Tarihten ders alır mıyız acaba! Bakın, devletsiz bir halkın halini anlatayım?Endülüs Emevi devleti 8 asır Avrupa'da yaşamış, ilimde, fende kültürde ileri gitmiş büyük bir medeniyetti. 1492'li yıllarda İspanyollar Endülüs'teki, Beni Ahmer devletini yıktı. Bu medeniyetten geriye ne insan, ne de eser bıraktılar. İspanyolların vahşetine tanık olan birinin hatıratında yazdıklarını aktarayım: "İspanyollar atlarıyla, kılıçlarıyla ve mızraklarıyla yerlileri kolayca savuşturup, öldürdüler ve onlara karşı her türden vahşeti sergilediler. Yerli yerleşim bölgelerine zorla girerek, küçük çocuklar, yaşlı erkekler, hamile kadınlar, hatta yeni doğum yapmış kadınlar dahil karşılarına çıkan herkesi katlettiler? Parça parça kestiler, sürüler halinde ağıla toplanmış koyunlar gibi karınlarını yardılar. Bir adamı tek bir darbede, ikiye bölüp bölemeyeceklerine veya bir kişinin başını gövdesinden ayırıp ayıramayacaklarına, ya da tek bir balta darbesiyle bağırsaklarını çıkarıp çıkaramayacaklarına dair bahislere bile girdiler? Memeden kesilmemiş bebekleri, ayaklarından tutup annelerinin göğüslerinden ayırdılar ve baş aşağı kayalara çarptılar...Bütün bunlar olurken diğerleri ise gülüp eğleniyorlar, bebekleri omuzlarının üzerinden bir nehre atıp, "Kıvran, seni gidi küçük velet!" diye bağırıyorlardı. Yollarına çıkan herkesi öldürdüler? Kimseyi sağ bırakmadılar, kurbanlarını ayaklarından asabilmek için özellikle ters L şeklinde geniş darağaçları kurarak bir defada on üç tanesini birden diri diri yakıyorlardı. Vücutlarına kuru saman bağlayıp ateşe veriyorlardı. Bazılarını öldürmeyip bileklerini kesiyorlar, ellerini öylece asılı bırakıp onlara, "Bu mektubu al" diyorlardı.Amaçları, onları böyle zavallı durumlara düşürerek, tepelerde gizlenenleri tehdit etmekti. Yerli liderleri ve eşrafını ise yere çakılı iki yaba üzerine oturtulmuş dal parçalarından oluşan, bir tür demirden düz ızgaraya bağlayıp, kısık ateşte kızartıyorlardı. Yerli liderler, yavaş yavaş ölürken çaresizlik içinde inliyorlardı? Bütün bu olanları ve başka olayları kendi gözlerimle gördüm. Yerlilerin bir kısmı, bu merhametsiz ve insafsız katillerin pençesinden kurtulmak için tepelere ve dağlara kaçınca, insan türünün bu amansız düşmanları, izlerini bulmak için av köpekleri eğittiler.Bir yerliyi görür görmez saldırıp ısıran, parçalara ayırıp adeta bir avı yer gibi etlerini silip süpüren bu vahşi köpekler, yerlilere çok zarar verdi, katliama ortak oldular. Bu vahşeti işleyenler çok değil daha 35-40 sene önce İspanya'daki sonuncu İslâm devleti olan Endülüs Arap Devletini yıkanların ya kendileri, ya da onların elinde yetişen çocuklarıydı."Beni Ahmer devletinin son hükümdar Ebu Abdullah, bu yaşananlar üzerine ailesini alarak El Hamra Sarayını terk etti. Yüksek bir tepeden sarayının yandığını görünce oturup ağlamaya başladı. Bu manzarayı gören hükümdarın annesi, oğluna bağırarak "Ağla oğlum ağla, şehirde kalıp aslanlar gibi savaşsa idin şimdi burada karılar gibi ağlamazdın, ağla ağla?" dedi.Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahipleri, yani sen, ben, hepimiz eğer devletimize sahip çıkmazsak yarın karılar gibi ağlayacaksınız?
Tahsin Aydın / diğer yazıları
- Devlet ve Hüseyin Baş / 26.09.2022
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019