Mustafa Kemal Türkiye için tam zamanında gelmişti; ama bize benzeyen topluluklar için erkendi. Asya ve Afrika neredeyse tüm sömürge, Latin Amerika ve Çin de yarı sömürge. Ama Kemalizm'in uluslararası anlamı o zaman da vardı, şimdi de var.
Çare Atatürk'e dönüşse, bugün ülkemiz için
Haydar Baş tam zamanında gelmiştir tıpkı ATATÜRK gibi. Yeryüzü nüfusunun yarısı Prof. Dr. Haydar Baş'ın kurtuluş ve kuruluş projelerinin çatısı
Milli Ekonomi Modeli'ni (MEM) benimserken; aksine, Türkiye'yi yönetenler bunu görmezden gelmiş, Haydar Baş ve projelerinin üstünü örtmeye çalışmıştır. Ne yaparlarsa yapsınlar güneş balçıkla sıvanmaz.
Başkomutandan başöğretmene dönüşen Atatürk'ün ortaya koyduğu, gerçekleştirdiği ilke ve inkılâplar bugün dahi hem içerde hem dışarda önemini korumaktadır.
Atatürk'ün stratejisini günümüze taşıyan, O'nun izdüşümü olan, halkımızın yakıştırdığı "Hoca Atatürk" lakabını hak eden Haydar Baş'ın projeleri de, insanlık için hayati önem arzetmektedir.
İnsanlık için demişken bir fotoğrafın hecelerine bakalım:
Dokunduğumuz fotoğrafta, ayaklar altında büyük insanlık, paramparça… "Uygarlık" akıyor her yanından, kan revan içinde uygarlık! Irak'a, Suriye'ye özgürlük geliyor hemen, kadın pazarları kuruluyor Rakka'da, Musul'da, Halep'te, Şam'da, başka diyarlarda. Bedenleri haraç mezat satılıyor kadınların. Genç kızlar ve çocuklarsa revaçta! Sığınmacıların dramı bambaşka…
Bu fotoğrafa iyi bakalım!
İnsanlığımızı parça parça bölen nedir? Dikenli tel örgüler, beton duvarlar değil sadece. Evet dikenli tel var ortalıkta, doğru! Bir değil, üstelik çok dikenli tel var; kimi döne dolana yüreğimize sarılmış, kiminin eğri büğrü dikenleri, yırtıcı ve uzun, etlerimize batmış. Havada vicdanları kanırtan bir sessizlik.
Bu fotoğraf çok uzaklardan değil, komşularımızdan, içinde bulunduğumuz bölgemizden. Deklanşöre basan el el değil; ülkeleri, toplumları ve insanları parçala böl yönet taktiğini uygulayarak, küreselleşme, özgürleştirme söylemiyle sömüren emperyalizmin keskin bıçaklarıdır. Köleleştirme, doğal zenginlikleri talan etme, yağmalama bunların işidir.
Bizde 2001 krizini hatırlayalım; Kemal Derviş aracılığı ile emperyalizm, Türkiye'nin ekonomi yönetimini doğrudan ele almıştır.
Kemal Derviş'in emperyalizme teslim olma politikasına taban oluşturacak örgütlenme arayışları sonucu AKP'de karar kılınmış, AKP adeta emperyalizmin temsilcisi durumuna getirilmiş; emperyalizmin uygulamaya koyduğu Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Eş Başkanlığı ile övünülür olmuştur.
Havucun adı "BOP Eş Başkanlığı" olurken sopa da yukarıda değindiğimiz bir karabasan fotoğrafın heceleri olmuştur.
Sorun somuttur, Haydar Baş umuttur. Ezelden emperyalizme karşı olan, ekonomik krizden çıkışın yolunu gösteren, yönetimin eksik yönünü ve yönlerini belirten, doğru çözümler üreten Hocamız, köprüden önce son çıkıştır. Kaçırırsak bizi karanlığa taşıyacak köprüden dönüş olmayacaktır!