Bir-kaç gün sonra 19 Mayıs'ın arifesi 18 Mayıs'ta; AKP'nin işaret edilen Yeni Genel Başkan adayını öğreneceğiz!
Yani 19 Mayıs'a, Türkiye'nin Yeni Eş-Başbakanı ve AKP'nin, tamamen emanetçi Yeni Eş-Genel Başkanı'nı öğrenerek girmiş olacağız!
Cumhurbaşkanı'na çok yakın AKP'li vekillerden birinin; "Yeni Başbakan düşük profilli olacak." şeklinde yaptığı Yeni Eş-Başbakan tarifi ile 80 milyonu neyin beklediğini tahmin ederek buğz'ettim!
Allah'tan bu açıklamanın yapıldığı gün, İzmir'de farklı bir etkinlik gerçekleştiriliyordu.
Meclis Başkanı'nın; "Yeni Anayasa dindar olmalı ve laiklik olmamalı" sözüne tepki için İzmir Güzelbahçe Sahili'nden başlayan, Mavişehir Sahili'ne kadar uzayan 17 kilometrelik "Laiklik İçin İnsan Zinciri" oluşturuldu!
Güzelbahçe Sahili'nden, Mavişehir Sahili'ne kadar 17 kilometre, insanlar el-ele tutuşarak bir protesto gerçekleştirdiler.
Ana-Muhalefet Partisi İzmir İl Başkanlığı'nın organizesiydi ama katılımcılar farklı siyasi partilerden, hatta farklı siyasi görüşlerdendi!
CeHaPe İzmir İl Başkanı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, CHP İzmir milletvekilleri ve CHP'li ilçe Belediye başkanları, zincire Gündoğdu Meydanı halkasından katıldılar.
Katılımcılar arasında Sendikalar vardı, Sivil Toplum kuruluşları vardı, İzmirli Taraftar Grupları vardı...
Saat 21.00'de tamamlanan 17 kilometrelik İnsan Zinciri; "El-ele ver, Laikliğe sahip çık" pankartları taşıdı ve 5 dakika boyunca; "Türkiye laiktir, laik kalacak!" diye slogan attılar..
Bir Yerel Seçim, bir Genel Seçim ve bir de Yeniden Genel Seçimi, peş-peşe ve aktif olarak seçim sath-ı mailinde yaşadığım için artık siyasal ve toplumsal dokusunu çok iyi bildiğimi zannettiğim İzmir hakkındaki düşüncelerimi, Gündoğdu Meydanı'nda yakınımda olanlarla paylaştım:
"Vebâllisin İzmir!" dedim!
"Türkiye'nin vebâlindesin!" dedim ve açıkladım:
İzmir; iki kere bütün Hükümet imkanları ve Devlet gücünü kullanarak Büyükşehir Belediye Başkanlığına AKP'den aday edilen Bin/milyar/ali Yıldırım'ı seçmeyerek, Türkiye'nin vebâline girdi!
Eğer Bin/milyar/ali Yıldırım'ı belediye başkanı seçmiş olsalardı, Türkiye'nin seksen vilâyetini; "Düşük profilli Başbakan" dan korumuş olacaklardı, yapmadılar, vebâldeler!
Bir gün sonra, Cumartesi Günü de İzmir Gündoğdu Meydanı on binlerce muhalif insanla yine dolup taştı!
Uzun Adam'ın; "Yavru Muhalefet MeHaPe" dediği MHP'nin muhalif Genel Başkan Adaylarından Meral Akşener İzmir'deydi.
Gündoğdu Meydanı'nda, seçim sath-ı mailinde Devlet Bahçeli'yi karşılayan kalabalığın en az iki katı vardı ve yine bu kalabalık da tamamen MHP'li değildi!
İzmirliler bu seferde, "Demokrasi İçin El-ele" diye haykırıyordu!
Kalabalığın arasındaydım.
Tanıdığım CHP'liler vardı, eski İP'li yeni Vatan Partililer vardı, Demokrat Partililer hatta Bağımsız Türkiye Partililer vardı...
Gelen vatandaşı rahatsız ederek geri döndürebilmek için Emniyet vasıtasıyla gözle görülür zorluklar çıkarılmasına rağmen, on binlerce Efe, yine Gündoğdu Meydanı'ndaydı..
Hele yetmiş yaşlarında; BTP İzmir İl Başkanlığında sık sık gördüğüm bir emekli subayın, bir elinde Yeni Mesaj Gazetesi, bir elinde DUMA Kitapçığı ile yakaladığı guruplara yaptığı Bağımsız Türkiye Partisi propagandası ve çağrısı, görülmeye değerdi.
19 Mayıs'a, çok büyük bir tesadüf(!)le AKP Eş-Genel Başkanı'nı ve Türkiye'nin yeni "Düşük Profilli Eş-Başbakan" ını öğrenerek gireceğiz!
Ama iyi şeyler olacak!
Bakın bu, Vallahi şaka falan değil, gerçekten çok iyi şeyler olacak Allah'ın inayetiyle!
Her ne olacaksa 18 Mayıs'ta belli olacak!
Uzun Adam doğru-yanlış ne yaparsa yapsın; "Bu da Erdoğan sünnetidir" diyen iki kişiden biri blokunun karşısında, bütünleşmeye hazır duyarlı, iki kişiden biri daha var!
İzmir ve İzmirliler; ne Atatürk'ün, ne Cumhuriyetin, ne Türkiye'nin, ne laikliğin ve ne de gerçek demokrasinin sahipsiz olmadığını, iki gün peş-peşe yaptığı veya ortaya koyduğu etkinliklerle gösterdi.
"Ümitsizlik, imansızlıktır" inancı sahibi biri olarak, siyaseten de ümitlendim!
70 yaşındaki -belki daha fazla- bir Gönüldaşımızın, o kalabalık içerisindeki inancının verdiği cesaretle Prof. Dr. Haydar BAŞ'ı, Milli Ekonomi Modeli'ni, Haydar BAŞ'ın DUMA'da Jirinovski' ye; "Ne mutlu Türk'üm diyene" dedirtmesini tarifsiz gururlanarak anlattığını görünce, biraz daha cesaretlendim...
Ve bu anlatılanların, dinleyenler tarafından neredeyse sıfır itirazla dinlenmesini gözlemleyerek içten içe sevindim, ferahladım...
Gündoğdu Meydanı'nda defalarca yüksek sesle söylediğim sözümü, buradan da dillendirmek istiyorum:
İzmir; seni çok seviyorum!
İzmir'in efelerini, zulme-zorbalığa ve kaba kuvvete karşı erkekçe direnişine vurgunum...
Geçtiğimiz günler gösterdi ki; İzmir'den her zaman Hasan Tahsin'ler çıkar, İzmir'den her zaman İlk Mermi patlar!
İzmir'e, Ege'ye ve bütün Türkiye'ye kazasız-belâsız huzurlu günler dileyerek;
"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN"
Selâm, sevgi, duâ...
Yani 19 Mayıs'a, Türkiye'nin Yeni Eş-Başbakanı ve AKP'nin, tamamen emanetçi Yeni Eş-Genel Başkanı'nı öğrenerek girmiş olacağız!
Cumhurbaşkanı'na çok yakın AKP'li vekillerden birinin; "Yeni Başbakan düşük profilli olacak." şeklinde yaptığı Yeni Eş-Başbakan tarifi ile 80 milyonu neyin beklediğini tahmin ederek buğz'ettim!
Allah'tan bu açıklamanın yapıldığı gün, İzmir'de farklı bir etkinlik gerçekleştiriliyordu.
Meclis Başkanı'nın; "Yeni Anayasa dindar olmalı ve laiklik olmamalı" sözüne tepki için İzmir Güzelbahçe Sahili'nden başlayan, Mavişehir Sahili'ne kadar uzayan 17 kilometrelik "Laiklik İçin İnsan Zinciri" oluşturuldu!
Güzelbahçe Sahili'nden, Mavişehir Sahili'ne kadar 17 kilometre, insanlar el-ele tutuşarak bir protesto gerçekleştirdiler.
Ana-Muhalefet Partisi İzmir İl Başkanlığı'nın organizesiydi ama katılımcılar farklı siyasi partilerden, hatta farklı siyasi görüşlerdendi!
CeHaPe İzmir İl Başkanı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, CHP İzmir milletvekilleri ve CHP'li ilçe Belediye başkanları, zincire Gündoğdu Meydanı halkasından katıldılar.
Katılımcılar arasında Sendikalar vardı, Sivil Toplum kuruluşları vardı, İzmirli Taraftar Grupları vardı...
Saat 21.00'de tamamlanan 17 kilometrelik İnsan Zinciri; "El-ele ver, Laikliğe sahip çık" pankartları taşıdı ve 5 dakika boyunca; "Türkiye laiktir, laik kalacak!" diye slogan attılar..
Bir Yerel Seçim, bir Genel Seçim ve bir de Yeniden Genel Seçimi, peş-peşe ve aktif olarak seçim sath-ı mailinde yaşadığım için artık siyasal ve toplumsal dokusunu çok iyi bildiğimi zannettiğim İzmir hakkındaki düşüncelerimi, Gündoğdu Meydanı'nda yakınımda olanlarla paylaştım:
"Vebâllisin İzmir!" dedim!
"Türkiye'nin vebâlindesin!" dedim ve açıkladım:
İzmir; iki kere bütün Hükümet imkanları ve Devlet gücünü kullanarak Büyükşehir Belediye Başkanlığına AKP'den aday edilen Bin/milyar/ali Yıldırım'ı seçmeyerek, Türkiye'nin vebâline girdi!
Eğer Bin/milyar/ali Yıldırım'ı belediye başkanı seçmiş olsalardı, Türkiye'nin seksen vilâyetini; "Düşük profilli Başbakan" dan korumuş olacaklardı, yapmadılar, vebâldeler!
Bir gün sonra, Cumartesi Günü de İzmir Gündoğdu Meydanı on binlerce muhalif insanla yine dolup taştı!
Uzun Adam'ın; "Yavru Muhalefet MeHaPe" dediği MHP'nin muhalif Genel Başkan Adaylarından Meral Akşener İzmir'deydi.
Gündoğdu Meydanı'nda, seçim sath-ı mailinde Devlet Bahçeli'yi karşılayan kalabalığın en az iki katı vardı ve yine bu kalabalık da tamamen MHP'li değildi!
İzmirliler bu seferde, "Demokrasi İçin El-ele" diye haykırıyordu!
Kalabalığın arasındaydım.
Tanıdığım CHP'liler vardı, eski İP'li yeni Vatan Partililer vardı, Demokrat Partililer hatta Bağımsız Türkiye Partililer vardı...
Gelen vatandaşı rahatsız ederek geri döndürebilmek için Emniyet vasıtasıyla gözle görülür zorluklar çıkarılmasına rağmen, on binlerce Efe, yine Gündoğdu Meydanı'ndaydı..
Hele yetmiş yaşlarında; BTP İzmir İl Başkanlığında sık sık gördüğüm bir emekli subayın, bir elinde Yeni Mesaj Gazetesi, bir elinde DUMA Kitapçığı ile yakaladığı guruplara yaptığı Bağımsız Türkiye Partisi propagandası ve çağrısı, görülmeye değerdi.
19 Mayıs'a, çok büyük bir tesadüf(!)le AKP Eş-Genel Başkanı'nı ve Türkiye'nin yeni "Düşük Profilli Eş-Başbakan" ını öğrenerek gireceğiz!
Ama iyi şeyler olacak!
Bakın bu, Vallahi şaka falan değil, gerçekten çok iyi şeyler olacak Allah'ın inayetiyle!
Her ne olacaksa 18 Mayıs'ta belli olacak!
Uzun Adam doğru-yanlış ne yaparsa yapsın; "Bu da Erdoğan sünnetidir" diyen iki kişiden biri blokunun karşısında, bütünleşmeye hazır duyarlı, iki kişiden biri daha var!
İzmir ve İzmirliler; ne Atatürk'ün, ne Cumhuriyetin, ne Türkiye'nin, ne laikliğin ve ne de gerçek demokrasinin sahipsiz olmadığını, iki gün peş-peşe yaptığı veya ortaya koyduğu etkinliklerle gösterdi.
"Ümitsizlik, imansızlıktır" inancı sahibi biri olarak, siyaseten de ümitlendim!
70 yaşındaki -belki daha fazla- bir Gönüldaşımızın, o kalabalık içerisindeki inancının verdiği cesaretle Prof. Dr. Haydar BAŞ'ı, Milli Ekonomi Modeli'ni, Haydar BAŞ'ın DUMA'da Jirinovski' ye; "Ne mutlu Türk'üm diyene" dedirtmesini tarifsiz gururlanarak anlattığını görünce, biraz daha cesaretlendim...
Ve bu anlatılanların, dinleyenler tarafından neredeyse sıfır itirazla dinlenmesini gözlemleyerek içten içe sevindim, ferahladım...
Gündoğdu Meydanı'nda defalarca yüksek sesle söylediğim sözümü, buradan da dillendirmek istiyorum:
İzmir; seni çok seviyorum!
İzmir'in efelerini, zulme-zorbalığa ve kaba kuvvete karşı erkekçe direnişine vurgunum...
Geçtiğimiz günler gösterdi ki; İzmir'den her zaman Hasan Tahsin'ler çıkar, İzmir'den her zaman İlk Mermi patlar!
İzmir'e, Ege'ye ve bütün Türkiye'ye kazasız-belâsız huzurlu günler dileyerek;
"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN"
Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017