Ukrayna'da savaş artık 'hibrit' değil

Rusya'nın 24 Şubat 2022'de işgale başlamasıyla düğmesine bastığı Ukrayna savaşı 12'nci ayına girdi. Her geçen gün daha güçlü silahların devreye girmesiyle çatışmalar giderek daha da şiddetleniyor. Aslında çatışan taraflar Ukrayna ve Rusya gibi görünse de aslında öyle değil. Ukrayna, Batılı müttefiklerinden büyük miktarlarda askeri ve lojistik destek alıyor. Bu desteklerin devam etmesi de Kiev'in topraklarını kurtarmak için savaşı sürdürebilmesini sağlıyor. 24 Şubat'ta bir yılını dolduracak savaşla ilgili Rusya'dan dikkat çeken açıklamalar geldi. Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov, Rus ordusuna Ukrayna'daki özel askeri harekatında neredeyse tüm Batı'nın karşı koyduğunu, ülkenin modern tarihinde hiç bu kadar şiddetli çatışmalar yaşamadığını söyledi. Gerasimov, "Modern Rusya hiçbir zaman bu kadar yüksek düzeyde ve yoğunlukta çatışmalar yaşamadı. Ülkemize ve ordumuza bugün neredeyse tüm kolektif Batı karşı koyuyor" ifadelerini kullandı. Durumu istikrara kavuşturmak, yeni bölgeleri korumak ve taarruza geçmek için kısmi seferberlik gerçekleştirdiklerini söyleyen Genelkurmay Başkanı, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra böyle etkinliklerin yapılmadığını ifade etti. Benzer bir açıklama da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'dan geldi. Ukrayna'da yaşananların artık bir hibrit savaş değil, Batı'nın Rusya'ya karşı gerçek savaşı olduğunu söyleyen Lavrov, "Ukrayna'da olup bitenlerden bahsettiğimizde, bunun artık hibrit savaşı değil, Batı'nın Rusya'ya karşı uzun süredir hazırladığı neredeyse gerçek bir savaş olduğunu konuşuyoruz" ifadelerini kullandı.

Moskova'da 'Tahıl koridoru' rahatsızlığı

Lavrov, açıklamasında Ukrayna tahılının dünya piyasalarına aktarılması için geçtiğimiz yıl devreye konulan 'Tahıl Koridoru'nda Rusya üstüne düşen sorumluluğunu yerine getirdiği halde Rusya tahıl ve gübresine yönelik kısıtlamaların devam ettiğinden duydukları rahatsızlığı dile getirdi. Birleşmiş Milletler'in (BM) çabalarının ABD'nin ve Avrupa Birliği'nin (AB) Rus tahıl ve gübre ihracatının önüne koyduğu engelleri kaldırmadığına dikkati çeken Lavrov, Rusya'nın fakir ülkelere verdiği Avrupa limanlarında bulunan gübrelerin de hala beklemede olduğunu vurguladı. Bu kapsamda bugüne kadar 280 bin ton gübreden sadece 20 bin tonunun Hollanda'dan Malavi'ye gönderilebildiğini aktaran Lavrov, başta Letonya olmak üzere diğer bütün limanlarda yoksul ülkelere gönderilecek bu gübrelerle alakalı bir hareket olmadığını ifade etti. 

'Ukrayna bu savaşı kazanmak zorunda'

Avrupa Birliği (AB) de tüm umutlarını Ukrayna'nın savaşı kazanmasına bağlamış durumda. Bu bağlamda Ukrayna'ya tank gönderilmesi konusunda ayak direyen Almanya inadından vazgeçmiş durumda. AB dışişleri bakanları toplantısının ardından konuyla ilgili açıklamalarda bulunan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Almanya'nın, AB üyesi bir ülkenin istemesi halinde Alman menşeli Leopard tanklarının Ukrayna'ya gönderilmesini engellemeyeceğini söyledi. "Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceğiz. Ukrayna, bu savaşı kazanmak zorunda" diyen Borrell, bir gazetecinin Ukrayna'ya ağır tank gönderilmesi konusunda bakanlar arasında geçen tartışmalarla ilgili sorusu üzerine, "Bugün bir dizi görüş dile getirildi. Ağır tanklar önemli olmakla birlikte, Ramstein konferansından Ukrayna'ya askeri desteği artırmayı amaçlayan taahhütlerin miktarına da bakmanız gerektiği gerçeğini vurgulamak istiyorum." dedi. AB Yüksek Temsilcisi, "Almanya, bu tanklara sahip olan bazı AB üye devletlerinin göndermek istemesi halinde, buna engel olmayacak gibi görünüyor" ifadesini kullandı. Bu kapsamda üst düzey Ukraynalı bir yetkili Almanya'nın onay vermesi halinde 12 ülkenin 100 civarında Leopard 2 tankı kendilerine vermeye hazır olduğunu açıkladı. Almanya'nın en büyük silah üreticisi Rheinmetall hükümetin onay vermesi halinde Ukrayna'ya 139 Leopard 2 ve 88 Leopard 1 tankı tedarik etmeye hazır olduklarını açıkladı. Şirket yetkilileri tankları nisan-mayıs sonundan önce teslim edebileceklerini belirtti.