TBMM yeni yasama dönemine başladı, Erdoğan'dan çarpıcı mesajlar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İsrail yönetiminin Gazze'de ve Filistin'in diğer bölgelerinde iki yıldır sürdürdüğü soykırıma, bölgede estirdiği devlet terörüne en güçlü tepki 86 milyon vatandaşımızın temsil edildiği bu koltuklardan yükseldi." dedi.
Anadolu Ajansı





Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM'nin 28. Dönem 4. Yasama Yılı açılışı dolayısıyla Genel Kurul'a hitap etti.
Meclis'in her açılışında, yeni yasama yılının ilk gününde, 105 yıl önceki heyecanı ve tarifsiz gururu hep birlikte yaşadıklarını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Halkın doğrudan oylarıyla seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olarak, ben de bu kürsüde, yani milletin kürsüsünde, sizinle aynı heyec'nı tadıyor; sizlerin gururuna ortak olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Meclisimizin yeni yasama yılının milletvekillerimiz, ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Kuruluşundan itibaren bu yüce çatı altında görev yapmış, ülkesine ve milletine samimiyetle hizmet etmiş ama artık aramızda olmayan tüm milletvekillerimizi rahmetle anıyorum. Bilhassa milletin emanetine leke sürdürmedikleri için canlarına kastedilen Ali Şükrü Bey'in, Adnan Menderes'in, Hasan Polatkan'ın, Fatin Rüştü Zorlu'nun aziz hatıralarını burada kemal-i hürmetle selamlıyorum."
"Asıl olan milletin ve memleketin esenliğidir, huzurudur"
Erdoğan, 1 Ekim 2024'te başlayan ve 21 Temmuz 2025'te sona eren 28'inci Dönem 3'üncü Yasama Yılının ülkede, bölgede ve dünyada tarihi gelişmelerin vuku bulduğu yoğun bir çalışma takvimine sahne olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Meclisimiz gerek yasama ve komisyon gerekse parlamenter diplomasi alanındaki faaliyetleriyle milletimizin iradesini en güzel şekilde temsil etti. Bunun için Gazi Meclisimizin tüm mensuplarına, bu çatı altında görev yapan tüm personele şahsım, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Aynı şekilde önümüzdeki yaklaşık 10 ay boyunca teklifleri, önergeleri, yapıcı tenkitleri, ufuk açıcı değerlendirmeleri ve siyasetin kalitesini artıran fikirleriyle yasama faaliyetlerine katkı sunacak her bir parlamenterimize, siyasi parti ayrımı yapmaksızın, şimdiden minnettarlığımızı iletiyorum."
Milli egemenliğin temsil ve tecelli makamı TBMM'nin 4'üncü ve sonraki yasama yıllarında da aynı ruh, aynı kararlılık ve aynı fedakarlıkla çalışacağına yürekten inandığını dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:
"Her zaman söylediğimiz gibi asıl olan milletin ve memleketin esenliğidir, huzurudur. Bu aziz millete hayırlı hizmetler ve eserler kazandırabilmektir. Asıl olan, vatandaşı olmaktan şeref duyduğumuz Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet mesut, muvaffak ve muzaffer kılabilmektir. Asıl olan, Türkiye Yüzyılı hedeflerimizi kuvveden fiile çıkarmak için canla başla çalışmak, gecesini gündüzüne katabilmektir. Bu mücadele, iktidar ve ittifak olarak sadece bizim görevimiz değildir. Şu anda Yüce Meclis'in Genel Kurul salonunda milletimizin tensipleriyle bulunan her bir milletvekilimizin de asli vazifesidir."
"Mesele Türkiye ise gerisi teferruattır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, millete ve memlekete hizmet yolunda herkesin bir ve beraber olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Büyük ve güçlü Türkiye ülküsüne giden yolda, hepimiz biriz, beraberiz. Milletimizin hak ve hukukunun savunulmasında, hepimiz biriz, beraberiz. Uğruna nice bedeller ödediğimiz demokrasimizin yüceltilmesinde, hepimiz biriz, beraberiz. Vatanımız, bayrağımız, mukaddes değerlerimizle birlikte özellikle Cumhuriyetimizin muhafaza ve müdafaasında aynı şekilde hepimiz biriz, beraberiz. Bakınız, bu kader birlikteliğimiz top seslerinin Polatlı'dan yankılandığı günlerde de böyleydi, bugün de değişen hiçbir şey yoktur. Siyasetin farklı kulvarlarında rekabet halinde olsak da söz konusu Türkiye olduğunda, herkesin ortak bir paydada buluşma erdemi göstermesi hem millete karşı sorumluluğumuzun hem de milli menfaatlerimizin gereğidir. Mesele Türkiye ise gerisi teferruattır. Bu anlayışıyla hareket eden herkesin başımızın üstünde yeri olduğunu tekrar hatırlatıyorum."
"Yeni Yasama Yılı'nın aziz milletimizin iradesinin en parlak şekilde tebellür ettiği, intizam ve insicamın asla bozulmadığı, saygı, hoşgörü ve uzlaşının öne çıktığı verimli, bereketli ve başarılı bir yıl olmasını temenni ediyorum." diyen Erdoğan, "Milletimizi temsil gibi ulvi bir vazifeyi ifa eden milletvekillerimize, siyasi partilerimize, Meclisimizin tüm birimlerine çalışmalarında Rabbimden üstün başarılar diliyorum." dedi.
"Yüce Meclis demokrasimizin merkez üssüdür"
Erdoğan, bu sene 105'inci yaşını idrak eden Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Milli Mücadele'yi başarıyla sevk ve idare eden Cumhuriyet'i kuran irade olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"İstiklal Harbi'nin en zor günlerinde, en kritik kararlar istikbal mücadelemizin karargahı olarak hayati görev üstlenen bu çatı altında alınmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, evet, Gazi bir meclistir. Burası, 'Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir' düsturuyla, milli iradenin tecelligahı olmuştur. Yüce Meclis, Türkiye'nin toplumsal tabanı en geniş istişare mekanizması olarak aynı zamanda demokrasimizin merkez üssüdür. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Milli Mücadele'yi zaferle taçlandırarak milletimizi bağımsızlığına kavuştururken, 105 sene boyunca da kalkınma ve demokratikleşme mücadelemizin mihmandarlığını yürütmüştür. Şu hakikati bugün bir kez daha vurgulamak arzusundayım: 105 yıldır 'milli iradenin egemenliği' ilkesi başta olmak üzere, milletimizin hak ve hürriyetler alanında elde ettiği sayısız kazanımların altında yüce Meclis'in mümtaz üyelerinin imzası, emeği, alın teri ve hiç tavsamayan mücadelesi vardır. 15 Temmuz gecesi, savaş uçaklarının sonik patlamalarına ve tepesine yağan bombalara rağmen milletin emanetine korkusuzca sahip çıkan Meclisimiz, ikinci defa gazilikle müşerref olmuştur. İstiklal Harbi'nde yedi düvele direnerek tarihe geçen bu yüce çatı, tam da kendisine yakışır bir cesaretle 15 Temmuz darbe girişimini püskürterek, adını dünya parlamentoları içinde müstesna bir yere onurla yazdırmıştır. Bugün, burada, milleti temsil görevini şanla, şerefle, büyük bir mesuliyet duygusuyla yerine getiren tüm milletvekillerimizin, 15 Temmuz ruhunu her daim ihya edeceklerine inancım sonsuzdur."
"Tezkere, çok güçlü bir mesaj teşkil etmiştir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt'teki ilk akınlardan İstanbul'un fethine, Kurtuluş Savaşı'ndan 15 Temmuz destanına istiklal ve istikbal uğruna canlarını feda eden tüm şehit ve gazileri rahmetle yad ederek, "Hepsinin ruhları şad, kabirleri nur, makamları cennet olsun." dedi.
Meşruiyetini doğrudan doğruya milletten alan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin daima hakkın, haklının ve mazlumun yanında olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"İsrail yönetiminin Gazze'de ve Filistin'in diğer bölgelerinde iki yıldır sürdürdüğü soykırıma, bölgede estirdiği devlet terörüne en güçlü tepki 86 milyon vatandaşımızın temsil edildiği bu koltuklardan yükseldi. Gazze'deki toplu kıyıma karşı sergilediği tavizsiz tavırla milletimizin vicdanına tercüman olan Meclisimiz, yayımladığı 7 ortak bildiriyle farkını ortaya koymuştur. Özellikle Genel Kurul tarafından 29 Ağustos'ta kabul edilen 'İsrail'in Filistin Halkına Yaptığı Soykırım Hakkında Tezkere', zulme göz yumanlar ve gaflet çukurunda boğulanlar için çok güçlü bir mesaj teşkil etmiştir. Filistin'i Destekleyen Parlamentolar Grubu bünyesindeki çalışmalar da Gazze ve Filistin diplomasisi bağlamında Meclisimizin bir diğer başarısıdır. Hasılı bu yüce çatı Gazze sınavını tarihimize ve milli seciyemize yaraşır biçimde tam ve eksiksiz şekilde, iftiharla vermiştir. Filistinli mazlumlarla dayanışma sergileyen siyasi partilerimize ve değerli milletvekillerimize kalpten teşekkür ediyorum. Rabb'im hepinizden razı olsun."