AKP hukuku yok sayıyor

YENİ MESAJ / İSTANBUL Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) MYK Üyesi Prof. Dr. Ünal Emiroğlu, gündemdeki gelişmeler üzerine önemli açıklamalarda bulundu. " 'Söz savunmanın' deyimi, savunmanın yargıda kurucu unsur olduğunu gösterir" diyen Prof. Dr. Ünal Emiroğlu şunları söyledi: "AKP iktidarı bunu da dönüştürerek, hakim ve savcılardan sonra sıranın avukatlara geldiğini ilan ediverdi. Önce duruşmalardan çıkarıldılar. Sonrasında evleri, işyerleri basıldı. Gerisi bildiğiniz senaryo... Gözaltılar, tutuklamalar, davalar... Bitmedi; 12 Eylül döneminde bile yaşamadığımız, barolara reva görülen muamele. İstanbul Barosu yöneticileri için açılan davalar nedeniyle bir AKP milletvekili, yönetimin düştüğünü söyleme cüretinde bulunabildi. Buna cüret demeyelim de cehalet diyelim. Çünkü ortada sonuçlanmış bir dava bulunmadığı gibi, baro seçimlerden önce olmuş bir olay da yok. Amaç korku salmak. Kim muhalifse derhal susturulacak, sindirilecek, tasfiye edilecek. Barolar, avukatlardan oluşan meslek birlikleridir ve toplumda kamuoyu oluşturulacak en önemli unsurlardan biridir. Barolar ve üst meslek birlikleri olan Türkiye Barolar Birliği, AKP iktidarına karşı hukuk savaşını bugüne kadar sürdürebilmiş, demokrasi mücadelesinde dik durabilmiş ve onurlu bir davranış sergilemiştir." AKP demokrasisinde hukuk yok "AKP'nin demokrasisinde hukuk yoktur ancak, hukuksuzlukları için hukuku kullanabilmektedirler" diyen BTP MYK Üyesi Prof. Dr. Ünal Emiroğlu şöyle konuştu: "İşte bu kertede barolar, avukatların önemli bir bölümü bu kullanıma karşı gelmişlerdir. Bunun için de cezalandırılmaları gerekmektedir. Oysa devlet varlığın olmazsa olmaz şartı hukuk ve adalettir. Hak arama özgürlüğünü hayata geçiren savunmadır. Savunmayı tasfiyeye, susturmaya çalışırsanız, anayasayı ihlal suçuyla birlikte hukuk devletinin de temelini dinamitlenmiş olursunuz. TBMM Uzlaşma Komisyonu'nda yeni anayasa hazırlıkları sürerken AKP'nin bu komisyona verdiği tekliflerde hukuku siyaseten kuşatma heves ve arzuları sürmektedir. Bu heveslerini kursaklarında bırakmak hukukçuların olduğu kadar milletimizin topyekûn görevidir. "Avukat ayağa kalk" derken bu, ulusumuz için de geçerli."