Malum, "kullanma", siyaset, diplomasi, medya literatüründe tekrar sıcak bir koltuk kaptı. "Erdoğan'ın danışmanı Zapsu"nun ABD'lilere telkini vesilesiyle. "ABD'lilerin kullanması"na müsaadenizle yarın geleyim; bugünü başka bir "kullanma" talimatında ve "tarihi son kullanma tarihi"nde geçireyim. Fatih Altaylı salı günü "Ulak gazeteci" başlığıyla, bir zamanlar "Askerler sizi başbakan görmek istiyor" diye oradan oraya haber taşıyan bir gazeteciyi, bunun "utanç belgesi" olduğunu yazdı.Açıklayan, bir zamanlar Ecevit'in sağ kolu, Başbakan Yardımcısı olan, Yüce Divan'da beraattan sonra Habertürk'te gazetecilere konuşan Hüsamettin Özkan'dı."Gazeteci Murat Yetkin bir gün, generallerin kendisini başbakan görmek istediğini" söylemiş.Hatta "Gazeteci" ısrar etmiş, Başbakan Ecevit'e gitmişler, Ecevit "Emekliler mi?" diye sormuş, o da "Hayır, görev başındakiler" demiş.Şimdi siz, egemenliğin kayıtsız şartsız millette olduğu bir cumhuriyet ve demokrasi idrak ettiğinizi; yasama, yürütme, yargı gibi "ayrı" kuvvetler olduğunu, Silahlı Kuvvetler'in teoride öyle bir kuvvet sayılamayacağını, hükümet emrinde bulunduğunu, "Dördüncü Kuvvet" denen gazeteciliğin ise bağımsız kaldığını filan düşünüyorsunuz.Düşünüyor musunuz, hakikaten? Sahi mi, şaka mı yapıyorsunuz, beni işletmeyin! Pek çok gazeteci kullanıldıBakın 28 Şubat ve sonrası döneminin destanını, kitabını, şiirini, şeyinin şeyini yazsak yeridir.Yemin billah; "Kullanma talimatı" o gazeteci kardeşle sınırlı değildir.Bana kusma gelen, çok köşesinden tiksindiğim, artık dert değil de, sonunda bu yüzden kovulduğum bir dönemdir.O dönem büyük medyasının Ankara temsilcileri...Hemen hepsi aslında nitelikli, yetenekli, bilgili, dirayetli, meslek ahlakından haberdar iyi gazeteciler de oldukları halde, yani öyle kalabilecekleri, onda direnebilecekleri halde... "Kullanma seferberliği" nin gönüllü, gönülsüz piyonları haline gelmişlerdi.İzninizle o dönemin "kullanma silsile ve şeceresi"ni, kabaca (zaten kaba ve adidir) özetleyeyim: "Susurluk fasa fisodur" diyerek Susurluk'un "gittiği yere kadar gitmesi" ni istemeyenler tarafından son kullanma tarihi öne alınarak endazesinden çıkmış Erbakan - Çiller hükümeti çöpe atılırken, medyada kimileri, gazetelerini, köşelerini "kullandırarak" hizmet vermişti.Hâlâ çok itibarlıdırlar. Sık sık demokrasi, bağımsızlık, etik, gazetecilik, liberalizm, AB, piyasa dersleri verirler.Önce Yılmaz, ardından Ecevit hükümetleri "medyaya hizmet"te kendilerini, nasıl deniyordu, "to the drain", yani "lağıma kadar" kullandırmışlardır. Umur Talu / Sabah
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.