ABD atına binmiş giden Şevardnadze ve AKP

AKP hükümeti, ABD'nin bölgemiz ve tarihi coğrafyamız üzerindeki, Avrasya üzerindeki "büyük oyun"larına karşı "görmedim, duymadım, bilmiyorum" türünden "üç maymunlar" siyaset tarzına sarıldı. ABD'nin atına binmeyi, ABD'nin dolarıyla iş görmeyi, ABD-IMF aklıyla ekonomiyi şekillendirmeyi ve ABD'nin de desteğiyle "her şeye rağmen AB hayali" görmeyi "tek yol" kabul etmiş gidiyor.

Elin atına binen...

Hatta Kayserili Sakallı Hacı Amca'nın oğlu Dışişleri Bakanımız Abdullah Gül'ün evlerinde "Ramazan bayramlaşması"nda medyacılara Likör ikram etmek türünden en "ince ayrıntısına kadar Amerikancı" kalıba girmeyi yeğledi, gidiyor.

Ancak bu yöntem, AKP'ye işbaşında biraz daha "ek nefes" aldırıyorsa da, ülkemizin riskini azaltmıyor. Bilakis arttırıyor.

Nitekim Kuzey Irak'taki oyunlar, Kıbrıs'taki manevralar, İstanbul'daki vahşi bombalama hadiselerinin hafızalarda şekillenen "gerçek failleri" göz önüne alındığında sözkonusu risklerin daha da arttığı görülür.

Ecdadımız demiş ki, elin atına binen tez iner.

Hele bu at, Haçlı atı olursa; varın siz düşünün, inişin ne zaman ve ne şekil olacağını... Etrafımızda bunun örnekleri çoook.

En son örnek Şevardnadze...

Şevardnadze'nin yürek yangını

ABD ve global güçler, bölgemizi ve Avrasya'yı Yugoslavyalaştırma yöntemiyle "yap-boz"a çevirmeyi sürdürüyor. Etrafımızdaki pek çok ülke Yugoslavyalaştırılma yöntemiyle cebelleşiyor. Maalesef, bu işlerde ya ABD ya da onun güdümündeki odakların parmağı sırıtıyor.

Balkanlar, Yugoslavya türü parçalanmanın canlı örneği.

Irak'a bu yolda epeyce yol kat ettirildi.

Gürcistan, aynı yöntemle makasa alındı.

Devrik Cumhurbaşkanı Şevardnadze'nin The Daily Telegraph'taki feryadı anlaşılmayacak cinsten değil: Gürcistan'ı Yugoslavya'ya çeviriyorlar. ABD'nin en büyük destekçilerinden biri bendim; ama şimdi beni yıkan ABD... Dünyada kim Şevardnadze'nin bir Çavuşesku ya da bir Miloseviç olacağına inanırdı ki?

Şevardnadze'nin bu yürek yangını, tüm Türkiye'nin ve özellikle AKP'nin kulağına küpe olmalı...

Oyunun adı üstünde; büyük oyun.

Esmer kadının ipuçları...

ABD Başkanı W. Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleezza Rice, Ağustos'un ilk haftasında "Ortadoğu'yu Yeniden Karmak" başlıklı Washington Post'taki makalesinde bölgemizdeki "büyük oyunun ipuçları"nı vermişti.

İpuçlarına bakılırsa; bu büyük oyun Kuzey Afrika, Balkanlar, Kafkaslar, Ortadoğu ve tabii ki Avrasya hattında tezgahlanıyor.

Esmer bayan Rice'nin açıkça yazdığına göre "bu bölgede 22 ülkenin haritası değiştirilecek."

Oyunun tam merkezinde ise Türkiye var.

Her ne kadar bayan Rice, büyük değişim ve "dönüşümün anahtarının Irak olacağı"nı söylese de... Bu sadece bölgedeki "muhtemel fincancı katırları"nı ürkütmemek içindir.

İşte Gürcistan'daki Yugoslavya yöntemi iyiden iyiye kendini hissettirmeye başladı. Bölgede şimdi "Gürcistan, Acaristan ve Osetyan devletçikleri"nin oluşturulması konuşuluyor, planlanıyor.

Irak'taki tezgahta da "Irak, Kürdistan ve güneyde otonom bir başka yönetim" yok mu?

Büyük oyun bozulmalı...

Daha başka devletlerde bu global tezgah açılacak mı? Bayan Rice, tam 22 devletin haritalarının değişmesinden bahsettiğine göre, bu sual abes...

Türkiye'deki etnik oyunlara ve Washington-Brüksel-Kopenhag manevralarına biraz akl-ı selimle bakarsanız, AB'ci-Amerikancı "iki arada bir derede" siyasilerimizin uygulamaları neticesinde ülkemizin nereye sürükleneceğini siz de kestirebilirsiniz. Bunu görmek hiç de zor değil.

Bu büyük oyun, ne pahasına olursa olsun bozulmadıkça milletimiz rahat gün gö-re-mez.

Acziyet ve esaret ruhuyla, bu oyunun bir parçası olmak ise "en ağır yok oluş"tur.

AKP kurmayları Şevardnadze olabilirler mi?

Şevardnadze'nin ahvali capcanlı ortada...

AKP kurmayları, Şevardnadze kadar ABD ve AB'nin adamı olamazlar. Olabilirler mi?

Velev ki, Şevardnadze kadar olabilsinler; Türkiye'nin akıbet yine belli: Yugoslavyalaşmak.

Tablo net; Ankara'dakiler, Şevardnadze kadar ABD'nin, AB'nin, klasik namıyla Haçlı'nin dininden, kültüründen, politikasından bir parça olsalar bile, akıbetleri olsa olsa "Şevardnadze'nin akıbeti kadar hayırlı" olur.

Ama yok, "Değişme maharetimiz var, Şevardnadze'den daha önde oluruz" diyenler varsa; o zaman da Türkiye, ABD'nin 52. eyaletinden başka bir şey olmaz.

"Yok oluş"a mahkum değiliz...

ABD'nin atından tepetaklak inen Şevardnadze'nin halinden ve feryadından en çok "yerli Amerikancı politikacılarımız" ders çıkartmalı, ibret almalı.

W. Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı bayan Rice'nin açıkça ifade ettiği ABD'nin bu büyük oyunu ortada iken, AKP hükümeti ABD'ci ve AB'ci politikalara yapışarak, Türkiye'yi bu "iki yok oluş"tan birini tercihe sürüklememeli.

Zira Türkiye'nin, ekonomik, politik, stratejik, askeri... tüm bu global oyunlardan "kurtuluş yolu" vardır. Bunun da açık-seçik adı ve adresi, Bağımsız Türkiye Partisi'nin ilkeleri, somut projeleri, programı ve reel milli modelleridir.