3 Kasım'da 'bağımsızlık' oylanacak

Siyasi partiler görüş ve düşünce olarak o kadar birbirine yaklaştı ki, artık farkları o partideki isimlerin değişik oluşu kadar kaldı. Partiler arasındaki en bariz ayıraç 'AB'ye taraf olmaları' veya 'AB'ye karşı olmaları'. AB'ye taraf olan partiler olarak DSP, ANAP, MHP, AKP, SP, DYP ve iktidarı ile muhalefeti ile bütün partileri sayabiliriz. Bunların karşısında AB'ye hayır diyen IMF'ye geriye dön marş marş diyen tek parti ise BTP'dir.

AB taraftarı partilerin neye evet dediklerini seçmen öğrendikçe onlardan fersah fersah uzaklaşıyor. Geçmiş dönemdeki kanaatleri ne olursa olsun yerini yeniden gözden geçiriyor.

Avrupa Birliği, bakın ülkemizden neler istiyor. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyin uzun zamandan beri her fırsatta milletimize anlattığı AB isteklerinin her biri ülkemizin nasıl bir tehdit ve tehlikenin içinde olduğunu da gösteriyor.

AB'nin talepleri, maalesef iktidarı ile muhalefetin katkıları ile 'uyum yasaları' adı altında 'bir şekilde' kabul edilerek yasalaşmış oldu.

Bakın AB neler istiyor.

'Kıbrıs Konusunda; Türkiye Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarının %37 sini yasa dışı bir biçimde işgal etmektedir' diyor. (10 Şubat 2000)

'Ege Konusunda; Avrupa Parlamentosuna göre Kardak adası 1923 Lozan Ant., 1947 Paris Ant. Ve 1932 de yapılan Türkiye İtalya protokolü ile 12 Ada grubuna dahildir ve Yunan toprağıdır' diyor.

'Ermeni Soykırım İddiaları Konusunda; Avrupa Parlamentosu, Türk hükümetine ve TBMM'ne modern Türkiye'nin kurulmasından önce Ermeni azınlığın maruz kaldığı soykırımın kabul edilmesini' istiyor.

Patrikhane konusunda; Avrupa Parlamentosu, dünyanın her yanındaki milyonlarca Ortodoks Hrist. için Kostantinapolis'deki Patrikhane'nin önemini göz önünde bulundurarak;

Türk yetkililerinin Ekümenik patrikhanenin korunması konusundaki yükümlülüklerinin farkında olmaları çağrısında bulunur.' Diyor.

AB'ye taraf olan partiler AB'nin bu ve bunun gibi nice isteklerine de evet demektedir.

AB'ye evet diyen siyasiler milletten köşe bucak kaçarak bu hakikatleri gizlemeye çalışıyorlar. Gaziantep'e gitmek üzere Ankara havalimanında beklerken AB'ye taraf olan partilerden birinin fanatik bir taraftarı ile karşılaştım. Telefonunun müziğini 'Türk Milleti' marşına ayarlayan; söylemlerine dini motifler katan şahsa, 'AB'ye nasıl taraf olabilirsiniz' dedim. Ve devam ettim. 'AB'ye evet demek Patrikhaneye özerklik tanınması demek olacaktır, Barthalemaus'un ekümenik sıfatını tasdiklemek olacaktır; bu da Bizans devletine kapı açacak, İstanbul'un, Marmara'nın ülkemizden kopma süreci fiili olarak başlayacak' dedim. Aldığım cevap tüylerimi diken diken etti. Konuştuğumuz AB taraftarı olan partili şahıs son derece sakin bir şekilde 'ne olacak, bunda ne var demesin mi?' Sohbetimize kulak misafiri olan diğer şahısların bilahare devreye girip biz böyle bilmiyorduk, bu insanların gerçek yüzünü görmüş olduk biz de AB'ye karşıyız dediler.

Seçime her geçen gün adım adım yaklaşılıyor. Halkın tercihini belirleyecek unsurların başında partilerin AB'ye taraf olup olmaması gelecek. Evet dostlar bu seçimde AB'ye taraf olanlar ve olmayanlar oylanacak; ülkemizin birlik ve beraberliği oylanacak, özet olarak bağımsızlığımız oylanacak.