BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş Bey'in dediği şekliyle; "Bugün yaşadığımız ekonomik tablo planlı bir soygundur." Bu planlı soygunun altında inim inim inleyen Türk milletinin gelmiş olduğu nokta ise şöyledir: "Biz, toplumun her kademesinde tuzun koktuğundan bahsediyoruz. Devrin birinde padişahın vergi salımı konusundaki fıkrayı hepiniz bilirsiniz. O kadar çok vergi salınmış ki, halk artık sokaklarda oynamaya başlamış. Türk toplumu bu noktadadır. (Prof. Dr. Haydar Baş)
"Milletin Efendisi" programımızın çekimleri için geçen hafta Denizli'nin Çardak ilçesinin Söğüt köyünde idik. Her yerde olduğu şekliyle köylüye bir dokunuyor bin ah işitiyorsunuz. Tüm köylü bu yıl buğdayını gübresiz ekmiş. 80 TL olan gübrenin çuvalı şu an 800 TL. Mazotun litre fiyatı ise 30 TL. Daha önceleri belde olan ve 2000 kişinin oturduğu köyde 2 günlük gezimiz boyunca 10 adet büyükbaş hayvan sürüsüne ancak denk gelebildik. Köylü gün geçtikçe topraktan ve ekimden vaz geçiyor. Ancak karnını doyuracak bir şekilde ekimini azaltma kararı almış.
Yıllarca uygulanan ithalata yönelik tarım politikaları üretmeyen ve ürettiğinden kazanamayan köylü ve çiftçi bitkin ve bıkmış durumda. Tam da istenen tablo oluşmuş vaziyette.
Uygulanan yanlış politikalardan dolayı Türkiye hem ette hem de sütte ciddi sorunlar yaşarken, ette yaşanan açık ise yine ithal hayvanlarla kapatılmaya çalışılıyor.
Kurban öncesi Tarım ve Orman Bakanlığı 100 bin baş besilik hayvan ithalatı için düğmeye basmış durumda. 100 bin baş besilik hayvanın Et ve Süt Kurumu aracılığıyla ithal edilmesi planlanırken, ithal edilen hayvanlar sözleşmeli üretim kapsamında yetiştiricilere verilecek.
Gaziantep Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Osman Türkman, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla şunları kaydediyor: "Üreterek zarar edilir mi? Maalesef EVET! Gaziantep Sinan besi bölgesinde üyemiz Halil ve Bayram Hasgül kardeşlerin işletmesindeydik. 1 Şubat 2022 tarihinde tanesi 2.250 liradan 260 adet toklu alıp 585 bin lira ödemiş. Yem (650 kg. arpa, 100 kg. mercimek samanı, 50 kg. toklu yemi günlük 800 kg. yem) işletme, eleman, elektrik, su, veteriner, ilaç vb. günlük 6 bin lira gideri olup 160 gün için 960 bin lira masraf yapmış. Toplam maliyeti 585 bin + 960 bin = 1.545.000,00 lira. Her toklu 75 kg. gelse x 260 adet = 19.500 kg. 19.500 kg. x 58 TL. = 1.131.000,00 TL. gelir.
1.545.000,00 gider - 1.131.000,00 gelir = 414.000,00 TL. zararı var.
Oysa parasını kur garantili dövize bağlasaydı, evinde, ailesinin yanında, serin ve temiz yerde risk almadan parasına para katacaktı. Bir sistem paranı bana getir sen git evinde yat, ben sana zarar ettirmeyeceğim ve para kazandıracağım, buna garanti veriyorum diyorsa orada üretim azalır, biter. Üretenin zarar ettiği bir ortamda, üretim azalır, enflasyon yükselir, fiyatlar yükselir, halkın alım gücü düşer, dışa bağımlılık artar, halk fakirleşir ve sistem çöker.
Garanti verilmeli mi evet verilmeli ama evde yatana değil, tarlada, ahırda çalışana, parasını dövize, faize yatırana değil, üretim için alın teri dökene, risk almayana değil, risk alana garanti verilmeli, unutulmamalı tarım ve hayvancılığın her dakikası risktir.
Küçükbaş hayvancılık yapan işletmeler zarar etmeye başladığı için damızlık koyunlarını kesime göndermekte veya kurbanlık olarak yetiştirmekte. Üreticinin emeğinin karşılığını alabilmesi ve zarar etmemesi için, sektörden çıkışları azaltabilmek için acilen küçükbaş hayvan ihracatına izin verilmeli ve TMO aracılığıyla üreticiye uygun fiyatlı arpa satışına başlanmalıdır. Sadece üretici kaybetmiyor, ülke kaybediyor. Koyunları değil geleceğimizi kesiyoruz."
- Hz. Fatıma’nın gerdanlığı / 13.07.2025
- Adil İmam / 25.06.2025
- ‘Ali’nin saçının bir teline değişmem’ / 23.06.2025
- Zilhicce ayındayız / 29.05.2025
- Yüceler yücesidir Fatıma anamız / 19.05.2025
- Na't-ı İmam Hüseyin / 17.05.2025
- Ceylanların sığınağı İmam Rıza / 10.05.2025
- Öz anneden daha aziz annemiz / 09.05.2025
- Azılı müşrik Übeyy b. Halef / 03.05.2025