Tayyip Erdoğan’a Saddam hatırlatması!

Tayyip Erdoğan Suriye bağlamında tam bir çıkmazda!
ABD ile bir olup Suriye’ye taarruz etse sadece tarihe “Haçlı ile bir olup Müslüman katleden işbirlikçi” diye geçmeyecek aynı zamanda Rusya ile İran’a dolaylı olarak cephe açmış olacak ki, bunun getireceği bırakın siyasi faturayı ekonomik çöküntüyü göğüsleyebilmesi mümkün değil.
Evet Suriye’ye savaş ilanı sadece AKP’nin değil Türkiye’nin tabir yerinde ise gümlemesi demek!
Cari açığa finansman bulmak için çırpınan AKP iktidarının Rusya ile İran’dan yiyeceği ekonomik vurgunlar Türkiye’yi zerre abartısız Yunanistan çizgisine taşır çünkü bu iki ülke ile var olan ticaret hacmi ortada!
Evet bırakın siyasi etkileri ve sebep olacağı sorunları, Suriye’ye taarruz açık ve net olarak ekonomik buhran demek!
Diyeceksiniz ki tersi olursa bu sefer ABD’nin Erdoğan’ı deliğe süpürme riski var çünkü Tayyip bey zaten Washington nezdinde tezkere olayından sabıkalı!
Bu bakış da doğrudur ve onun için yazımıza “Erdoğan çıkmazda” diye girdik ancak hangisi daha az maliyetli diye sorarsanız vereceğimiz cevap kesinlikle Türkiye’nin bu pisliğe bulaşmaması yani Suriye’ye müdahaleye karşı çıkması olacaktır!
Lafı dolandırmadan yazacağım şu gün için Sayın Erdoğan’ın Saddam olma riski doğmuştur!
Nasıl mı?
Saddam misali ABD’nin oyununa gelirse!
Hafızanızı yoklayın Saddam’a işin başında Kuveyt’e işgal vizesini veren Washington değil miydi?
Peki ne oldu sonra?
Aynı Saddam’ı Kuveyt’ten kovalayan yine ABD olmadı mı?
Yahu bu ABD değil midir Saddam’ı arkalayıp onu yıllar yılı İran ile vuruşturan?
Final ise ortada, yağlı ilmik!
Süper güçler şahıslara değil çıkarlarına vefalıdır, dolayısı ile Suriye konusunda ABD’nin istedikleri yapılsa bile gün gelir kalemler kırılır!
Bilgi ve izlenimlerime göre Tayyip bey bütün bunların farkındadır ve direniyor ki CIA başkanları Türkiye’yi ikinci çalışma ofisi haline getirdiler!
Sadece CIA değil, onun Türkiye’deki işbirlikçilerinin Erdoğan’ı hedef alması da Başbakan’ın Suriye saldırısına teşne olmamasındandır.
Daha öncede yazdık: Tayyip Bey Suriye bağlamında direnir ve ABD’ye hayır derse komplekse girmeksizin kendisini alkışlarız! 

Bakın Abdullah Gül, Tunuslulara ne dedi? 
Malum Cumhurbaşkanı Gül Tunus’taydı.
Gitmişken Tunus Televizyonuna bir de mülakat vermiş!
Peki ne mi demiş!
Tunuslu gazeteci sormuş: Füze kalkanı ile İsrail’i İran’a karşı koruduğunuz doğru mu?
Gül: “Külliyen yalan, bu İsrail’in kara propagandasıdır.”
Vallahi şaşkınım çünkü Füze kalkanının İsrail’i İran’dan korumak adına kurulduğunu açıklayan Pentagondan bir korgeneraldir.
Dahası New York Times dahil ABD medyası bunu haber yapmıştır!
Hal bu iken Abdullah beyin bunu saptırması akıl alacak şey değildir!
Tunuslu gazetecinin sorusunu genişleterek biz de soralım: Sayın Gül füze kalkanı İsrail için değilse söyleyin ne için ve kimin için?

Taraf gazetesi niye döndü?
Kiminle karşılaşsam aynı soruyu soruyor: Taraf gazetesi niye döndü ve Tayyip Erdoğan’ı dövüyor!
Cevap net:
Taraf gazetesi normal bir yayın organı değil, görevli bir mevkutedir!
Başlangıçtaki görevi Türk Silahlı Kuvvetleri’ne taarruzdu, şimdi ise yeni emirleri uyguluyor!
Peki ne midir o emir?
Tayyip Erdoğan’ı sigaya ve şantajla istedikleri yörüngeye çekmek!
Açıklıkla yazalım Taraf’ın perde gerisinde F Tipi Camia ile onların dışarıdaki patronları var (Ekrem Dumanlı-Ahmet Altan atışması ise kamuoyunu manipüle adınadır zira Taraf’a kim para veriyor ortada)
Dolayısı ile Taraf Cemaatin örtülü sesidir!
F Tipi Cemaat Tayyip Bey’den TSK operasyonunu daha ileri bir noktaya taşımasını, yeni Anayasa ile Türkiye’yi federatif yapıya taşımasını ve Suriye’ye derhal müdahale etmesini istiyor lakin Erdoğan bu taleplere pek istekli görünmüyor! Öyle olunca da CIA’nın da etkisi ile Stratfor kullanılarak Erdoğan dövülmeye ve korkutulmaya çalışılıyor!
Buna ilaveten Taraf ayrıca Erdoğan sonrasını inşa etmeye çalışıyor ve Gül’ün önünü açmak istiyor!  Hülasa Taraf kendi değil taşeron!

MİT Müsteşarı Başbakanla kaç kez görüştü? 
Sahi bizim MİT Müsteşarımız Obama ile hiç baş başa görüştü mü?
Bırakın Obama’yı Putin’i, sıradan ülkelerin Başbakanları ile bir araya gelip hiç özel görüşmeler yaptı mı?
MİT adına şu ana kadar bu yönde bir bilgi kayda geçmiş değil!
Peki MİT ile yabancı hiçbir Başbakan görüşmüyor ise CIA’nın muhatabı niye MİT değil de Başbakan Erdoğan?
ABD Elçisi açıkladı hafta başında Ankara gelen CIA Başkanı Petraeus Tayyip beyle bir gün ara ile iki defa buluştu!
Hatırlayın daha önce de aynı şeyler olmuştu?
Soruyorum böyle bir görüntü büyük ya da ciddi bir devlete yakışmıyor.
Ama CIA başka falan demeyin, bakın CIA başkanlarını Avrupa’da kabul eden Başbakan yok, CIA’nın oralardaki muhatapları istihbarat kurumları!
Sadece bu fotoğraf bile Türkiye’yi anlatmıyor mu?