Yandaş medyanın Suriye ahlaksızlığı

Suriye krizi konusunda yandaş medya ahlaksız, pervasız bir hezeyan içinde.
Kendilerine muhalif denen Haçlı-Siyonist beslemesi teröristlerin katliamlarını ya görmüyorlar ya da devlete mal ediyorlar.
Bildiğiniz gibi bu teröristler kısa bir süre önce Halep Üniversitesi'ne bomba yüklü araçla saldırdı.
Olayda 100'den fazla kişi öldü.
Yandaş medyamız "katil Esed yine yaptı yapacağını" diye bastı yaygarayı.
Teröristler çıktı, saldırıyı biz yaptık dedi ama ne fayda...
Adamlar "biz yaptık" dedikçe "yok yok Esad yapmıştır" dediler.
***
Aynı tavır 2 yıldan bu yana gördüğümüz birbirinden vahşi katliamlar için de geçerli.
Örneğin geçen hafta yine Halep'te isyancılar rehin aldıkları 80 kişiyi işkence yaptıktan sonra kurşuna dizerek öldürdü.
- Yandaş medyadan ses çıkmadı.
Hatırlarsınız, Esad yanlısı bir şahsın kafası teröristler tarafından kılıçla bir çocuğa kestirildi.
- Yandaş medyadan ses çıkmadı.
Teröristler camileri bombaladı, cemaati katletti.
- Yandaş medyadan ses çıkmadı.
Bir hoca bozuntusu çıktı, "Masum da olsa Esad yanlılarını katledin" fetvası verdi.
- Yandaş medyadan ses çıkmadı.
Başka bir hoca müsveddesi çıktı, Suriyeli kadınların namusları için fetva verdi
- Yandaş medyadan ses çıkmadı.
***
Neden?
Çünkü ABD ve İsrail'in Suriye'deki çıkarları bunu gerektiriyor.
Bunlar öyle bir programlanmış ki, nerede susup nerede konuşacaklarını çok iyi bilirler.
Zira vazife bunu gerektiriyor.
Kimi dindar (güya) kimi liberal ama hepsi yandaş!
Peki ama kimin, neyin yandaşı?
El cevap; İslam dünyasını talan etmeyi kafasına koymuş vampirlerin ve bunların yerli işbirlikçilerinin yandaşı.
İşleri çok ama çok zor!
Biran kendinizi onların yerine koyun, ne demek istediğimi anlayacaksınız!
Düşünsenize hem müslüman geçineceksiniz hem de haçlının emrinde müslümana saldıracaksınız.
Bu her babayiğitin harcı değil.
Normal bir insan bunu yapamaz.
Bu ancak ruh hastalarının ya da dinimizde münafık olarak tanımlanan kimselerin altından kalkacağı nitelikte bir iştir.
***
Sözü yandaş medyanın Suriye tavrından açmışken bir iğrençliğe de değinmeden geçemeyeceğim.
Günlerdir Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın eşiyle uğraşıyorlar.
Neymiş efendim Esma Esad hamileymiş...
O dindar geçinen gazeteler, televizyonlar ve özellikle de internet sitelerinde bir sürü ahlaksız yorum.
Bu sözde müslümanlara soruyorum; bu durumun İslami açıdan ne gibi bir mahsuru var. Bunu izah edebilir misiniz?
AKP hükümetinin AB istedi diye zinayı suç olmaktan çıkarmasına ses çıkarmayan sizler, aralarında hem dini hem de resmi nikah bulunan bir çiftin çocuk beklemesini hangi yüzle, hangi İslami duyarlılıkla dilinize doluyorsunuz?
Hiç mi utanmanız, insanlığınız kalmadı!