Tarihin Baharatla Buluştuğu Yer: Mısır Çarşısı
İstanbul’un kalbinde, Eminönü’nde yükselen tarihî bir yapı vardır ki, içerisine adım atan herkes zamanın tozlu raflarında kısa bir yolculuğa çıkar. Mısır Çarşısı, yalnızca bir alışveriş mekânı değil; kokuların, renklerin ve seslerin iç içe geçtiği, geçmişle bugünü buluşturan bir kültür hazinesidir.
09.06.2025 16:38:00
Bayram ÇOŞGUN
Bayram ÇOŞGUN





Osmanlı padişahı IV. Mehmet döneminde inşa edilen bu görkemli çarşı, Yeni Camii Külliyesi’nin bir parçası olarak tasarlanmıştır. İsmini, o dönemde Mısır’dan gelen malların burada satılmasından alır. Zamanla baharat ticaretinin merkezi haline gelen bu çarşı, halk arasında “Baharat Çarşısı” olarak da bilinir.
Mısır Çarşısı’nın içine girdiğinizde, sizi karşılayan ilk şey buram buram gelen tarçın, karanfil, safran ve zahter kokularıdır. Raflarda dizili rengârenk baharatlar, kurutulmuş meyveler, taze çekilmiş kahveler ve şifalı otlar, ziyaretçilere adeta duyuların bir şölenini sunar. Ancak çarşının cazibesi yalnızca bunlarla sınırlı değildir. Lokumdan kuru yemişe, doğal sabunlardan geleneksel ilaçlara kadar uzanan çeşitlilik, yüzyıllar boyunca süregelen bir ticaret geleneğinin yansımasıdır.
Çarşının taş kemerli koridorları arasında yürürken yankılanan sesler, geçmişin pazar gürültüsünü bugüne taşır. Her dükkânın kendine has bir hikâyesi, her esnafın belleğinde bir İstanbul anısı vardır. Mısır Çarşısı, yalnızca alışveriş yapanların değil, tarih meraklılarının, fotoğrafçıların ve yerli-yabancı turistlerin de vazgeçilmez uğrak noktasıdır.
Bugün modern İstanbul’un ortasında yer alsa da, Mısır Çarşısı, yüzlerce yıl öncesinin ruhunu hâlâ taşır. Bir yanda zamanın aşındıramadığı taş duvarlar, diğer yanda değişen dünyanın izleriyle yenilenen dükkânlar… Bu çarşı, geçmişle geleceğin tam ortasında duran nadir mekânlardan biridir.
Mısır Çarşısı’nın içine girdiğinizde, sizi karşılayan ilk şey buram buram gelen tarçın, karanfil, safran ve zahter kokularıdır. Raflarda dizili rengârenk baharatlar, kurutulmuş meyveler, taze çekilmiş kahveler ve şifalı otlar, ziyaretçilere adeta duyuların bir şölenini sunar. Ancak çarşının cazibesi yalnızca bunlarla sınırlı değildir. Lokumdan kuru yemişe, doğal sabunlardan geleneksel ilaçlara kadar uzanan çeşitlilik, yüzyıllar boyunca süregelen bir ticaret geleneğinin yansımasıdır.
Çarşının taş kemerli koridorları arasında yürürken yankılanan sesler, geçmişin pazar gürültüsünü bugüne taşır. Her dükkânın kendine has bir hikâyesi, her esnafın belleğinde bir İstanbul anısı vardır. Mısır Çarşısı, yalnızca alışveriş yapanların değil, tarih meraklılarının, fotoğrafçıların ve yerli-yabancı turistlerin de vazgeçilmez uğrak noktasıdır.
Bugün modern İstanbul’un ortasında yer alsa da, Mısır Çarşısı, yüzlerce yıl öncesinin ruhunu hâlâ taşır. Bir yanda zamanın aşındıramadığı taş duvarlar, diğer yanda değişen dünyanın izleriyle yenilenen dükkânlar… Bu çarşı, geçmişle geleceğin tam ortasında duran nadir mekânlardan biridir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.