Takvasız amelden uzak durun
İmam Sâdık (a.s) buyurdu ki: “Takvasız amelin örneği şudur: O kimse halka yemek veriyor, komşularına şefkatli davranıyor, evinin kapısını herkesin yüzüne açıyor ama haram bir işle karşılaşınca ondan uzaklaşmıyor; haram ve günaha duçar oluyor”
23.06.2021 11:40:00





Mufazzal şöyle diyor:
İmam Sâdık'ın (a.s) huzurunda olduğum bir sırada amellerin niteliği hakkında söz açıldı.
Ben dedim ki: "Amelim ne kadar da azdır!"
İmam (a.s) buyurdu ki: "Sus! Allah'tan mağfiret dile!"
Sonra buyurdu ki: "Takva üzere olan az amel, takva üzere olmayan çok amelden daha üstündür."
Arz ettim ki: "Takvalı olmayan amel nasıldır?" İmam (a.s) buyurdu ki: "O kimsenin ameli gibidir ki, halka yemek veriyor, komşularına şefkatli davranıyor, evinin kapısını herkesin yüzüne açıyor ama haram bir işle karşılaşınca ondan uzaklaşmıyor; haram ve günaha duçar oluyor. Evet, takvasız amelin örneği işte budur. Diğer bir kimse de vardır ki, (yemek vermek, komşuya şefkatli davranmak gibi) iyi işler yapmıyor ama haram bir şeyle karşılaşınca kendisini koruyor, haram ve günaha duçar olmuyor. Elbette bu şahıs birinci şahıstan daha üstündür." (Bihar, c.70, s.104).
İmam Sâdık'ın (a.s) oğlu olan İmam Musa Kâzım (a.s), hicretin 128. yılında sefer ayının yedisinde Ebva'da gözlerini dünyaya açtı. Hicretin 183. yılı, Receb ayının yirmi beşinde ise Bağdat'ta Sindi b. Şahik'in zindanında şehit edildi. Bazı tarihçiler ise, hicretin 183. yılı Receb ayının beşinde şehit olduğunu yazmışlardır.
İmam (a.s) şehit olduğunda 55 yaşında idi.
İmam Kazım (a.s)'ın annesi, Hamide-i Berberiyye isminde bir cariye idi. Ona musaffa (tertemiz) Hamide diyorlardı.
İmam Kâzım'ın (a.s) imameti 35 yıl sürmüştür. İmam Kâzım (a.s) 25 yaşında, yani Mensur Devaniki'nin hilafetinin son yıllarında imamet ve velayet makamına yetişmiştir.
Mensur Devaniki'den sonra oğlu Mehdi on yıl bir ay hükümet etti, ondan sonra da onun oğlu Hadi (Musa b. Muhammed) yaklaşık bir yıl hilafet makamında oturmuştur. Daha sonra hükümet, Reşid lakabıyla meşhur olan Harun b. Muhammed'in eline geçmiştir.
İmam Kâzım (a.s), Harun Reşid'in hükümetinin üzerinden 15 yıl geçtikten sonra, Sindî b. Şahik'in zindanında (Harun'un emriyle) zehirlenerek şahadete kavuştu ve Kazmeyn diye meşhur olan Kureyş kabristanında yani Bağdat'ın Medinetü's- Selam mezarlığında defnedildi. (Bihar, c.48, s.1).
İmam Sâdık'ın (a.s) huzurunda olduğum bir sırada amellerin niteliği hakkında söz açıldı.
Ben dedim ki: "Amelim ne kadar da azdır!"
İmam (a.s) buyurdu ki: "Sus! Allah'tan mağfiret dile!"
Sonra buyurdu ki: "Takva üzere olan az amel, takva üzere olmayan çok amelden daha üstündür."
Arz ettim ki: "Takvalı olmayan amel nasıldır?" İmam (a.s) buyurdu ki: "O kimsenin ameli gibidir ki, halka yemek veriyor, komşularına şefkatli davranıyor, evinin kapısını herkesin yüzüne açıyor ama haram bir işle karşılaşınca ondan uzaklaşmıyor; haram ve günaha duçar oluyor. Evet, takvasız amelin örneği işte budur. Diğer bir kimse de vardır ki, (yemek vermek, komşuya şefkatli davranmak gibi) iyi işler yapmıyor ama haram bir şeyle karşılaşınca kendisini koruyor, haram ve günaha duçar olmuyor. Elbette bu şahıs birinci şahıstan daha üstündür." (Bihar, c.70, s.104).
İmam Sâdık'ın (a.s) oğlu olan İmam Musa Kâzım (a.s), hicretin 128. yılında sefer ayının yedisinde Ebva'da gözlerini dünyaya açtı. Hicretin 183. yılı, Receb ayının yirmi beşinde ise Bağdat'ta Sindi b. Şahik'in zindanında şehit edildi. Bazı tarihçiler ise, hicretin 183. yılı Receb ayının beşinde şehit olduğunu yazmışlardır.
İmam (a.s) şehit olduğunda 55 yaşında idi.
İmam Kazım (a.s)'ın annesi, Hamide-i Berberiyye isminde bir cariye idi. Ona musaffa (tertemiz) Hamide diyorlardı.
İmam Kâzım'ın (a.s) imameti 35 yıl sürmüştür. İmam Kâzım (a.s) 25 yaşında, yani Mensur Devaniki'nin hilafetinin son yıllarında imamet ve velayet makamına yetişmiştir.
Mensur Devaniki'den sonra oğlu Mehdi on yıl bir ay hükümet etti, ondan sonra da onun oğlu Hadi (Musa b. Muhammed) yaklaşık bir yıl hilafet makamında oturmuştur. Daha sonra hükümet, Reşid lakabıyla meşhur olan Harun b. Muhammed'in eline geçmiştir.
İmam Kâzım (a.s), Harun Reşid'in hükümetinin üzerinden 15 yıl geçtikten sonra, Sindî b. Şahik'in zindanında (Harun'un emriyle) zehirlenerek şahadete kavuştu ve Kazmeyn diye meşhur olan Kureyş kabristanında yani Bağdat'ın Medinetü's- Selam mezarlığında defnedildi. (Bihar, c.48, s.1).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.