Demokratik açılım(!) başladı başlayalı, hükümet üyelerinden ve AKP'li vekillerden terörü meşrulaştırıcı açıklamalar yapılıyor.Malumunuz terörün durması için teröristlerin koşulsuz silah bırakıp adalete teslim olmaları gerekir. Kamuoyu tarafından bu görüş sık sık gündeme gelir. Her zaman birinci koşul olarak masaya konur.Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç bir dizi açılışlarda bulunmak üzere Manisa'daydı. Konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen sayın Arınç öyle bir laf etti ki, tam da kamuoyunda ortak akıl olarak hafızalarda yer eden teröristlerin silahlarını bırakıp koşulsuz teslim olmaları fikrine cevap niteliğindeydi.Bülent Arınç "Terörist dağdan inip silahını teslim edecek kadar aptal mı? Oraya bir görev için çıkmış, görevini yapmadan iner, silahını verir mi?" (22 Aralık 2009-Posta)Peki terörist dağa niçin çıktı, görevi neydi? Gelin bunu da sayın Bülent Arınç'tan dinleyelim.Bülent Arınç, "Terörün kaynağının Diyarbakır Cezaevinde kötü muamele görüp, ayakta kalanların haklarını aramak için dağa çıktıklarını" ifade ederek PKK'yı meşurlaştırır gibiydi.Bu ve benzeri konuları, kendilerinden başka hükümetlerin de çözemeyeceğini ifade ederken, bir gerçeği itiraf ediyordu. Halkımızın kangrenleşen yarası haline dönüşen "Başörtüsü" meselesini çözmediklerini itiraf ediyordu. Gerçekten de bu problemi çözebilecek her türlü şartlar mevcutken bu konunun gündemden düşmüş olması çok düşündürücü değil mi?Aynı şekilde sayın Başbakan, TBMM'de ve zaman zaman da açılımı millete anlatmak için yaptığı mitinglerde sık sık şu soruyu soruyor açılıma karşı çıkanlara."Artık analar ağlamasın" diyor ve ekliyor sayın Başbakan; "sizin hiç oğlunuz öldü mü, sizin hiç kardeşiniz öldü mü, sizin hiç eviniz yandı mı, sizin hiç köyünüz boşaltıldı mı, siz hiç hapishanelerde işkence gördünüz mü, sizin hiç babanız ve ya oğlunuz kayboldu mu?". Bu soruların yanında isterdik ki sayın Başbakan şu soruları da sorabilseydi:Sizin hiç kınalı kuzunuz şehit oldu mu? Sizin hiç molotof kokteyl atılarak eviniz, arabanız yandı mı? Sizin hiç işyerinizin camları taşlanarak kırıldı mı? Sizin hiç zorla işyeriniz kapattırıldı mı? Sizin hiç bir sürü hayalleri olan ve molotof kokteyl atılarak yanan kızınız oldu mu? Sizin hiç ekonomik krizden dolayı batan ve intihar eden işadamı arkadaşınız oldu mu?Ha aklıma gelmişken sayın Başbakan'dan şunu da sormasını beklerdik: Sizin hiç 20 yaşında askerliğini yapmamış çocuğunuzun 3 Milyon $ gemisi oldu mu? Sizin hiç çocuklarınızı ABD'de bir hayırsever vatandaş okuttu mu? Sevgili dostlar sanırım bugün yaşadığımız sıkıntıların nereden kaynaklandığını anlamışsınızdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hasan Kadı / diğer yazıları
- Türkiye tıkanmıştır / 10.01.2010
- İlkleri yaşamak / 04.01.2010
- Adaptasyon / 02.01.2010
- Ne oluyoruz? / 29.12.2009
- Hükümetten garip açıklamalar / 25.12.2009
- Türkiye'de ve Ortadoğu'da hava bulanık / 20.12.2009
- Ne kadar refah o kadar demokrasi / 18.12.2009
- Ayrıntı / 16.12.2009
- Fotoğrafa bakar mısınız? / 13.12.2009
- İlkleri yaşamak / 04.01.2010
- Adaptasyon / 02.01.2010
- Ne oluyoruz? / 29.12.2009
- Hükümetten garip açıklamalar / 25.12.2009
- Türkiye'de ve Ortadoğu'da hava bulanık / 20.12.2009
- Ne kadar refah o kadar demokrasi / 18.12.2009
- Ayrıntı / 16.12.2009
- Fotoğrafa bakar mısınız? / 13.12.2009