Amacına ulaşmak için ABD, herkesle iş birliği yapar. Bu işbirlikleri ahlak, hak, hukuk, adalet ve -bizdeki siyasilerin sanki kendileri uyuyorlarmış gibi ağızlarından düşürmedikleri- 'ahde vefa' gibi kavramlardan her zaman bağımsızdır.
ABD'nin yakın geçmişi bunun sayısız örnekleriyle doludur.
Bu gerçekler ışığı altında Suriye krizinin perde arkasını aralamaya çalışmak gerekiyor.
Suriye'de Rusya'nın karşısında boyun eğmiş gibi görünen ABD, perde arkasında başka planlar devreye koyuyor. Suriye'de ateşkes anlaşması yapıldığında açıklanan ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin açıkladığı 'B Planı'ndan değil, C, D, ve belki de E planlarından bahsediyorum.
ABD'nin, Suriye'de Kürtlerin kontrolündeki bölgelere iki askeri hava üssü inşa ettiği ortaya çıktı.
PKK terör örgütüyle bağlantılı olan YPG'nin de içinde bulunduğu Demokratik Suriye Güçleri'nden bir yetkiliye göre ABD'nin inşa ettiği askeri hava üsleri, Rojava'nın Cezire ve Kobani kantonlarında bulunuyor.
Ateşkesin her geçen gün daha fazla kök saldığı Suriye'de ABD'nin iki yeni askeri hava üs kuruyor olması, Suriye coğrafyası üzerindeki emellerden vazgeçilmemiş olduğunu gösteriyor.
Aslında Rusya'nın da Suriye'nin kuzeyinde askeri unsurları bulunuyor. Görünen o ki, bundan sonraki süreçte ABD bütün gücünü Suriye'nin kuzeyinde yoğunlaştıracak. Ülkenin diğer bölgelerinde ne olduğu ABD için çok önemli değil. Bundan dolayı oralarda IŞİD'le mücadeleyi Rusya'ya havale etmiş durumda.
Terör örgütü IŞİD'in ABD için Rusya'yı oyalayan bir unsur haline gelmiş olması da hayli ilginç.
Neden Suriye'nin kuzeyi ABD için bu kadar önemli?
Bu soruya şöyle cevap verelim, Irak'ın kuzeyi ABD için neden önemliyse Suriye'nin kuzeyi de bundan dolayı bu kadar önemlidir.
Yani asıl amaç, büyük İsrail'in inşa edilmesidir. Tabii bu hedef için kılıf, Kürtlere bir devlet vermek olmaktadır.
İslam coğrafyasının kalbine saplanmış kanlı Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) mimarlarından ABD'li politikacı Henry Kissinger, "Her şey yolunda giderse, yakında Ortadoğu'nun yarısı İsrail'in olacaktır" demişti.
İşte Kissinger'in ifade ettiği süreç devam etsin diye Suriye'nin diğer bölgelerinden vazgeçen ABD, kuzeyinden vazgeçmiyor.
Büyük Ortadoğu Projesi'nden başlayarak ABD'nin bu coğrafyada ortaya koyduğu tüm plan ve projelerde nihai hedef İsrail'in korunması ve büyük İsrail'in kurulmasıdır.
Kuzey Irak'ta bağımsızlık noktasına gelen sözde Kürt devleti, özde ise büyük İsrail'in adımı, bu şer planları hedefine ulaşırsa önümüzdeki yıllarda Suriye'nin kuzeyini de kapsayacak. Bu süreçle eş zamanlı olarak da sözde Kürt devletinin Türkiye ve İran'daki parçaları hazır hale getirilmeye çalışılacaktır.
Bu gerçekleri görüp gereğini yerine getirmeyen hiç kimse, bu planlara engel olamayacaktır.
ABD'nin yakın geçmişi bunun sayısız örnekleriyle doludur.
Bu gerçekler ışığı altında Suriye krizinin perde arkasını aralamaya çalışmak gerekiyor.
Suriye'de Rusya'nın karşısında boyun eğmiş gibi görünen ABD, perde arkasında başka planlar devreye koyuyor. Suriye'de ateşkes anlaşması yapıldığında açıklanan ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin açıkladığı 'B Planı'ndan değil, C, D, ve belki de E planlarından bahsediyorum.
ABD'nin, Suriye'de Kürtlerin kontrolündeki bölgelere iki askeri hava üssü inşa ettiği ortaya çıktı.
PKK terör örgütüyle bağlantılı olan YPG'nin de içinde bulunduğu Demokratik Suriye Güçleri'nden bir yetkiliye göre ABD'nin inşa ettiği askeri hava üsleri, Rojava'nın Cezire ve Kobani kantonlarında bulunuyor.
Ateşkesin her geçen gün daha fazla kök saldığı Suriye'de ABD'nin iki yeni askeri hava üs kuruyor olması, Suriye coğrafyası üzerindeki emellerden vazgeçilmemiş olduğunu gösteriyor.
Aslında Rusya'nın da Suriye'nin kuzeyinde askeri unsurları bulunuyor. Görünen o ki, bundan sonraki süreçte ABD bütün gücünü Suriye'nin kuzeyinde yoğunlaştıracak. Ülkenin diğer bölgelerinde ne olduğu ABD için çok önemli değil. Bundan dolayı oralarda IŞİD'le mücadeleyi Rusya'ya havale etmiş durumda.
Terör örgütü IŞİD'in ABD için Rusya'yı oyalayan bir unsur haline gelmiş olması da hayli ilginç.
Neden Suriye'nin kuzeyi ABD için bu kadar önemli?
Bu soruya şöyle cevap verelim, Irak'ın kuzeyi ABD için neden önemliyse Suriye'nin kuzeyi de bundan dolayı bu kadar önemlidir.
Yani asıl amaç, büyük İsrail'in inşa edilmesidir. Tabii bu hedef için kılıf, Kürtlere bir devlet vermek olmaktadır.
İslam coğrafyasının kalbine saplanmış kanlı Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) mimarlarından ABD'li politikacı Henry Kissinger, "Her şey yolunda giderse, yakında Ortadoğu'nun yarısı İsrail'in olacaktır" demişti.
İşte Kissinger'in ifade ettiği süreç devam etsin diye Suriye'nin diğer bölgelerinden vazgeçen ABD, kuzeyinden vazgeçmiyor.
Büyük Ortadoğu Projesi'nden başlayarak ABD'nin bu coğrafyada ortaya koyduğu tüm plan ve projelerde nihai hedef İsrail'in korunması ve büyük İsrail'in kurulmasıdır.
Kuzey Irak'ta bağımsızlık noktasına gelen sözde Kürt devleti, özde ise büyük İsrail'in adımı, bu şer planları hedefine ulaşırsa önümüzdeki yıllarda Suriye'nin kuzeyini de kapsayacak. Bu süreçle eş zamanlı olarak da sözde Kürt devletinin Türkiye ve İran'daki parçaları hazır hale getirilmeye çalışılacaktır.
Bu gerçekleri görüp gereğini yerine getirmeyen hiç kimse, bu planlara engel olamayacaktır.
Orhan Dede / diğer yazıları
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023