İnadına söyleyecek, inadına yazacağız! Sağırlar duyuncaya kadar haykıracak, körler görünceye kadar gözlerine sokacağız! Çünkü Türkiye'den başka Türkiye yok ve Türkiye'nin, Anadolu'nun Türk Milletinden başka sahibi yok! Bilinir ki dünyanın her yerinde horoz öter, at kişner, it ürür. Kartal uçar, yılan sürünür. Yine bilinir ki, dünyanın her yerinde; Türk Türk'çe, Rus Rusça, Fransız Fransız'ca, İngiliz İngiliz'ce konuşur; mensûbu olduğu millet gibi davranır! Yine insanlar; dünyanın her yerinde mevsime göre kıyafet giyinir! Kışın sako/palto vardır; içinde ceket, mintan, bacakta pantolon, ayakta mevsimlik ayakkabı vardır. Kime ne, kimin iç giysisinden? Kime ne; içliğinin, donunun, çorabının renginden? Kendilerini demokrat, o da yetmez gibi İleri demokrat addeden bazı aklı evveller, bin yıl önce Hünkâr Hacı Bektaş'ın gönül teknesinde yoğrularak tek yürek, tek bilek edilmiş Türk Milletinin; iç dinamiklerini deforme etmeye çalıştılar! "Ne mutlu Türk'üm diyene" diyen, bütünleşmiş tek beden olmuş milleti; yeniden 36 etnik parçaya, halka bölmeye soyundular! Bunun adına da İleri Demokrasi, Yeniden Osmanlıcılık, Yeni Türkiye dediler! İleri demokrasiniz başınızı yesin! Başınıza Eski Türkiye kadar taş düşsün! Yahu! O kadar yıl dizi dibine çöktüğünüz adamdan da mı bir şey öğrenemediniz?"Kürtleri Türklerden ayırırsanız, ortada Kürt mürt kalmaz, birleştirirseniz Çanakkale'de olduğu gibi ne İngiliz, ne Fransız kalır!" dediğini, ben duydum, siz duymadınız mı? Gerçi aynı adamın; "Sen ne mutlu Türk'üm diyene dersen; birileri de ne mutlu bilmem neyim der!" dediğini de biliyoruz, duyduk! Millî akıl, millî ferâset doğruyu kim söylemişse almak, yanlışı kim söylemişse reddetmek değil midir? Meltem Medya ekranlarından, yüz bin tirajlı Yeni Mesaj Gazetesi'nden; yetmez gibi Anadolu'yu karış karış dolaşarak; "Bir elimi kesseler Türk kanı, diğerini kesseler Kürt kanı akar. Biz bir beden, bir yürek, bir bileğiz" diye geceli gündüzlü haykıran Prof. Dr. Haydar BAŞ 'ı da, hiç duymadınız mı? Duymadıysanız o kadar projesini nasıl çaldınız? Zararın neresinden dönülse kâr değil midir? "Bin bilsen de bir bilene danış!" Ata sözünü de mi hiç duymadınız? Yahu! Allah aşkına siz nerede yaşıyorsunuz? "Hasta Adam" Osmanlıyı, etnik kökleri tahrik ederek parçalayıp üleştikten sonra, sıraya aldıkları Türkiyeyi parçalamaya niyetlendiklerinde; rey sahibi Milli Kürtlerin, Sevr'e çektikleri; "Biz azınlık değiliz. Müslüman Türk Milletiyiz." dedikleri telgraftan da mı haberiniz olmadı? Dünyanın neresinde yaşayan Kürt; Türkiye'de sahip olduğu birinci sınıf Vatandaş haklarına sahiptir? İran'da mı, Irak'ta mı, Suriye'de mi; Afganistan da, Pakistan da mı nerede Kürtler yaşadıkları ülkenin her yerindedirler? Yaşadıkları ülkelerde belli yerlere tıkış??"tıkış doldurulmuş değiller midir? Ama Türkiye'de Edirne'den Hakkari'ye, İzmir'den Iğdır'a, Sinop'tan Antalya'ya kadar her yerde Kürt komşularımız, kirvelerimiz, hısımlarımız yok mudur? Biz, birilerinin söylediği gibi ne "Çiçek bahçesi", ne de beşeri yapı kilim deseni falan değiliz! Biz, yağmur sonrası güneşle oluşan Gök??"kuşağıyız! Biz Elazığ'ın Renkli Mermeriyiz! Renkli mermer ve gök kuşağının renklerini birbirinden ayırmak ne kadar mümkünse Türk'le Kürd'ü ayırmak ta o kadar mümkündür! Türk Milleti olarak biz, biriz! Bir bedeniz! Bir yürek, bir bileğiz! Bayrağımız bir, Vatanımız bir, Devletimiz bir! Allahımız, Kitâbımız, Peygamberimiz, Dînimiz, Kıblemiz bir... Bin yıldan fazladır biz, beraber gülüp beraber ağladık! Devlet??"millet hâinlerine karşı da yek??"vücûduz; hâlâ anlayamadınız mı? Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da çok kan akacağı endişesi yıllardır var! Ama bu akacak kanın, Türklerle Kürtler arasında değil; Devletine??"Milletine sâdık Kürtlerle bölücü hainler arasında yaşanacağını da biliyor, görüyor, söylüyorduk! Bugün yaşadığımız da tam budur işte! Kalaşnikofla taranan kundaktaki bebeğinin hesabını sormayacak mıdır Kürt Komşum! Dağa kaldırılan kızının hesabını sormayacak mıdır? Türk Devleti ve milleti olarak Kürtlerimizi zalim, terörist PKK'nın zulmünden kurtarmak, birinci vicdâni görevimizdir! Türk'le Kürd'ün arasına girerek aralarını bozabileceğini zanneden salaklar; iki eliyle şaplak vurup sinek ezercesine PKK'yı araya alıp, ezip yok edecektir! Benimle Kürt İbo'nun, Kürt Selami'nin, Kürt Vedat'ın, Kürt Hikmet'in, Laz Cemal'in, Arap Sabri'nin, Çerkes Hasan'ın aramızdan değil hava su sızmadı sızmaz da! Onlardan kaçan benim kucağıma; benden kaçanlar onların kucaklarına düşecektir! Olacak başka hiç bir şey yoktur! Tarihte, hep Haçlı organizesiyle büyüklü??"küçüklü 30'a yakın ayaklanmada ne olmuşsa yine o olacaktır! Israrla aynı deneyden farklı sonucu da ancak aptallar bekler! Kürt halkı da bu gerçeği görmeye başlamıştır. Görecektir. Görmelidir.. Vallahi ölmekle bayılmak çok farklıdır! BU VATAN BİZİMDİR, BİZİM KALACAK... "OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm... Selâm, sevgi, duâ...
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017