İktidara geldiği günden beridir Atatürk ve Cumhuriyet'e saldırılarını her geçen gün arttıran bir AKP hükümeti var karşımızda. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, "Osmanlıca isteseler de istemeseler de öğrenilecek" demişti. Sanki ülkemizin durumu çok iyiymiş gibi, vatandaşlarımız açlıktan ölmüyormuş gibi, ülke, Müslümanlara namlu doğrultup savaşa sürüklenmiyormuş gibi, ülke yönetimi olarak haçlılara maşa olmamışız gibi? 1150 odalı Ak Saray'dan sonra bir de başımıza Osmanlıca çıktı şimdi.Bunun adı güpegündüz gündem değiştirmek olsa da, biz yine de elimizden geldiğince, "Bir gecede cahil kaldık" yalanına inananlara AKP'nin, dinin gereği olarak göstermeye çalıştığı Osmanlıca hakkında bilgi aktarmak istiyoruz.Osmanlı döneminde okuma yazma oranı kadınlarda binde 4, erkeklerde ise yüzde 7'ydi. Hafız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün harf devriminden sonra 15 yıl içinde bu oran toplamda yüzde 20'ye çıkmıştır. Ayrıca Türkçe'nin Cumhuriyet'le birlikte geldiğini zannetmektde tamamen cahilliktir. Örnek olarak, 1876 tarihli Osmanlı Anayasası'nın 18. maddesinde devlet memuru olabilmek için Türkçe bilmenin şart olduğu kaynaklarda mevcuttur. 57. maddesinde ise, "Parlamento dili Türkçe'dir" ibaresi vadır. Yani Türkçe Atatürk'ün harf devrimiyle birlikte gelmemiştir.Bir başka örnek ise şudur: Osmanlı'nın son yıllarında 32 yıl tahtta kalan padişahlarından Sultan II. Abdulhamid'in, "Halkımızın okuma yazma bilmemesinde şaşılacak bir şey yoktur. Çünkü bizim yazımızın sırlarına erişmek kolay değildir. Latin alfabesini almakla belki, halkımızın işini kolaylaştırabiliriz" (Kaynak; Prenses et Souvenirs de 1'ex Sultan Abdulhamit syf.65) ifadesi Türkçe'nin Osmanlı döneminde de kullanıldığına kanıttır. Tarihten haberi olmayan Osmanlı kafatasçılarının, Osmanlıca'nın Kur'an Arapçası gibi göstermesinin tek sebebi Cumhuriyet ve Atatürk'ü milletimize düşman etmektir. Türk milletinin yıkılan bir imparatorluktan imkansızlıklar içinde kurulan Cumhuriyet'e düşman edilmek istenmesinin sebebi, Büyük İsrail Projesi'ne bağlı olarak Türk halkına eyalet sisteminin kabul ettirilmesidir. Demek ki bir Osmanlı paşası olan Atatürk ne Osmanlı ve Osmanlıca düşmanı, ne de Osmanlı dönemindeki halkın kültür seviyesi çok yüksek... Ülkemizde dedeleri belli olmayan İngiliz ajanlarının iftirası olan, "Bir gecede cahil kaldık dedemizin mezar taşlarını okuyamaz olduk" yalanına inananlar, Osmanlıcanın geri getirilmesini isterken kendilerini yalanlamış olmuyorlar mı? Yaklaşık 1 asırdır kullanılan Türkçe alfabesiyle yetinemeyenler Osmanlıca gelince kültür seviyelerinin çok mu yükseleceğini zannediyorlar?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018