Tek başına bayram yaşanmaz

Umumi beladan korunma sigortasıArafat saatlerini yaşıyoruz... Yüce Allah, Arafe günü rahmet kapısında bekleşen tüm mü'minler için "genel af" ilan ediyor. O'nun alemlere rahmet olarak gönderdiği Hz. Muhammed'i ise, Müzdelife vakfesindeki nazlı yakarışıyla "genel affın kapsamı"nı genişletiyor.Alemlere rahmet Hz. Muhammed, Ehl-i Beyti ve onların dostları hürmetine affımızı talep edelim bugün... Teşrik tekbirlerimize salat ü selamlar eşlik etsin. Bayram müjdemizi Arafe'den alalım!Bayramın manalarından biri, böylesi "genel af" müjdesidir.Bu müjde, ilahî eşiğe baş koymuş bütün mü'minlere şamildir. Zaten tek başına bayram da yaşanmaz.Alemlerin Efendisi Hz. Muhammed (aleyhisselam) buyururlar ki:"Allah Teâla Hazretleri (şu âyetle; Enfal Suresi, 33) ümmetim için bana iki emân indirdi:1) 'Sen aralarında olduğun müddetçe Allah onlara (umumî bir) azab vermeyecek'tir.2) 'Onlar istiğfarda bulundukları müddetçe, Allah onlara azab vermeyecek'tir.Ben aralarından ayrıldımda, (Allah'ın umumi azabını önleyecek ikinci eman olan) istiğfarı Kıyamete kadar aralarında bırakıyorum." (Tirmizi, Sünen, Tefsir Enfal 33; Kütüb-i Sitte Muht. c 13, s 80, Hadis no 4518)

  ***Bir bardak suyun hatırı

Bütün insanların Allah'ın huzurunda bir araya toplanacağı Mahşer gününde büyük şefaat sahibi Hz. Muhammed (aleyhisselam) buyururlar ki: "Şefaatim, ümmetimden büyük günah işleyenler içindir. (Şöyle ki) bir adamın ateşe atılması için emir verilir. Cehenneme doğru götürülürken, (dünyada) susadığı zaman su vermiş olduğu adama rastlar, onu tanır ve ona: -Benim için şefaat etmeyecek misin! der. Adam,-Sen de kimsin? diye sorunca;'Ben sana falan falan gün su içirmedim mi?' der. Öbürü bunu tanır ve (Allah nezdinde) onun lehinde şefaatte bulunur. Adam da böylece cehennemden geri çevrilir ve cennete gider." (Tırmizî, Sünen, Kıyamet 11; Ebu Davud, Sünen, Sünnet 23)

  ***'Beni kulumun yanında bulacaktın'

Hz. Peygamber (aleyhisselam) buyururlar ki: "Kıyamet günü aziz ve celil olan Allah şöyle nida eder:'Ey Ademoğu! Ben hasta oldum beni ziyaret etmedin!'Kul, 'Ey Rabbim, sen Alemlerin Rabbi iken ben seni nasıl ziyaret ederdim?' der.Allah Teala:- Bilmedin mi, falan kulum hastalandı, fakat sen onu ziyaret etmedin. Bilmiyor musun; eğer onu ziyaret etseydin, yanında beni bulacaktın!Allah Teâla, kuluna yine der ki;'Ey Ademoğlu, ben senden yiyecek istedim; ama sen beni doyurmadın!'Kul hayretle, 'Ey Rabbim, ben seni nasıl doyururum. Sen ki âlemlerin Rabb'isin?' der.Allah Teala,-Benim falan kulum senden yiyecek istedi. Sen onu doyurmadın. Bilmez misin ki, eğer sen ona yiyecek verseydin, onun yanında beni bulacaktın." Yüce Allah tekrar, 'Ey Ademoğul! Ben senden su istedim; bana su vermedin!' buyurur.Kul yine hayret içinde, 'Ey Rabbim, ben sana nasıl su içirebilirim, sen ki Alemlerin Rabbisin!' der.Alemlerin Rabbi olan Allah,- Falan kulum senden su istedi. Sen ona su vermedin. Bilmiyor musun, eğer ona su vermiş olsaydın, bunu benim yanımda bulacaktın!" (Müslim, Sahih, Birr 43; Kütüb-i Sitte Muht, c 13, s 279, hadis no 4685)

  ***Allah'ın harp ilan ettiği kullar

Rasûlüllan (aleyhisselam) bir kudsi hadisinde Alemlerin Rabbi'nden şöyle haber verir: "Yüce Allah, şöyle ferman buyurdu: 'Kim benim veli bir kuluma düşmanlık ederse, ben de ona harp ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıran şeyler arasından en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım şeyleri eda etmesidir. Kulum bana nafile ibadetlerle yaklaşmaya devam eder de, sonunda sevgime erer. Onu bir sevdim mi; artık ben onun işittiği kulağı, gördüğü gözü, tuttuğu eli, yürüdüğü ayağı olurum. Benden birşey isteyince onu veririm, benden sığınma talep etti mi onu himayeme alır, korurum." (Buhârî, Sahih, Rikak 38; Kütüb-i Sitte Muht, c 13, s 244, hadis no 4663).Mübarek Kurban bayramınızı en içten muhabbetlerimle tebrik eder, daha nice bayramlara birlik ve dirlik içinde erişmemizin yanısıra, Mahşer günümüzü de bayram kılmasını Yüce Allah'tan niyaz ederim.