Zam yapıyorsunuz bari dalga geçmeyin

Zağ yağmuru devam ediyor. Ama başta yürütmenin başı Sayın Erdoğan olmak üzere hükümetin birçok yetkilisi, medyadaki malum isimler ve nihayetinde özel sektör temsilcileri, ortadaki bu fahiş zamlara, fahiş fiyatlara, fahiş enflasyona bırakın mazeret bulmayı adeta dalga geçer gibi açıklamalarda bulunuyorlar.

Hele zamların, enflasyonun batı ülkeleri ile kıyaslanması yok mu (!) insanı çileden çıkarıyor. Bari dalga geçmeyin, diyorsunuz! 

En son BOTAŞ G. Müdürü: 'Avrupa ile karşılaştırdığımızda inanılmaz fiyat farklılıkları var; bu zammı yapmak zorundaydık' demiş.

Sayın müdür! 'Mandıra filozofu'nuda mı izlemedin? Zamma gelince Avrupalı, maaşa gelince Afrikalı.

Her zam sonrası batı da fiyatlar şöyle, batı da şartlar böyle vs. diyorlar. 

Batıda yıllık enflasyon patlamış. Kaç olmuş? % 3 veya 5 en fazla % 7. ABD'de son kırk yılın en büyük enflasyonu gerçekleşmiş. Kaç? % 5.

Kalkıyorlar (!) atıyorum batıda benzin 2 Euro, ekmek 1 Euro doğalgaz bilmem ne kadar, diyorlar.

Benim vatandaşım 2 Euro 32 TL. Vay be! Bizim 19 TL'ye aldığımız benzini batılılar, 32 TL vererek alıyor, diyerek AKP'nin mantık tuzağına düşüyor.

Ama o kadar çok bu tuzakları kurdular ki, artık millet düşe kalka kendine geliyor, uyanıyor.

Benden söylemesi! Artık millet bu mantık tuzağını yemiyor. Yaptığınız bu kıyarlarla yakında sizleri kıyaslayacaklar.

 Çok yakın zamanda kapınıza gelip, 'bize de 2 bin, 2 bin 500 dolar, Euro verin, benzini de 2 Euro yapın' diyecekler. 

Hazır olun! 

Emin olun vatandaşın geldiği nokta bu. Bu noktaya da bizzat kendileri getirdi. 

Babası Cumhurbaşkanı olan Bilal Erdoğan, gençlerimize, 'Amerika'da 30 bin dolar kazanan insan, yıllık söylüyorum, aylık diyelim ki 3 bin dolar kazanan bir insan, Türkiye'de 5 bin lira kazanan insandan daha kötü şartlarda yaşıyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gençlere: "Yakın çevrenizden başlayarak ülkemizi, imkanınız olursa dünyayı gezip görmek, farklı kültürleri tanımak için şartlarınızı zorlayın" dediği gün Niğde'de 28 kişilik temizlikçi kadrosuna 9 bin 625 kişi başvurdu. Artık işe giren 28 kişi aldıkları maaş ile dünya turuna çıkarlar. Kalan 9 bin 597 kişi için manda yoğurdu tavsiyesi var.

Evet, Sayın Erdoğan sağlık için tavsiye etti. 

"Ben her akşam manda yoğurdu… Onun içine Medine hurması doğrarım 3 tane veya 5 tane. Ona biraz çay kaşığı kestane balı ve bir de içine yulaf atarım. 

Bu dörtlüyü karıştırarak yer, yatarım. Şifa… Yoğurt önemli. Sizdeki belediye sürekli bakraç içinde manda yoğurdumu mutlaka gönderir. 

Ankara Mamak Belediye Başkanımız temin ediyor. Tavsiye ederim, çok çok faydalı. Şifadır."

Vatandaşı, bırak tanıdık belediye başkanını seçtiği başkana, vekile, cumhurbaşkanına ulaşamadığı için manda yoğurdunu nasıl alacağız, diye sorudu!

Sayın Erdoğan sağ olsun eleştirilere kayıtsız kalmadı!

"Sanki Türkiye manda fakiri bir ülke. Anadolu'da benim insanım istediği marketten, istediği gibi her türlü yoğurdu bulabiliyor mu? Manda yoğurdunu da buluyor, koyun, keçi yoğurdunu da buluyor' dedi.

Anlatamadığımız veya anlamak istemedikleri nokta ise konu manda yoğurduna ulaşmak değil alabilmek.

Konu ABD'de 3 bin dolar almak değil Türkiye'de emeğinin hakkını almak.

Konu yurt dışına gidip gezmek değil. Bu geziyi hangi para ile gerçekleştireceğimdir. 

BTP Lideri Hüseyin Baş'ın dediği 'hayat pahalı değil bizim paramız yok' gerçeğini anlamıyorlar veya bu mantık ile vatandaşı kızdırıp, düşünme gücünü kaybettirip gerçek gündemin yerine manda tartışması yaptırıyorlar. 

Son söz: Bu ülkeye BAŞ lazım.