Taliban'ın Afganistan'da kontrolü ele geçirdikten sonra oluşturduğu yönetimin Dışişleri Bakan Vekili Amir Khan Muttaki başkanlığındaki Afgan heyet, 14 Ekim'de Ankara'ya gelerek görüşmelerde bulundu.
Ziyaretin gündeme nasıl geldiğine dair farklı farklı açıklamalar var.
Afganistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abdul Qahar Balkhi, Türkiye'ye ilk kez gerçekleşen ziyaretin, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun davetiyle gerçekleştirdiği açıklamıştı.
Oysa görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada Bakan Çavuşoğlu, "Taliban heyetinin bazı görüşmeler için Katar'da olduğunu ve oradan Türkiye'ye gelmek istediklerini" söyledi.
Kimin davetiyle gerçekleşmiş olursa olsun, Taliban heyetinin Türkiye'ye ziyareti gerçekleşti ve kötü de olmadı bence.
Zira yapılan açıklamalara göre Taliban heyetine Ankara'da; ülkede kuşatıcı olmaları, kadınların iş hayatına ve kız çocuklarının da eğitime katılmasına olanak vermeleri gibi konularda bazı tavsiyelerde bulunuldu.
Aynı zamanda görüşmede Türkiye'nin uzun süredir talip olduğu Kabil Havalimanı'nın işletilmesi konusunun da gündeme geldiği ifade edildi.
Türkiye'nin tavsiyelerinin gereğini Taliban yönetimi yapar mı yapmaz mı bekleyip göreceğiz, ancak hiçbir tavsiyemizi yapmasa bile Afganistan gibi bir ülkeyi yöneten Taliban'la görüşme yollarının açık tutulması her zaman gerekli ve faydalıdır.
Burada benim dikkat çekmek istediğim şey başka.
2011 yılından bugüne kadar farklı farklı cümlelerle binlerce kez sorulmuş bir soruyu bir kez daha ilgililere yöneltmek istiyorum.
Taliban'la böyle bir görüşme masası kurabilen Türkiye, neden Suriye'nin 'meşru' hükümetiyle bir masanın etrafında toplanamıyor?
Taliban heyetini Ankara'da misafir etmenin önemine ilişkin görüşme sonrası yaptığı açıklamada Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Biz uluslararası topluma, Taliban yönetimiyle angajmana (bağlantı) girmenin önemini anlatıyorduk. Şu an herkes bu pozisyonda, tanıma farklı, angajman farklı bir şey" dedi.
Aynı şey Suriye için de geçerli.
Taliban'la bağlantıda olmak önemli de ülkemizde 4-5 milyon Suriyeli sığınmacı varken ve o ülkeden bize yönelen terör tehdidi her geçen gün artıyorken Suriye hükümetiyle bağlantıda olmak önemsiz mi?
Afganistan'ı yöneten Taliban'la bir masa etrafından konuşmaktan binlerce kat daha önemlidir Suriye'yi yöneten Beşar Esad yönetimiyle görüşmek.
Hal böyleyken, sorumuza dönelim; Ankara neden Şam'a kapıları kapalı tutuyor?
Bu konuda ekonomik sebepler başta olmak üzere pek çok etken sayılabilir elbette, ancak bana öyle geliyor ki, ülkemizi yöneten siyasiler bu tür politikalarında mezhepsel bazı durumların etkili olmasına izin vermekteler.
Buraya Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz Temmuz ayında ifade ettiği, "Türkiye'nin Taliban'ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Ters bir yanı olmadığı için de onlarla daha iyi görüşeceğimize, anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum" sözlerini not etmekte fayda var.
Yani sözün özü, Afganistan'ı yöneten Taliban'ı mezhepsel olarak kendisine yakın görüp diplomasi kapısını sonuna kadar açan Ankara, Şii olması hasebiyle Suriye'yi yöneten Beşar Esad'a kapıları açmak istemiyor.
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023