Allah (c.) Resul-i Ekrem'le son din olan İslam'ı gönderdi. Resûlullah (s.a.v) Kur'an-ı Kerim'i yaşayarak bizatihi örnek olarak tebliğ etti. Burada üzerinde durmak istediğim Hira mağarasında vahiy geldikten sonra yeryüzünün en hayırlı kadını, risalet davasını tüm varlığı ile ilk omuzlayan sahip çıkan Hz. Hatice annemizin Peygamber Efendimizi teselli eden, rahatlatan sözlerine dikkat çekmek istiyorum.
Resûlullah, peygamber olmadan önce de Mekkelilerin Muhammed'ül Emin diye çağırdıkları kendisine güvenilen emin bir kimseydi. Hatice Annemiz bizlere, Mekke'nin bu güzel insanının ahlakını ne de güzel haber veriyor.
Hatice annemiz Resûlullah Efendimize ne diyor: "Vallahi Allah seni hiçbir vakit perişan etmez. Allah'ın seni üzecek, korkutacak bir şey yapma ihtimali yoktur. Çünkü sen emanete ihanet etmezsin. Çünkü sen akrabana iyilik yaparsın. Sözü doğru söylersin. Yoksula, zorda kalana yardım edersin. Misafire ikram edersin. Zorluklara tahammül edersin."
Acaba biz bu irfan menbaının neresindeyiz? Özellikle günümüzdeki Müslümanların haline baktığımızda şöyle bir acayiplik var; Allah; "Fakirleri doyurun" diyor. Biz "Fakiri doyur" diye dua ediyoruz. "Acize merhamet edin" diyor. Biz "Acize merhamet et" diye dua ediyoruz. "Yetimi bakın" diyor. Biz "Yetimi koru" diye dua ediyoruz. Allah bizden istiyor, biz yine O'na havale ediyoruz.
İnsanoğlunun karakteri genelde hep aynı. Maide 24'e bakınca bu daha iyi anlaşılıyor: "Kavmi Musa'ya, 'Ey Musa! Onlar orada olduğu sürece biz oraya asla girmeyiz. Sen ve Rabbin gidin savaşın. Biz burada oturacağız' dediler."
Allah ve Resulünün biz Müslümanlardan yapmamızı istediklerini, bizler üzerimize almayarak, yine Allaha havale ediyoruz. Öncelikle samimi bir Müslümanın tavrı böyle olamaz. Ramazan-ı Şerif hürmetine Hatice Kübra annemizin Resûlullah'taki güzelliklerden dolayı söylediği, "Hayır, vallahi Cenab-ı Allah seni hiçbir vakit perişan etmez" sözünün muhatabı olmak için gayretimizin artırmasını ve Allah'ın rahmetini, merhametini celp eden salih amellerde bulunalım.
En güzel örnek Allah Resulü ve Ehli Beyt'idir. Bütün güzellikler onlarda. O güzellikleri hayata geçirecek insanlar dünyayı kurtaracak. Dünyayı adalete, barışa, zenginliğe, kardeşliğe kavuşturacak olan ahlak Ehl-i Beyt'in ahlakıdır.
Selam olsun Hatice Kübra annemize, selam olsun Ehl-i Beyt'e ve selam olsun onların ahlakını yaşayarak sürdürenlere.
- Mustafa Kemal Atatürk bir Osmanlı paşasıydı / 01.04.2025
- Bayram, şeker ve ruhsuzluk / 29.03.2025
- Akıl mı aşk mı? İnsanı insan yapan nedir? / 25.03.2025
- Akıl ve inanç: Haritasız yolculuk olur mu? / 22.03.2025
- Ehlibeyt ve Ramazan: Oruç, sadece bir açlık mıdır? / 21.03.2025
- Boğaz kanla dolu, ama geçilmez! / 18.03.2025
- Unutulan hakikat, kaybolan insanlık / 16.03.2025
- İnsanın, insan-ı kâmil olduğu ay: Ramazan / 14.03.2025
- İstiklal’in sesi: Bir milletin ruhuna kazınan marş / 12.03.2025