‘Türkiye bir bölgesel kuraklık ülkesi’
Yıldız, “Kuraklık arttıkça, yüzey suyu azaldıkça insanlar gözünü hemen yeraltı suyuna dikiyorlar ve doğal olarak oradan çekimi kontrolsüz bir şekilde arttırıyorlar” dedi.
22.06.2024 11:45:00
Bülent TAPICI
Bülent TAPICI





Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız Türkiye'nin bir bölgesel kuraklık ülkesi olduğunu söyledi.
Yıldız yenimesaj.com.tr'ye şu açıklamaları yaptı;
"Ülkemiz bir bölgesel kuraklık ülkesi. Ne demek istiyorum? Kuraklık dediğimiz zaman biz bütün Türkiye'nin Meteoroloji Genel Müdürlüğünün meteorolojik kuraklık haritasındaki kahverengi veya siyaha yakın renge bürünmesi beklemiyoruz. Çünkü geniş bir coğrafya bizim ülkemiz. Bazı bölgelerimizde kuraklık şiddetli ve birbirini takip eden şekilde devam ediyor. Bu, Su Politikaları Derneği'nin yaptığı çalışmalarda da ortaya çıkan bir durum. Bu bize göre riskli bir durum. Bizim daha önce tespit ettiğimiz gibi bazı havzalarda kuraklık sürüyor.
Türkiye'nin batısında özellikle Batı Akdeniz, Büyük Menderes, Gediz hatta Orta Anadolu'ya doğru uzanan bir bölgede aşırı kurak ve olağanüstü kurak bir durum söz konusu. Bu bizim esas itibariyle endüstriyel tarım yaptığımız yerlerin de son 6 ayda olağanüstü kurak bir dönem yaşadığını gösteriyor. Bu riskli hatta epey riskli diyebiliriz çünkü o bölgede biz ihracata dayalı tarım yapıyoruz. O ihracata dayalı ürünlerimizin böyle bir kurak dönemden etkilenmemesi mümkün değil.
Bir de gelelim suyun diğer kullanım alanına yani endüstri suyuna. Endüstri suyu da yüzde 45- 50 oranında yeraltından çekiliyor. Yeraltını görmediğimiz için biz böyle kurak dönemlerde sadece barajların su seviyesine bakıyoruz ama maalesef kuraklık arttıkça, yüzey suyu azaldıkça insanlar gözünü hemen yeraltı suyuna dikiyorlar ve doğal olarak oradan çekimi kontrolsüz bir şekilde arttırıyorlar. Bu artış sonuç itibariyle yeraltı su seviyesinin azalmasına ve kalitesinin de düşmesine neden oluyor."
Yıldız yenimesaj.com.tr'ye şu açıklamaları yaptı;
"Ülkemiz bir bölgesel kuraklık ülkesi. Ne demek istiyorum? Kuraklık dediğimiz zaman biz bütün Türkiye'nin Meteoroloji Genel Müdürlüğünün meteorolojik kuraklık haritasındaki kahverengi veya siyaha yakın renge bürünmesi beklemiyoruz. Çünkü geniş bir coğrafya bizim ülkemiz. Bazı bölgelerimizde kuraklık şiddetli ve birbirini takip eden şekilde devam ediyor. Bu, Su Politikaları Derneği'nin yaptığı çalışmalarda da ortaya çıkan bir durum. Bu bize göre riskli bir durum. Bizim daha önce tespit ettiğimiz gibi bazı havzalarda kuraklık sürüyor.
Türkiye'nin batısında özellikle Batı Akdeniz, Büyük Menderes, Gediz hatta Orta Anadolu'ya doğru uzanan bir bölgede aşırı kurak ve olağanüstü kurak bir durum söz konusu. Bu bizim esas itibariyle endüstriyel tarım yaptığımız yerlerin de son 6 ayda olağanüstü kurak bir dönem yaşadığını gösteriyor. Bu riskli hatta epey riskli diyebiliriz çünkü o bölgede biz ihracata dayalı tarım yapıyoruz. O ihracata dayalı ürünlerimizin böyle bir kurak dönemden etkilenmemesi mümkün değil.
Bir de gelelim suyun diğer kullanım alanına yani endüstri suyuna. Endüstri suyu da yüzde 45- 50 oranında yeraltından çekiliyor. Yeraltını görmediğimiz için biz böyle kurak dönemlerde sadece barajların su seviyesine bakıyoruz ama maalesef kuraklık arttıkça, yüzey suyu azaldıkça insanlar gözünü hemen yeraltı suyuna dikiyorlar ve doğal olarak oradan çekimi kontrolsüz bir şekilde arttırıyorlar. Bu artış sonuç itibariyle yeraltı su seviyesinin azalmasına ve kalitesinin de düşmesine neden oluyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.