16 Nisan geride kaldı... şimdi ne olacak?
16 Nisan geride kaldı ama tartışmalar ne yazık ki bitmedi. Oysa Türkiye'de ekonomiden dış politikaya kadar birçok sorun çözüm bekliyor. Şimdi artık tartışmaların bir kenara bırakılıp, ülke sorunlarının 'el birliğiyle' çözülmeye çalışılması gerekiyor.
18.04.2017 00:00:00
Türkiye uzun bir süredir gündemi meşgul eden Anayasa değişiklik referandumunu 16 Nisan'da geride bıraktı. Referandum öncesinde yaşanan tartışmaların sonrasında da devam etmesi bekleniyordu. Her halükarda olması beklenen bu tartışmalar, 'evet' diyenlerin oranının yüzde 51.4, 'hayır' diyenlerini oranının ise yüzde 48.6 gibi 'bıçak sırtı' şeklinde nitelendirilebilecek şekilde birbirine yakın çıkması üzerine beklenenden çok daha yüksek dozda cereyan ediyor. Bu da elbette Türkiye'ye zarar veriyor. İş dünyası başta olmak üzere hemen her kesim çözüm bekleyen sorunlara ivedilikle el atılması için referandumun bir an önce bitmesini istediklerini ifade ediyorlardı. Ama referandumda öyle bir sonuç çıktı ki, tartışmalar kolay kolay bitecek gibi görünmüyor.
Asıl sorunlar gölgede kalıyor
Türkiye'nin bir türlü kurtulamadığı bu hararetli tartışma ortamı asıl sorunların gölgede kalmasına neden oluyor. Ekonomide, iç politikada ve dış politikada Türkiye'nin yüz yüze kaldığı çok sayıda sorun bulunuyor. Bu sorunların tamamı Türkiye'ye farklı farklı yönlerden tehdit oluşturuyor. Bu bağlamda 'evet' kararı çıkan referandumdan 'hayır' dahi çıkmış olsa, bir sonraki genel seçimlere kadar yine ülkeyi yönetecek olan hükümete fırsat vererek, 'buyurun tüm sorunları çözün' denilmesi gerekiyor. Çünkü daha önce sorunların çözümsüz kalmasına çeşitli gerekçeler bulan ve zaman zaman muhalefetmiş gibi konuşan hükümet cephesinin önünde artık hiçbir engeli kalmadı. Bu aşamadan sonra üretilecek tüm mazeretler inandırıcı da olmayacak.
AGİT heyetinden Hunko PKK sempatizanı çıktı
Türkiye'deki referandum sürecini gözleyen ve sonrasındaki raporuyla tepki çeken AGİT'i eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AGİT diye bir örgüt var Avrupa'da. Şimdi bunlar kendilerine göre bir rapor hazırlıyorlar, 'Türkiye'deki seçimler şöyle olmuş böyle olmuş.' Önce haddinizi bilin haddinizi. Sizin hazırlayacağınız o siyasi içerikli raporları, biz ne görürüz ne duyarız ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz. Onu siz külahımıza anlatın. Bu ülke tarihinde görülmemiş en demokratik seçimlerini gerçekleştirmiştir" dedi.
Halk oylamasına ilişkin AGİT heyetinden yapılan açıklamalara yönelik bir tepki de Dışişleri Bakanlığı'ndan geldi. Bakanlık, "Halk oylamasının uluslararası standartların gerisinde kaldığı gibi bir yorum kabul edilemez" ifadesini kullandı.
Öte yandan ortaya çıkan bir belge Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'AGİT raporu siyasi' sözlerini doğruladı. 23 kişilik AGİT heyetinde yer alan Alman Sol Parti milletvekili Andrej Hunko, terör örgütü PKK'nın sempatizanı çıktı.
Referandumla ilgili olarak tepki çeken ilk açıklamaların sahibi Hunko, Diyarbakır ve Mardin'deki seçim gözlem çalışmalarının polis tarafından engellendiğini açıklamıştı. Sonrasında ise Hunko'nun 2014 yılında Alman Meclisi'nde PKK yasağına ilişkin yapılacak oturumu PKK bayrağı sallayarak protesto ettiği ortaya çıktı.
İş dünyasından ekonomi çağrısı
İş dünyasından önde gelen bazı isimler de referandumun sonuçlanmasıyla artık ekonomiye odaklanılması gerektiğini belirtti. Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Sanko Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Kadooğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu ve Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, vakit kaybetmeden ülkenin gündemi ekonomiye dönmeli. Üretim ve istihdam konusuna dönük adımları bir an evvel atılsın çağrısında bulundu.
Asıl sorunlar gölgede kalıyor
Türkiye'nin bir türlü kurtulamadığı bu hararetli tartışma ortamı asıl sorunların gölgede kalmasına neden oluyor. Ekonomide, iç politikada ve dış politikada Türkiye'nin yüz yüze kaldığı çok sayıda sorun bulunuyor. Bu sorunların tamamı Türkiye'ye farklı farklı yönlerden tehdit oluşturuyor. Bu bağlamda 'evet' kararı çıkan referandumdan 'hayır' dahi çıkmış olsa, bir sonraki genel seçimlere kadar yine ülkeyi yönetecek olan hükümete fırsat vererek, 'buyurun tüm sorunları çözün' denilmesi gerekiyor. Çünkü daha önce sorunların çözümsüz kalmasına çeşitli gerekçeler bulan ve zaman zaman muhalefetmiş gibi konuşan hükümet cephesinin önünde artık hiçbir engeli kalmadı. Bu aşamadan sonra üretilecek tüm mazeretler inandırıcı da olmayacak.
AGİT heyetinden Hunko PKK sempatizanı çıktı
Türkiye'deki referandum sürecini gözleyen ve sonrasındaki raporuyla tepki çeken AGİT'i eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AGİT diye bir örgüt var Avrupa'da. Şimdi bunlar kendilerine göre bir rapor hazırlıyorlar, 'Türkiye'deki seçimler şöyle olmuş böyle olmuş.' Önce haddinizi bilin haddinizi. Sizin hazırlayacağınız o siyasi içerikli raporları, biz ne görürüz ne duyarız ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz. Onu siz külahımıza anlatın. Bu ülke tarihinde görülmemiş en demokratik seçimlerini gerçekleştirmiştir" dedi.
Halk oylamasına ilişkin AGİT heyetinden yapılan açıklamalara yönelik bir tepki de Dışişleri Bakanlığı'ndan geldi. Bakanlık, "Halk oylamasının uluslararası standartların gerisinde kaldığı gibi bir yorum kabul edilemez" ifadesini kullandı.
Öte yandan ortaya çıkan bir belge Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'AGİT raporu siyasi' sözlerini doğruladı. 23 kişilik AGİT heyetinde yer alan Alman Sol Parti milletvekili Andrej Hunko, terör örgütü PKK'nın sempatizanı çıktı.
Referandumla ilgili olarak tepki çeken ilk açıklamaların sahibi Hunko, Diyarbakır ve Mardin'deki seçim gözlem çalışmalarının polis tarafından engellendiğini açıklamıştı. Sonrasında ise Hunko'nun 2014 yılında Alman Meclisi'nde PKK yasağına ilişkin yapılacak oturumu PKK bayrağı sallayarak protesto ettiği ortaya çıktı.
İş dünyasından ekonomi çağrısı
İş dünyasından önde gelen bazı isimler de referandumun sonuçlanmasıyla artık ekonomiye odaklanılması gerektiğini belirtti. Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Sanko Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Kadooğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu ve Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, vakit kaybetmeden ülkenin gündemi ekonomiye dönmeli. Üretim ve istihdam konusuna dönük adımları bir an evvel atılsın çağrısında bulundu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.