logo
28 TEMMUZ 2025

Virüs salgını mı yoksa dünyanın soğutulması projesi mi?

07.04.2020 00:00:00
'Virüs salgını mı yoksa dünyanın soğutulması projesi mi?' seslendirme dosyası:

Koronavirüs salgınının hemen hemen her boyutu bu güne kadar konuşuldu, tartışıldı.

Şimdi ben size bambaşka bir çerçeveden bu virüs salgınına bakma imkânı vereceğim. 

Dünya 1970'li yıllardan itibaren farkına varılan ve özellikle son 20 yıldır artık kesin olarak ortaya çıkan büyük bir tehditle karşı karşıya. 

Bu büyük tehdit, KÜRESEL ISINMA!

Belki bazılarınız, dünya ısınsa ne olur, ısınmak üşümekten iyidir, gibi yorumlar yapabilir ancak küresel bazda olay o kadar basit değil!

Bakın Meksika Körfezi'nden başlayarak İngiltere'nin kuzeyine kadar devam eden (Büyüklüğü dünyadaki tüm akarsuların tamamının 40 katı büyüklüğünde olan) GULF STREAM isimli bir sıcak su akıntısı vardır. Bu akıntı başta Florida ve Amerika'nın doğu kıyıları olmak üzere Avrupa'nın kuzey ülkelerinin tamamının iklimini yumuşatarak buraları yaşanılır kılar. Aslında aynı enlemde olan Kuzey Avrupa ve Sibirya'yı kıyaslayacak olursak, Kuzey Avrupa'da hayat son derece rahat yaşanabilirken Sibirya dünyanın en soğuk ve yaşanması en zor bölgelerinden biridir. İşte Kuzey Avrupa'yı yaşanabilir kılan en önemli etken Gulf Stream sıcak su akıntısıdır.  

Küresel ısınma bu şekilde devam ettiği takdirde önce su sıkıntıları başlayacak, ardından eriyen buzullar sebebiyle yükselen su seviyeleri ve hepsinden daha önemlisi eriyen buzulların soğuttuğu Gulf Stream su akıntısının özellikle Amerika'nın doğusu ve Kuzey Avrupa'nın aşırı soğumasına sebep olması neticesinde buraları yaşanabilir olmaktan çıkacaktır. Nitekim bu akıntı her geçen yıl biraz daha soğuyarak yavaşlamaktadır.   

Bunun sonucu yüz milyonlarca insanın yaşadığı alanları terk ederek göç etmesi kaçınılmaz bir netice olarak görülmektedir. 

Bu insanlar nereye göç etmeyi planlıyor sizce?

Tabii ki dünyanın küresel ısınma sonucu en yaşanılabilir bölgeleri haline gelecek olan Anadolu ve Ortadoğu coğrafyasına!

Büyük Ortadoğu Projesi'ne (BOP) ve bölgemizde çıkartılan savaşlara ve katliamlara bir de bu gözle bakın bakalım!

Prof. Dr. Haydar Baş bey, 2000'li yılların başında BOP'un gündeme gelmesi ile birlikte bu gerçeğe dikkat çekerek, BOP, Büyük İsrail'in hayata geçirilmesi, yeraltı kaynaklarının ele geçirilmesi ile birlikte ve çok daha önemli olarak, küresel ısınma sebebiyle Amerika'nın kendisine vatan arayışıdır, demişti. 

Son birkaç yıldır ise (Önüne geçilemeyen küresel ısınma sebebiyle) BOP artık sadece ve sadece Amerika ve bir kısım Avrupa devletlerinin kendilerine vatan arayışından ibarettir, tespitini yapmıştır. 

Ancak ABD açısından hiç hesabında yokken, 2006 yılından itibaren Milli Ekonomi Modeli ile birlikte birden bire Rusya ve Çin'in ekonomik olarak güçlenmesinin ardından askeri güç olarak da öne çıkmaları ve bu sebeple ABD'nin askeri ve ekonomik açıdan güçsüz düşmesi neticesinde Ortadoğu'da ABD aleyhine oluşan dengeler, BOP projesini ciddi şekilde sekteye uğratmıştır. 

Bu durumda bir başka büyük proje devreye konulmalı ve bir taraftan küresel ısınmanın önüne geçilmeye çalışılırken diğer taraftan ekonomik olarak çıkış yolu aranmalıdır. 

Peki, bu küresel ısınma neden olmaktadır ve bunun önüne geçmek mümkün müdür?

Küresel ısınmanın en önemli sebebi olarak başta karbondioksit olmak üzere atmosferde sera etkisi oluşturan gazların salınımının artması yani dünyadaki fosil yakıtların (Kömür, petrol ve türevleri) tüketimi gösterilmektedir. Uzmanlar bu artış devam ettiği takdirde küresel ısınmanın önüne geçilemeyeceğini beyan etmektedirler ancak bu durum deneysel olarak ölçümlenerek ispatlanmış da değildir. 

Dünyadaki fosil yakıtlarının kullanımını nasıl ciddi seviyede azaltacaksınız da bunun atmosferdeki etkilerini ve küresel ısınmayı azaltıp azaltmadığını belirleyebileceksiniz?

Bunun için, en azından tüm dünyadaki insanları evlerine hapsedip araç kullanmalarının önüne geçmeniz ve işyerlerini kapattırmanız gerekir. 

Peki, hangi güç milyarlarca insana bunu yaptırabilir?

Tabii ki bunu yaptırabilecek tek bir güç var, o da tüm dünyayı tehdit edecek şekilde salgın ve bulaşıcı bir hastalık çıkması veya çıkartılması!

Evet, gayet doğru anladınız!

Bu salgın bilimsel, sosyal, iklimsel ve ekonomik planlı bir deneydir.

Aralık 2015'de Paris'te imzalanan Birleşmiş Milletler iklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi gereğince 2020 yılından başlamak üzere 2030 yılına kadar DÜNYANIN SOĞUTULMASI kararlaştırılmıştır.

Dünya Meteroloji Örgütü 6 Şubat 2019'da yaptığı açıklama ile 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarının son 170 yılın en sıcak yılları olduğunu ve yükselme eğrisinin devam ettiğini belirtmiştir.

Bu gelişmeler olurken Dünya Sağlık Örgütü tüm dünyaya bir salgına hazırlanılması talimatı vermiştir. Türkiye'de 13 Nisan 2019'da yayınlanan Pandemi Genelgesi ile hazırlıklar başlamış, Ağustos-Eylül 2019 aylarında illerin tamamı hazır hale getirilmiş ve Ulusal Pandemi Planı yayınlanmıştır.

AKP ve MHP'nin ortak teklifi ile Termik Santrallere verilen ilave süreye ilişkin kanun Erdoğan tarafından veto edilerek Termik Santraller Aralık 2019'dan itibaren ciddi ölçüde kapatılarak Türkiye bu deneye hazır hale getirilmiştir.

Salgın (Pandemi), Bill Gates ve John Hopkins Üniversitesi tarafından New York'ta 18 Ekim 2019 tarihinde 3.5 saat süren bir simülasyon ile tüm dünyaya ilan edilmiştir.

Halen ABD'deki tüm veriler dünyaya John Hopkins Üniversitesi tarafından servis edilmektedir.

Pandemi süresinin Dünya için 6 ay olduğu açıklanmıştır. İlk vaka 17 Kasım 2019'da Çin'de başlamış olup 6 aylık süre 17 Mayıs 2020'de dolmaktadır. Yani bu salgın Dünyada Mayıs sonu itibariyle tamamen bitecektir.

Bu salgına sebep olan koronavirüs bulaşıcı virüslerin en yumuşak kalpli en insaflı üyelerinden biridir bu planlı deney için özel olarak seçilmiştir.

Bu planlı deneyle insanlar evde tutularak, fabrikalar ve küçük işletmeler kapatılarak, ulaşım durdurularak hayat bilinçli olarak yavaşlatılmıştır.

Salgın sırasında uzaydaki 22.000 uydu, bilim adamları ve milyonlarca kamera ve bilgisayarlar ile her türlü bilgi derlenmektedir. Sıcaklık düşüşü, iklim değişikliği, okyanuslar, denizler ve göllerdeki yaşam, balık artışı, hayvan davranışları, kutuplar, kirlilik düzeyi vs. her şey kayıt altına alınıyor. 

En önemli sebebi küresel ısınma olmakla birlikte sadece bundan ibaret değil tabi yapılan deneyler.

Salgın sırasında insanlar birçok ülkede digital sistemlerle takip edilmekte ve yeni digital uygulamalar test edilmektedir.

Salgın sırasında kapitalist sermayedarlar özellikle Amerikan Merkez Bankası FED öncülüğünde bol miktarda para basarak, dünya varlıklarını borsalar üzerinden yağmalamaktadırlar. Salgın bittiğinde birçok zenginlik el değiştirmiş olacaktır.

Salgından sonra (Salgın esnasında elde edilecek veriler ışığında) dünyada üretim yeniden planlanacak büyük ihtimalle termik santraller yasaklanacak ve Paris İklim Anlaşması gereğince dünyanın soğutulmasına hız verilecektir. 

Tabii ki BOP'un geleceği de bu salgın sırasında elde edilen verilere göre ve alınacak tedbirler ile dünyanın soğutulmasının mümkün olup olmadığı tespit edildikten sonra, yeniden belirlenecek ve planlanacaktır. 

Haziran ayından itibaren belki de alıştığımız birçok şeyin ve hayat tarzının kalıcı olarak kısıtlandığı veya yasaklandığı bir dünyada yaşamaya başlayacağız!

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Zühtü Kazancı / diğer yazıları
Bursa'da alevler yeniden yükseldi
Havadan ve karadan müdahale var
Trump'tan Putin'e 10 -12 günlük süre
Yaptırım ve yeni vergi tehdidi
Yüksek lisans diploması da iptal edildi
Ekrem İmamoğlu hakkında yeni karar
Malezya araya girdi
Tayland ile Kamboçya arasında ateşkes
Bakan Yerlikaya'dan provokatif paylaşımlar ile ilgili açıklama
13 hesap yöneticisine işlem başlatıldı
İran, UAEA ile yeni bir protokol belirleyecek
ABD ile müzakere planı yok
TÜRK-İŞ, grev kararını Karayolları Genel Müdürlüğüne astı
600 bin kamu işçisini ilgilendiriyor
Bakan Yumaklı, orman yangınlarındaki son durumu paylaştı
'Bu hafta bir miktar daha riskli'
Rusya hipersonik füzelerle vurdu
Hedef Ukrayna'ya ait hava üssüydü
Yaylalar tehdit altında!
Betonlaşma hızla artıyor
Sivas'ta keneden ölenlerin sayısı 12'ye yükseldi
Kene kabusu devam ediyor
Bursa'daki orman yangınıyla ilgili 1 kişi gözaltına alındı
Adalet Bakanı Tunç açıkladı
Suriye Halk Meclisindeki koltuk sayısı 210'a çıkarılacak
Üyelerin 70'ini Cumhurbaşkanı atayacak
Hamas: Açlık sürerken müzakerelerin anlamı yok
"Gerçek adım, sınır kapılarının açılması"
Gazze'de kıtlık şiddetleniyor
İsrail soykırıma devam ediyor
Bursa'da alevler yeniden yükseldi
Havadan ve karadan müdahale var
Trump'tan Putin'e 10 -12 günlük süre
Yaptırım ve yeni vergi tehdidi
Yüksek lisans diploması da iptal edildi
Ekrem İmamoğlu hakkında yeni karar
Malezya araya girdi
Tayland ile Kamboçya arasında ateşkes
Bakan Yerlikaya'dan provokatif paylaşımlar ile ilgili açıklama
13 hesap yöneticisine işlem başlatıldı
İran, UAEA ile yeni bir protokol belirleyecek
ABD ile müzakere planı yok
TÜRK-İŞ, grev kararını Karayolları Genel Müdürlüğüne astı
600 bin kamu işçisini ilgilendiriyor
Bakan Yumaklı, orman yangınlarındaki son durumu paylaştı
'Bu hafta bir miktar daha riskli'
Rusya hipersonik füzelerle vurdu
Hedef Ukrayna'ya ait hava üssüydü
Yaylalar tehdit altında!
Betonlaşma hızla artıyor
Sivas'ta keneden ölenlerin sayısı 12'ye yükseldi
Kene kabusu devam ediyor
Bursa'daki orman yangınıyla ilgili 1 kişi gözaltına alındı
Adalet Bakanı Tunç açıkladı
Suriye Halk Meclisindeki koltuk sayısı 210'a çıkarılacak
Üyelerin 70'ini Cumhurbaşkanı atayacak
Hamas: Açlık sürerken müzakerelerin anlamı yok
"Gerçek adım, sınır kapılarının açılması"
Gazze'de kıtlık şiddetleniyor
İsrail soykırıma devam ediyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.