BTP Gen. Başk. Yard. Ali Gedik, Türkiye'nin içinde bulunduğu kuşatılmışlığın farkında olduklarını ve bu tehlikeleri vatandaşa anlatmayı Milli bir görev olarak gördüklerini söyledi.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Gedik, hemen her fırsatta ülkemizin meselelerini vatandaşa anlatmayı "Milli bir görev" kabul ettiklerini ve etmeye de devam edeceklerini belirterek, "Milli Görev anlayışı içinde devletimizin, vatandaşımızın, milletimizin bağımsızlığı, birliği, bütünlüğü, yüceliği ve geleceği adına takip etmeye de kararlıyız" dedi.
"Bağımsız Türkiye Partisi olarak, başta Genel Başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş olmak üzere bütün teşkilat mensuplarımız ülkemizin karşı karşıya bulunduğu siyasi, iktisadi ve kültürel kuşatmaların, tehditlerin hepsinden haberdarız" diyen Gedik yaptığı basın açıklamasında şunları kaydetti: "Bu kuşatma ve tehditlerin sadece 5 bin yıllık tarihimizi ve bugünümüzü değil geleceğimizi de ne kadar ve nasıl kuşatıp tehdit ettiğini de biliyoruz. Ve bizi Çanakkale'de M. Akif'in "Kimi hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela" dediği güruhun bugün kuzu postuna bürünerek siyaset yaptığını, hoşgörü ve diyalog adına misyonerlik yaptığını, IMF ve çok uluslu sermaye komisyonculuğu yaptığını, ne idüğü belirsiz özgürlük ve haklar adına Yüce Türk Milleti'ni bölüp parçalamak istediğini, AB gibi bir ham hayalin uğruna devletin hükümranlığına, milletin iradesine pranga vurulmak istendiğini de biliyoruz."
Milli Ekonomi Modeli kuşatmayı kıracak İşte biz, onun için "Kuva-yı Milliye" hareketi ruhunu temsilen Bağımsız Türkiye Partisi'ni milli bir görev olarak kurduk. Gazi Mustafa Kemal'in 1924 İzmir İktisat Kongresi'nden sonra Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Milli Ekonomi Modeli", "Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi" olarak yüce milletimize ve bütün insanlığa takdim edildi. Bu kongre ile ilgili yüzlerce profesör, akademisyen, araştırmacı, yazar ve düşünür, ilim ve fikir adamı görev aldı, tebliğ sundu ve binlercesi daha sonra haberdar olduklarını, fevkalade olumlu ve başarılı bulduklarını, insanlığın böyle bir çıkış yolunu beklediğini ve buna da kavuştuğunu ifade ile her türlü çalışmada vazife almak istediklerini beyan ettiler.
Gazi Mustafa Kemal'in önderliğinde 1. Kuva-yı Milliye hareketiyle kurtuluş mücadelesini verip Cumhuriyeti kuran bu millet Prof. Dr. Haydar Baş'ın liderliğinde 2. Kuva-yı Milliye'yi başlatarak "Milli Ekonomi Modeli" ile yukarıda belirttiğimiz kuşatma ve tehditleri yokluğa mahkum edecektir.
Suni gündemler pompalanıyorİçeride ve dışarıda üretilip ve sık sık gündeme taşınan konular tamamiyle suni ve uydurma konulardır. İçlerinde Sayın Başbakan Erdoğan'ın yakın arkadaşı ve başdanışmanlarından Sayın Zapsu'nun eşinin de bulunduğu bir grubun kadın-erkek yanyana-karışık, başı açık cuma namazı kılmaları... Mehmet Ali Ağca'nın tahliyesi ve tekrar içeri alınması ve hatta kuş gribi gibi olayların ülkenin gündemine oturması dahi en azından "saman altından su yürütme" politikalarından başka bir şey değildir.
Kıbrıs'la ilgili yeni ilave açılımları ve Davos Zirvesi'ni hep beraber göreceğiz. Ülkede bağımsızlık tehlikeye girmiş, ekonomi durmuş, çokuluslu şirketler ülkeyi işgal ediyor, üretim yok, vatandaş işsiz, perişan, iç ve dış borç artıyor. Kapkaççılık artık can almaya başladı... Ülkenin gündemi Ağca'nın tahliyesine, muhtemelen Amerika'nın tezgahladığı Ilımlı İslam Projesi çerçevesinde kadın-erkek yanyana cuma namazı gösterilerine kilitlenmiş durumda...
Yakın geçmişimize bakın bunun çok örneklerini göreceksiniz. Dolaysıyla bu gündem oluşturmalar, saptırmalar, yönlendirmeler yarın da olacaktır. Ama bir gerçek var ki o da milletin devletin geleceği yine bu milletin elindedir. Bağımsız Türkiye Partisi olarak milletimizin bütün olayları çok yakından takip ettiğini ve görevini yaparak millet iradesini temsil eden bir iktidarla yalnız kendisinin değil bütün insanlığın önünü açacağına inanıyoruz."
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Gedik, hemen her fırsatta ülkemizin meselelerini vatandaşa anlatmayı "Milli bir görev" kabul ettiklerini ve etmeye de devam edeceklerini belirterek, "Milli Görev anlayışı içinde devletimizin, vatandaşımızın, milletimizin bağımsızlığı, birliği, bütünlüğü, yüceliği ve geleceği adına takip etmeye de kararlıyız" dedi.
"Bağımsız Türkiye Partisi olarak, başta Genel Başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş olmak üzere bütün teşkilat mensuplarımız ülkemizin karşı karşıya bulunduğu siyasi, iktisadi ve kültürel kuşatmaların, tehditlerin hepsinden haberdarız" diyen Gedik yaptığı basın açıklamasında şunları kaydetti: "Bu kuşatma ve tehditlerin sadece 5 bin yıllık tarihimizi ve bugünümüzü değil geleceğimizi de ne kadar ve nasıl kuşatıp tehdit ettiğini de biliyoruz. Ve bizi Çanakkale'de M. Akif'in "Kimi hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela" dediği güruhun bugün kuzu postuna bürünerek siyaset yaptığını, hoşgörü ve diyalog adına misyonerlik yaptığını, IMF ve çok uluslu sermaye komisyonculuğu yaptığını, ne idüğü belirsiz özgürlük ve haklar adına Yüce Türk Milleti'ni bölüp parçalamak istediğini, AB gibi bir ham hayalin uğruna devletin hükümranlığına, milletin iradesine pranga vurulmak istendiğini de biliyoruz."
Milli Ekonomi Modeli kuşatmayı kıracak İşte biz, onun için "Kuva-yı Milliye" hareketi ruhunu temsilen Bağımsız Türkiye Partisi'ni milli bir görev olarak kurduk. Gazi Mustafa Kemal'in 1924 İzmir İktisat Kongresi'nden sonra Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Milli Ekonomi Modeli", "Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi" olarak yüce milletimize ve bütün insanlığa takdim edildi. Bu kongre ile ilgili yüzlerce profesör, akademisyen, araştırmacı, yazar ve düşünür, ilim ve fikir adamı görev aldı, tebliğ sundu ve binlercesi daha sonra haberdar olduklarını, fevkalade olumlu ve başarılı bulduklarını, insanlığın böyle bir çıkış yolunu beklediğini ve buna da kavuştuğunu ifade ile her türlü çalışmada vazife almak istediklerini beyan ettiler.
Gazi Mustafa Kemal'in önderliğinde 1. Kuva-yı Milliye hareketiyle kurtuluş mücadelesini verip Cumhuriyeti kuran bu millet Prof. Dr. Haydar Baş'ın liderliğinde 2. Kuva-yı Milliye'yi başlatarak "Milli Ekonomi Modeli" ile yukarıda belirttiğimiz kuşatma ve tehditleri yokluğa mahkum edecektir.
Suni gündemler pompalanıyorİçeride ve dışarıda üretilip ve sık sık gündeme taşınan konular tamamiyle suni ve uydurma konulardır. İçlerinde Sayın Başbakan Erdoğan'ın yakın arkadaşı ve başdanışmanlarından Sayın Zapsu'nun eşinin de bulunduğu bir grubun kadın-erkek yanyana-karışık, başı açık cuma namazı kılmaları... Mehmet Ali Ağca'nın tahliyesi ve tekrar içeri alınması ve hatta kuş gribi gibi olayların ülkenin gündemine oturması dahi en azından "saman altından su yürütme" politikalarından başka bir şey değildir.
Kıbrıs'la ilgili yeni ilave açılımları ve Davos Zirvesi'ni hep beraber göreceğiz. Ülkede bağımsızlık tehlikeye girmiş, ekonomi durmuş, çokuluslu şirketler ülkeyi işgal ediyor, üretim yok, vatandaş işsiz, perişan, iç ve dış borç artıyor. Kapkaççılık artık can almaya başladı... Ülkenin gündemi Ağca'nın tahliyesine, muhtemelen Amerika'nın tezgahladığı Ilımlı İslam Projesi çerçevesinde kadın-erkek yanyana cuma namazı gösterilerine kilitlenmiş durumda...
Yakın geçmişimize bakın bunun çok örneklerini göreceksiniz. Dolaysıyla bu gündem oluşturmalar, saptırmalar, yönlendirmeler yarın da olacaktır. Ama bir gerçek var ki o da milletin devletin geleceği yine bu milletin elindedir. Bağımsız Türkiye Partisi olarak milletimizin bütün olayları çok yakından takip ettiğini ve görevini yaparak millet iradesini temsil eden bir iktidarla yalnız kendisinin değil bütün insanlığın önünü açacağına inanıyoruz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.