Adaptasyon

Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük ödüllerinin sahiplerine verildiği törende Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül bir konuşma yaptı.Sayın Gül konuşmasında, Türkiye'nin içinden geçmekte olduğu sanal dönemi, yeni hukuka, yeni standartlara adaptasyon süreci olarak tanımladı. Sayın Gül'ü dinlerken anneannemin anlattığı bir anısı aklıma geldi.Malumunuz eskiden bazı köylerde hatırı sayılır, sözü dinlenir feraset sahibi hocalar vardı.Halk her türlü işlerini onlara sorar, onlarla iştişare yaparak hareket ederdi.Anneannem böyle bir zatla bir işini konuşmaya giderken, 30 yaşlarında saf ve fakir yeğeni anneanneme, hala hocaya gidiyorsun ne olur benim durumumu bir sor bakalım, benim halim ne olacak? diye bir istekte bulunmuştu.Anneanem de 'olur' demiş. Anneannem hocadan dönünce, yeğeni koşarak gelip sormuş: "Hala, benim durumumu hocaya anlattın mı?Anneannemde 'evet' demiş.'Peki, hoca ne dedi' diye sormuş.Anneannem de cevaben, hoca dedi ki, '40 yaşına kadar böyle fakir devam edecek dedi' deyince yeğeni merakla, 'peki ondan sonrası için ne dedi' diye sorunca anneannem, hocanın 40 yaşından sonra bu durum alışır dediğini iletti.Hakikaten halk her geçen gün fakirleşiyor.İşini, aşını kaybediyor.Bunun yanı sıra halkın mal emniyeti can emniyeti kalmadı.Galiba halkımızın bu kaotik ortama adaptasyonu sağlanmaya çalışılıyor.Cumhurbaşkanını dinleyince anneannemin anısı aklıma geldi.Kıymetli okularımla paylaşmak istedim.