WhatsApp Sözleşmesi tehlikelerle dolu
En çok kullanılan uygulamaların başında gelen WhatsApp, köklü bir değişikliğe giderek gizlilik sözleşmesi ve veri paylaşımı kurallarını değiştirdi. Uzmanlar, kullanıcıların bu sözleşmeyi onaylarken bir kez daha düşünmeleri gerektiğinin altını çizdi.
10.01.2021 17:47:00





SELİM AYANOĞLU / DETAY HABER
Instagram ile birlikte Amerikan şirketi Facebook grubu bünyesinde yer alan anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp, Avrupa Birliği üye ülkelerinde yaşayan kullanıcıların verilerini diğer şirketlerle paylaşılamayacağını ilan ederken, aynı durum Türkiye'deki kullanıcılar için geçerli değil! WhatsApp'ın kullanıcılara gönderdiği sözleşmeyi onaylamayanlar, 8 Şubat 2021 tarihi itibariyle uygulamayı kullanamayacak. Peki bu durum Türkiye'de ne tür sonuçlar doğurabilecek? WhatsApp, yeni sözleşmede önemli olan detayları metindeki kilit kelimelerin içine gömmüş durumda. Mesela, "Facebook şirketlerinin bir parçası olan WhatsApp diğer Facebook şirketlerinden bilgi alır ve bu şirketlerle bilgi paylaşımında bulunur" cümlesi, sözleşmenin "Diğer Facebook Şirketleri ile Nasıl Çalışırız?" başlığının altında yer alıyor.
Verileri paylaşıyor?
Masum gibi görünse de buradaki 'bilgi paylaşımında bulunur' kullanımı, her türlü bilgiyi ve istatistiği paylaşacağı anlamına geliyor. Peki, bunun nasıl bir sakıncası olabilir? Facebook'un 2016'da Donald Trump'ın zaferi ile sonuçlanan ABD başkanlık seçimini doğrudan etkilediğini herkes biliyor. Şirketin CEO'su Facebook verilerini üçüncü taraf ile paylaşmakla suçlanarak bu konu ile ilgili yargılanıyor. WhatsApp, yazışmaların uçtan uca şifrelendiğinin vurgusunu yapıyor ama bu durum verilerin depolandığı gerçeğini maalesef değiştirmiyor. Yani tüm verilerimiz şirketin ana makinesinde bir algoritma ile depolanıyor. Şimdi ise bu algoritmanın Facebook ile paylaşılacağının onayının istendiği sözleşme aslında ciddi bir veri aktarımının her türlü konu için kullanılabileceği anlamını taşıyor.
Türk hukukuna aykırı?
Türkiye'de Kişisel Verilerin Korunması Kanununun (KVKK) bu kadar gündemde olduğu bir dönemde WhatsApp tarafından yapılan böyle köklü bir değişikliğin sorgulanması gerekiyor. Çünkü bir kişiye ait 'özel veri', 'kişisel veri' niteliği taşıyor, bu durumda kullanıcı, gizlilik sözleşmesini kabul ederek kişiselleşmiş verilerin tamamının başka bir şirket ile paylaşılmasına rıza vermiş oluyor. Hani bir sayfadan bir ürün araştırırız ve artık karşımıza bin defa o ürün ya da benzer ürünle ilgili reklamlarla karşılaşırız ya, bu durumun WhatsApp gizlilik onayının verilmesinden sonra başka algoritmalarla ve başka yeni yapay zeka yazılımları ile karşılaşabilecek olmamız da apayrı bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Kişisel yazışmaların yoğun olduğu düşünüldüğünde WhatsApp aslında ciddi bir veri madenciliği (data mining) yapabilecek bir uygulama...
Ürün sizsiniz!
Yazıştığımız gruplar, ilettiğimiz yazılı ve sesli mesajlar, resimler, videolar, yaptığımız yorumlar, verdiğimiz cevaplar, kullandığımız emojiler dahil hepsinin bir algoritma ile nasıl alışkanlıklarımız olduğunu tam anlamı ile ortaya koyabiliyorken, aynı zamanda kişiliğimiz ile ilgili de ciddi bir veri oluşturuyor. Alışverimizde neleri tercih ettiğimiz, hangi tarz müzikler dinlediğimiz, ne tür filmler-diziler izlediğimiz, hangi video tarzlarının en çok ilgimizi çektiği, siyasi görüşlerimiz, politik tavrımız, okuduğumuz gazeteler, dergiler, yazarlar, eleştirdiğimiz olaylar-konular... Bunların tamamı bir algoritma ile kullanıcıya ait bir veri haline getiriliyor, bu da aslında ürünün 'kullanıcının kendisi' olduğu gerçeğini bir kez daha gösteriyor. WhatsApp'a rakip olan öne çıkan Signal, Telegram, Viber, Bip ve benzeri uygulamalarda da yakın gelecekte benzer sorunlar kendini hissettirecektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.