ABD'nin verdiği silahlar ve havaalanları ne olacak?
Geçtiğimiz hafta içi Suriye'den çekilme kararına atıfta bulunan Trump, "Geri kalan DEAŞ kalıntılarını Türkiye'nin de dahil olduğu bölgesel ülkeler kolaylıkla halledebilir. Eve dönüyoruz" ifadelerini kullandı. ABD medyasında yer alan Suriye haberlerinin çoğunun 'yalan' olduğunu savunan Trump, "Oraya aslen 7 yıl önce 3 aylığına diye gitmiştik. Hiç ayrılmadık" ifadelerini kullandı.
Trump, daha önce de Twitter'dan, "Suriye'den çekilmek bir sürpriz değil. Yıllardır bu konuda kampanya yürütüyorum ve altı ay önce çıkmak istediğimde bir süre daha kalmayı kabul ettim. Rusya, İran, Suriye ve diğerleri DEAŞ'ın yerel düşmanlarıdır. Biz onların işini yapıyoruz. Eve gelme ve tekrar inşa etme zamanı" paylaşımında bulunmuştu.
PYD/YPG'nin palazlanması için çaba sarfeden McGurk, Trump'ın Amerikan askerlerini Suriye'den çekme kararına tepki olarak istifasını sunmuştu. Brett McGurk, çalışma arkadaşlarına ilettiği ve New York Times'ın ulaştığı elektronik postada ise çekilme kararını 'büyük bir şok, Suriye politikasının 180 derece değişimi' olarak değerlendirmişti. McGurk aynı yazışmada "koalisyon ortaklarının kafa karışıklığı yaşadığını, sahada savaşan müttefiklerin ise sersemlediğini" belirtmişti.
Dönemin başkanı Barack Obama, özel kuvvetlere bağlı küçük bir birimi, sözde DEAŞ ile mücadele halindeki PKK'nın uzantısı PYD/YPG militanlarını eğitmeleri için bölgeye gönderdi. Devam eden yıllar içinde sahadaki ABD askeri varlığı arttı ve bugünkü rakamı olan 2 bine ulaştı.
Bazı tahminlere göre rakam bunun da üzerinde...
ABD, üç yılı aşkın süredir ülkenin kuzey doğusunda çok sayıda askeri üs ve küçük havaalanları kurdu. ABD'nin PYD/YPG'ye verdiği silah miktarı ise 5 bin tırı aşıyor. Kısaca Trump, Obama'nın politikalarını devam ettirdi. Washington, ABD'nin çekilmesi halinde PYD/YPG'ye verilen silahlar ile bizzat ABD'nin bu ülkeye depoladığı silahların akıbetine ilişkin bir açıklama yapmadı.