"Bir mil hastalığı" daha sonra insanlarda çok şiddetli bir beyin enfeksiyonlarına sebep olarak yaklaşık olarak % 40-45 kadar ölümlerle sonuçlandı. Domuzlardan bulaşan bu hastalık sebebiyle, milyonlarca domuz öldürülerek ancak hastalığın önü alınabilmişti.
Bunun yanında daha birçok EKO bozukluklarına bağlı olarak gelişen yan hastalıklar görülmüştür. Mesela Lime Disease dedikleri kireçlenme hastalığı bunlardan biridir. Bölgesel olarak görülen bu hastalığın esas sebebinin çok sonraları değişik araştırmaların sonucu olarak elde edilmiştir. 1975'ten beri bilinen ve üzerine gidilen bu hastalık, o yıllarda birdenbire bir patlama şeklinde öldürücü olmaya başlamıştır. Bunun sebebi de çoğalan farelerin üzerlerine salınan kedilerde hızlı bir çoğalma ve şiddet kazanan virüslerin daha sonralarda insanlara geçmesi olmuştu.
Bu hastalığın büyük özelliği de insandan insana geçmemesidir. Onun için lokal şekilde kalmıştır.
Bunun yanında Ebola Virüsü de bir maymundan insana geçmişti. Ama bu virüsün insanlarda gelişmesi ve bulaşmalarından sonra Epidemi halini alarak dünyada alarm vermişti. O ana kadar ise Ebola'ya önem verilmiyordu.
Hiv virüsü de şempanzeden insanlara geçmesinden yaklaşık 30 yıl sonra alarmant duruma sebep vermişti. Böylece yaklaşık olarak 60 milyon insana bulaştıktan sonra hastalığın esas önemi meydana çıkmıştı.
İnsan AIDS'i Hiv-1 olarak tanımaktadır. Onun yanında Hiv-2 virüsü ise mevcuttur. Bu Hiv virüsü ise Mangabey adındaki başka bir maymun virüsü olarak tanınmakta ve o virüs ise çok daha ılımlı etkili olmaktadır. Hiv-1 virüsü kadar öldürücü etkisi bulunmamaktadır.
Tabiatın ekolojik intikamı
Afrika kıtası, yüzyıllardan beri kendi hayatını bir ekolojik düzen içinde sürdürmekteydi. Ta ki beyaz adamlar (Genellikle Batı Avrupa medeni dünyası sayılan İngiliz, Fransız, İspanyol, Portekiz ve benzeri kolonizatörler- müstemlekeciler oraya gelinceye kadar bu sakin ve dengeli hayatları devam etmiştir.
Beyaz adam siyahilere "Medeniyet" getiriyorum derken, oraların tüm dengesini bozmuş durumdadır. Günümüzde en tehlikeli hastalıkların kaynaklarından biri Afrika olmuştur.
1- AIDS - 1 öldürücü Hiv virüsü oradan kaynak almıştır.
2- AIDS - 2 virüsü de aynı kaynaklardan türemiştir.
3- Ebola virüsü Afrika kaynaklıdır.
Onun yanında daha onlarca virüs ve hastalığa Afrika'nın doğum yeri olduğu bilinmektedir.
Bu sözde medeni insanların oraya akınıyla bu denge kökünden bozulmuştur.
4-Bunun yanında beyaz adamlar, çıkar uğruna Afrika fillerini ve Afrika maymunlarını, aslan ve kaplanları ile diğer birçok hayvanı, seri halinde avlanmaya başlamışlardı. Ama maymunları öldürmeleri ve parçalamaları esnasındaki değişik bir hastalık, önce avcılara bulaşmış ve daha sonra da cinsi temaslarla diğer insanlara da bulaşarak sinsice çoğalmalara sebep olmuştur. Şu anda da milyonlarca insanda bu Hiv virüsleri ve birçoğunda da AIDS'i hastalığı izlenmektedir.
Bu hastalığın dünyaya yayılmasında yüksek teknoloji, hızlı gelişen trafik yolları, hava ve deniz trafiğinin gelişmişliği ve seyahat edenlerin çok olmasıyla kolayca mümkün olmuştur. Yeterince steril olmayan doğum ve ameliyatlarda bunu perçinlemiştir. Bunun yanında değişik şekilde kullanılan kan alma ve uyuşturucu iğneleri ve kan nakillerinde de AIDS çok kolay bulaşmaktadır.
Ayrıca dişçilerle berberlerin traş esnasında, yaralanmalarda, aynı yerlerde kalanların aynı diş fırçalarının kulanmalarında, uyuşturucu alanların eroin zerkleri esnasında, aynı şiringayı kullanmalarında ve daha birçok kan bulaşmalarında bu hastalıklar kolayca bulaşabilemketedir.
Bunun yanında daha birçok EKO bozukluklarına bağlı olarak gelişen yan hastalıklar görülmüştür. Mesela Lime Disease dedikleri kireçlenme hastalığı bunlardan biridir. Bölgesel olarak görülen bu hastalığın esas sebebinin çok sonraları değişik araştırmaların sonucu olarak elde edilmiştir. 1975'ten beri bilinen ve üzerine gidilen bu hastalık, o yıllarda birdenbire bir patlama şeklinde öldürücü olmaya başlamıştır. Bunun sebebi de çoğalan farelerin üzerlerine salınan kedilerde hızlı bir çoğalma ve şiddet kazanan virüslerin daha sonralarda insanlara geçmesi olmuştu.
Bu hastalığın büyük özelliği de insandan insana geçmemesidir. Onun için lokal şekilde kalmıştır.
Bunun yanında Ebola Virüsü de bir maymundan insana geçmişti. Ama bu virüsün insanlarda gelişmesi ve bulaşmalarından sonra Epidemi halini alarak dünyada alarm vermişti. O ana kadar ise Ebola'ya önem verilmiyordu.
Hiv virüsü de şempanzeden insanlara geçmesinden yaklaşık 30 yıl sonra alarmant duruma sebep vermişti. Böylece yaklaşık olarak 60 milyon insana bulaştıktan sonra hastalığın esas önemi meydana çıkmıştı.
İnsan AIDS'i Hiv-1 olarak tanımaktadır. Onun yanında Hiv-2 virüsü ise mevcuttur. Bu Hiv virüsü ise Mangabey adındaki başka bir maymun virüsü olarak tanınmakta ve o virüs ise çok daha ılımlı etkili olmaktadır. Hiv-1 virüsü kadar öldürücü etkisi bulunmamaktadır.
Tabiatın ekolojik intikamı
Afrika kıtası, yüzyıllardan beri kendi hayatını bir ekolojik düzen içinde sürdürmekteydi. Ta ki beyaz adamlar (Genellikle Batı Avrupa medeni dünyası sayılan İngiliz, Fransız, İspanyol, Portekiz ve benzeri kolonizatörler- müstemlekeciler oraya gelinceye kadar bu sakin ve dengeli hayatları devam etmiştir.
Beyaz adam siyahilere "Medeniyet" getiriyorum derken, oraların tüm dengesini bozmuş durumdadır. Günümüzde en tehlikeli hastalıkların kaynaklarından biri Afrika olmuştur.
1- AIDS - 1 öldürücü Hiv virüsü oradan kaynak almıştır.
2- AIDS - 2 virüsü de aynı kaynaklardan türemiştir.
3- Ebola virüsü Afrika kaynaklıdır.
Onun yanında daha onlarca virüs ve hastalığa Afrika'nın doğum yeri olduğu bilinmektedir.
Bu sözde medeni insanların oraya akınıyla bu denge kökünden bozulmuştur.
4-Bunun yanında beyaz adamlar, çıkar uğruna Afrika fillerini ve Afrika maymunlarını, aslan ve kaplanları ile diğer birçok hayvanı, seri halinde avlanmaya başlamışlardı. Ama maymunları öldürmeleri ve parçalamaları esnasındaki değişik bir hastalık, önce avcılara bulaşmış ve daha sonra da cinsi temaslarla diğer insanlara da bulaşarak sinsice çoğalmalara sebep olmuştur. Şu anda da milyonlarca insanda bu Hiv virüsleri ve birçoğunda da AIDS'i hastalığı izlenmektedir.
Bu hastalığın dünyaya yayılmasında yüksek teknoloji, hızlı gelişen trafik yolları, hava ve deniz trafiğinin gelişmişliği ve seyahat edenlerin çok olmasıyla kolayca mümkün olmuştur. Yeterince steril olmayan doğum ve ameliyatlarda bunu perçinlemiştir. Bunun yanında değişik şekilde kullanılan kan alma ve uyuşturucu iğneleri ve kan nakillerinde de AIDS çok kolay bulaşmaktadır.
Ayrıca dişçilerle berberlerin traş esnasında, yaralanmalarda, aynı yerlerde kalanların aynı diş fırçalarının kulanmalarında, uyuşturucu alanların eroin zerkleri esnasında, aynı şiringayı kullanmalarında ve daha birçok kan bulaşmalarında bu hastalıklar kolayca bulaşabilemketedir.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006