ABD Savunma Bakan Yardımcısı Douglas Feith, Türkiye'de ABD karşıtlığının sürmesi durumunda iki ülke ilişkilerinin ayakta kalamayacağını ima etti ve Türk Hükümetinden bu konuda çaba harcamasını istedi.
Feith, "İlişkilerimize verilen değerin, hükümet yetkililerinden halka uzanması çok önemli. Aksi takdirde bu ilişki sürdürülemez" dedi.
Feith konuşmasında ayrıca, "Umarız ki, ortağımız olan ülkelerin yetkilileri, ilişkilerimize halk desteği sağlanması için gereken gayreti gösterir" diye konuştu.
Pentagon'un en önemli isimleri sayılırsa Feith üçüncü sırada yer almaktadır. Feith, Neo-conların da önde gelenlerinden birisi.
Hatırlarsanız ABD'de geçmiş dönemlere göre fark edilir oranda artan Türk ve Türkiye karşıtı yayınlar, hükümet yetkililerimize sorulduğunda, "demokrasi var herkes her istediğini söyler" şeklinde bir ifade kullanılmıştı.
Bir Amerikan dizisinde Türkler El-Kaide örgütü üyesi olarak gösterildi, yine Amerikan yapımı bazı bilgisayar oyunlarında Türkler terörist ve kötü adam rolünde yer almaktalar. Bu zincirin son halkasını The Wall Street Journal gazetesinin Bush'a yakın olduğu söylenen yazarlarından Robert L. Pollock'un 16 Şubat tarihli "Türkiye nereye gidiyor?" başlıklı yazısı oluşturdu.
AKP hükümeti yetkilileri, ABD'de Türk düşmanlığı içeren yayınları demokrasi çerçevesinde değerlendirirken, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Türk halkına "ABD'ye karşıt olma" hakkı tanımayan bu sözlerine gereken cevabı bakalım verebilecekler mi?
Yani sizin anlayacağınız "ABD karşıtı olmak gibi bir özgürlüğünüz yok."
Türkiye karşıtı olabilirsiniz ama ABD karşıtı olamazsınız. Eğer ABD karşıtı olma yolunda ileri giderseniz Feith'in yaptığı gibi hükümet yetkililerinizin kulağı çekilir.
Bu noktada ABD'den Türkiye'ye hakaret edildiği zaman demokrasi değerlendirmesi yapan yetkililerden beklenen Feith'e bir ders vermeleridir. Bakalım AKP hükümetinden hangi ses gelecek.
Milli bir refleksi olan bir hükümet, Feith'i ve onun gibi düşünenleri kendine getirecek ve bundan sonra böyle bir şeye cüret edebileceklerin ayağını denk almalarını sağlayacak bir cevap verir ve Türk devletinin gücünü herkese gösterirdi.
Fakat korkarım AKP hükümeti böyle bir cevap vermek şöyle dursun Feith'in isteğini emir telakki edip gereğini yerine getirmek için hemen kolları sıvayacaktır.
Feith, "İlişkilerimize verilen değerin, hükümet yetkililerinden halka uzanması çok önemli. Aksi takdirde bu ilişki sürdürülemez" dedi.
Feith konuşmasında ayrıca, "Umarız ki, ortağımız olan ülkelerin yetkilileri, ilişkilerimize halk desteği sağlanması için gereken gayreti gösterir" diye konuştu.
Pentagon'un en önemli isimleri sayılırsa Feith üçüncü sırada yer almaktadır. Feith, Neo-conların da önde gelenlerinden birisi.
Hatırlarsanız ABD'de geçmiş dönemlere göre fark edilir oranda artan Türk ve Türkiye karşıtı yayınlar, hükümet yetkililerimize sorulduğunda, "demokrasi var herkes her istediğini söyler" şeklinde bir ifade kullanılmıştı.
Bir Amerikan dizisinde Türkler El-Kaide örgütü üyesi olarak gösterildi, yine Amerikan yapımı bazı bilgisayar oyunlarında Türkler terörist ve kötü adam rolünde yer almaktalar. Bu zincirin son halkasını The Wall Street Journal gazetesinin Bush'a yakın olduğu söylenen yazarlarından Robert L. Pollock'un 16 Şubat tarihli "Türkiye nereye gidiyor?" başlıklı yazısı oluşturdu.
AKP hükümeti yetkilileri, ABD'de Türk düşmanlığı içeren yayınları demokrasi çerçevesinde değerlendirirken, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Türk halkına "ABD'ye karşıt olma" hakkı tanımayan bu sözlerine gereken cevabı bakalım verebilecekler mi?
Yani sizin anlayacağınız "ABD karşıtı olmak gibi bir özgürlüğünüz yok."
Türkiye karşıtı olabilirsiniz ama ABD karşıtı olamazsınız. Eğer ABD karşıtı olma yolunda ileri giderseniz Feith'in yaptığı gibi hükümet yetkililerinizin kulağı çekilir.
Bu noktada ABD'den Türkiye'ye hakaret edildiği zaman demokrasi değerlendirmesi yapan yetkililerden beklenen Feith'e bir ders vermeleridir. Bakalım AKP hükümetinden hangi ses gelecek.
Milli bir refleksi olan bir hükümet, Feith'i ve onun gibi düşünenleri kendine getirecek ve bundan sonra böyle bir şeye cüret edebileceklerin ayağını denk almalarını sağlayacak bir cevap verir ve Türk devletinin gücünü herkese gösterirdi.
Fakat korkarım AKP hükümeti böyle bir cevap vermek şöyle dursun Feith'in isteğini emir telakki edip gereğini yerine getirmek için hemen kolları sıvayacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024