Umut etme gücü

Hüzünleri sevinçlere dönüştürmek hemen hiçbir zaman kolay olmamıştır. Fakat sevgi varsa, saygı varsa, inanç varsa, umut etme gücü varsa o zaman insan olmaz denenleri oldurabilir Allah’ın izniyle. En azından biz böyle düşünüyoruz ve inanıyoruz.
Bir çok güzellik mümkündür, yeter ki bizler inanalım, çalışalım, dua edelim. İnanma, çalışma, dua etme gücünü kendimizde bulalım.
Her şey güzel yeter ki, bakmasını bil, sabır ve şükrün her zaman bir arada bulunması pek çok şeyi güzelleştirebilmeye yeterli. Sabırla ve şükürle ayrılıklar güzelleşir. Sabırla ve şükürle ölümcül hastalıklar güzelleşir. Sen güzelleşirsin, ben güzelleşirim, o güzelleşir.
“Öyle güzel ki gözlerin, bakmasını bir bilsen…” der şair. Önemli olan nasıl bakacağımızı öğrenebilmektir. Neye, ne zaman, nasıl bakacağımızı ve göreceğimizi kestirebilmek için sanırım arınmış bir kalbe, güzellikleri görebilen gözlere sahip olmak gereklidir.
İnsan kalbini nasıl arıtmalı? Derler ki; Allah Teala hazretleri, “Ya Rabbi Senden başka günahlarımı yarlığayacak, affedecek birisi yok!” sözünden çok hoşlanırmış, “La yağfiruzzunübe illa ente”. Tevbe, istiğfarda bulunmak ve neden tevbe ettiğimizi tefekkür etmek, kısacası arınmak için çaba sarf etmek, kendimizi bu yolda yormak yararlı bir çalışma olabilir.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey “İslam’da Zikir” adlı güzel eserin; “Affedilme vesilesi olarak zikrullah” başlığı altında şu sözlere yer verir: “Resul-i Ekrem, ‘Ademoğlu zikrullahtan daha ziyade kendisini Allah’ın azabından koruyabilecek bir amel işlememiştir’ buyurdu.
Her ibadetin birden yedi yüze kadar karşılığı, mükafatı olduğu halde zikir böyle değildir. Zikrin karşılığı Allah’ın af ve mağfiretidir. Bu ise zikrin fazileti ve şerefine delildir. Resul-i Ekrem’e, ‘Hangi amel daha faziletlidir’ diye sorulduğunda, ‘Dilin Allah Allah derken ölmendir’ buyurmuştur.”
Kalbimizi istiğfar ile arıtmalı, salat-ü selamlarla süslemeli, tehlil (La ilahe ilallah) sözü ile kalpten O’ndan gayrısını çıkarmalı ve sonda Allah, Allah diyerek gönlümüzü doldurmalı. Rabbimizin hoşlanacağı sözlerle O’na yalvarmak, Rabbimizin cilvelerine rıza göstermek ve ayık olmak sanırım iyi bir kulak için gerekli.