Gençliğinde kendine özgü bir duruşu vardı, delikanlı tavırlarına zaman zaman şahit olurduk. Emperyalizmden söz açıldığında mangalda kül bırakmazdı, sömürgeciliğin her çeşidini bir kalemde çöpe atardı. Zalimler,zulmü alkışlayanlar ona uzaklardan dahi selam veremezdi. Anadolu hassasiyeti,İslam coğrafyası duyarlılığı vardı. Ne zaman ki Amerika'ya doğru dolu-dizgin yol alan AKP gemisine kapak attı, yukarıda saydığımız ve sayamadığımız bütün özellikleri ve güzellikleri buharlaştı. Çevrenize bir göz atın bu tiplerden binlercesini göreceksiniz. Adamlar birden bire pazarlamacı kesildiler. Ülkeyi sekiz seneden beri pazarlayan bir iktidarın dolgun ücretli pazarlamacısı olup çıktılar. Adam eski özelliklerinden bir parça dahi saklamaz mı lazım olur diye? Hiçbir şey kalmamış. Varsa- yoksa her sabah kendilerine ayrılan köşelerinde Amerikan makamında şarkılar söylemek. Anadolu'da yaşayıp bu kadar Amerika'nın sesi olmak her yiğidin karı olmasa gerek. Daha doğrusu yiğitliğin, yiğitlerin karı olmasa gerek. Bütün işleri, bütün dikkatleri USA yapımı bir gemide yol alırken, bu gemiye kim laf etmiş, kim laf atmış, kim boyasını-badanasını beğenmemiş, kim gidişini-gidişatını beğenmemiş, onlara cevap yetiştirmek. Anladık dolgun ücrete karşılık dolgun şarkılar söylemek zorundasınız, ama dönüp bir annenize,babanıza,amcanıza,dayınıza sormuyor musunuz? Bu Amerikan makamından hoşlanıyorlar mı acaba? Cırcır böceği gibi sekiz senedir hep aynı makamdan gidiyorlar. Ülke baştan başa pazarlanmış görmemişler. "Kaynak ne arar, maden ne arar" makamındaki şarkıları söyleyip dururken, b u ülkede on binlerce maden arama ruhsatı dağıtılmış lafını bile etmemişler. USA yapımı "açılım" çerçevesinde teröristler, padişahlar gibi karşılanmış, en ağır elçiler gibi ağırlanmış, daha sonra şeref kürsülerinde yerlerini almışlar fakat bu adamlar ne görmüşler ne de duymuşlar. Her sabah sallamaya devam. Salla başı al maaşı. Şehitlerin de konuşacakları bir gün gelecek elbette.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Gazzeli çocukların çığlıkları çarpmış olabilir mi? / 04.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Gazzeli çocukların çığlıkları çarpmış olabilir mi? / 04.04.2024