasını garanti edecek
Süper Lig'de ara transfer dönemi bitti
En çok transferi kim yaptı?
ABD'ye kaçan anne ve oğlu Türkiye'ye gönderilecek
Tok ve oğlu iade edilecek
Danimarka istihbaratından çarpıcı uyarı
Avrupa'da büyük bir savaş başlayabilir
Hamas'tan cevap bekleniyor
Netanyahu, Trump'ın ağzıyla konuştu
İnsan babasının malını bile böyle isteyemez!
Sarı Haydut'un gözü Gazze'de
İstanbul’da AVM’de yangın paniği
Akasya AVM’nin-1. katında yangın çıktı
Ayın sağlık haberi
Yaşlanmayı hızlandıran yiyeceklere dikkat
Bir bölge sürekli kan kaybediyor
Türkiye'nin en mağdur bölgesi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.