"Durmak yok!" yağmaya devam? rantçı takımının söylem ve eylemi bu. İstanbul Boğazı sırtlarındaki Sevda Tepe'sinde başlayan imar yağması yine Boğaz'da Tarabya'da sürüyor. SİT alanı yani korunması gereken kültür ve tabiat varlıkları kapsamındaki çok kıymetli bir arazi İller Bankasına satıldı. Akıbeti belli, imara açılacağı ise besbelli; TOKİ'nin ayak sesleri duyulur gibi. Bu ne ilk ne de son olacağa benzer, talan sürüyor. Ataköy'deki imar yağmasını İstanbul 5. İdare Mahkemesi durdurdu, şimdilik!Anayasa'nın 56. maddesi hükmüne göre,"Herkes, sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkına sahip". Yine Anayasa'nın 2. maddesinde yazılı "sosyal devlet" olmanın gereği, hükûmetin bu konuda yükümlülüğü var; vatandaşların sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşayabilmesi için önlem almak zorunda. "Kendisi himmete muhtaç dede, nerde kaldı gayrıya yardım ede"! Bu hükûmetin başı kendisiyle, yurttaşı ile barışık mı ki, doğayla barışık olsun!Doğayla barışık olmak ve denge kurabilmek için "ekonomik kalkınma!" ya sığınarak onu tahrip etmememiz, rant uğruna harcamamamız gerekir; Kalkınma, günümüz Türkiye'sinde her şeyin üstünde tutulan bir kavram? Öyle ki, nükleer santrallerden hidroelektrik tartışmalara, TOKİ bloklarından tarıma kadar tüm tartışmaların zemininde ekonomik kalkınma var. Önemli ve de bir türlü çözüme kavuşturulamayan ulaşım sorunu da işin cabası? Ulaşım gerekçesiyle kentsel mekânlara müdahale var; çevresel, sosyal, kültürel yıkım sürüp gidiyor. İnsanları değil araçları bir yerden diğerine ulaştırmaya çalışırsanız, plana göre değil plava göre şehre dalarsanız varılacak sonuç budur.Dere yatağına sığmayan yılanlara gelince? HES'ler (Hidroelektrik Santralleri), bunların yapımına baktığımızda sorun, kaç ağacın kesileceği, kaç papatyaya zarar verileceğinden daha büyüktür; Dünyanın yaşam kaynağı olan su tedavül aracı olarak metalaştırılmaktadır. Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da yapılan Dünya Su Forumu'nda da ortaya çıkan "Su Direktifi" bu şekilde olmuştur.İlgili Bakanların söyledikleri "enerji açığı" ve "enerjide dışa bağımlılıktan kurtulma" gerekçeleri de yerinde değildir; Hükümetin öngördüğü bin 738 HES projesinin tam kapasiteyle çalışması durumunda dahi enerji açığının %5-8'ini karşılayabileceği, su kaynaklarını kullanım haklarının yabancı şirketlere devri gerçekleri karşısında "dışa bağımlılıktan kurtulma"nın da hayal olduğu ortadadır.HES'lerde bir başka sorun; dar veya geniş manada olsun, uygulamada kesinlikle havza planlamasının yapılmadığını, suyun doğduğu yerden deniz ya da göle dökülene kadar tüm enerjisinin sadece elektrik üretmek amacıyla alındığı ve birbiri ardına ortalama her vadi için 10-15 HES'in yapılmak istendiğini görmekteyiz. Havza üzerinde kurulacak HES ve baraj projelerinin sayısının onlarla ifade ediliyor oluşu ve her projenin birbirinden bağımsız uygulamalar olarak ele alındığı gerçeği özellikle vurgulanmalıdır. Havzaların bir bütün olarak yönetilmesinden vazgeçtik, HES'lerin üreteceği elektriği ulusal ağa iletecek iletim hatlarının bile projelere dahil edilmediğini, sonradan hazırlanan ÇED raporları ile ayrı süreçler halinde işletildiğini görmekteyiz.Santrallere ait İdari Yargı kararlarında havza yönetimiyle ilgili hukuka aykırılıklar tespit edilmiş, yürütmeyi durdurma ve iptal kararları verilmiştir.Kastamonu İdare Mahkemesi, 2009/729 Esas sayılı davada, Cide Regülatörü ve HES projesinin Kastamonu Küre Dağları'nda mevcut Milli Park sınırları içerisinde kalmasa bile Park ile HES'in aynı havzada yer alıyor olmaları sebebiyle işlemin yürütülmesini 31.12.2010 tarihli kararı ile durdurmuştur. Aynı şekilde, vadide havza planı yapılmamış olması nedeniyle Rize İdare Mahkemesi, Senoz ve İkizdere Vadileri ile Artvin'in Şavşat ve Camii Vadisi'nde yapımı planlanan 7 adet HES projesi için yürütmeyi durdurma kararı vermiştir.Hukuk tanımaz AKP İktidarı, yasayı arkasından dolanarak, Mahkeme kararlarına rağmen, revize projeler üreterek HES faaliyetini sürdürmek isteyen şirketlere destek olmaktadır.Kapitalist oburluk mudur bu, "adını sen koy" (Müslüm Gürses'e atfen)!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023