Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan'ın ve AKP kurmaylarının etrafına konuşlanmış bir ekip, Erdoğan ve AKP'ye yanlış üstüne yanlış yaptırıyor.Erdoğan ve AKP hükümeti, Eğit-Donat projesinde de, Şah Fırat operasyonunda da Anayasa'yı ve Uluslararası Hukuku bilerek yahut bilmeyerek ihlal ediyor.AKP kadroları, kendi elleriyle kendi çukurlarını kazıyor; ancak bu süreçte Türk milletinin de kuyusunu kazıyorlar.Erdoğan ve AKP'nin kimlerden akıl aldıklarını bilemiyorum, fakat bunlara yol gösteren akıl hocaları ve setr-i avretlik akiller, adeta kendi elleriyle yağlı ilmeği bunların boyunlarına geçirtiyorlar?Hükümet, malum İç Güvenlik Yasası'na setr-i avret olsun diye Şah Fırat operasyonuna balıklama atlamış olabilir. Lakin Şah Fırat'ın uluslararası hukuksuzluğu, en az İç Güvenlik Yasası kadar vahimdir. AKP iktidarı her halükarda kayıptadır, hukuksuzlukta kulaç atmaktadır.Cumartesi akşamı Meltem medya ekranlarında Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosu, AKP iktidarının vahim vaziyetine ve Türkiye'nin kurtuluşuna dair tarihe çok önemli notlar düştüler. Hukuk duayeni Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Ünal Emiroğlu hoca, Eğit-Donat uygulamasının hem Anayasamız ve Askeri Ceza Yasamız, hem de Uluslararası hukuk düzenlemelerine göre "vatana ihanet" olduğunu açıkladı.Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Anayasa'mıza göre "başkomutan" olduğunu (Madde: 117), bu bağlamda Askeri Ceza Yasası'ındaki "vatana ihanet"i (Madde: 54 ve devamı) düzenleyen ilgili maddenin ve Uluslararası Hukuk düzenlemelerinin kendisini de bağladığına dikkat çekerek, hayati tahliller yaptı. Prof. Dr. Emiroğlu hoca, inşaallah bir köşe yazısı ile konuyu detaylıca okuyucularımızla paylaşma lütfunda bulunur.Birileri Erdoğan ve AKP'nin kulağına, Amerika'nın İslam coğrafyasını işgal projesi ve uygulaması olan BOP'un yeni Osmanlıcılık, kendilerinin şah-padişah olduğunu üflüyor.Erdoğan, son dönemde takıldığı "Başkanlık" hevesinden dünya literatüründe bugüne kadar rastlanmamış "Liderlik Sistemi"ne geçiş ve uçuş yapıyor. 1001 odalı sarayın etrafında Ebussuud edasıyla dolanan çok ademoğlu var çünkü. Ebusuud'a göre buralar, Sevad-ı rak ve Suriye filan mîrî malıdır (Ebussuud Efendi, Kanunnâmeler, yzm. v. 9/-10/a-b; Halil Inalcık, Islâm Arazisi ve Vergisi Sisteminin Teşekkülü ve Osmanlı Devrindeki Şekillerle Mukâyesesi, Islâm Ilimleri Enstitüsü Dergisi, yıl:1939, s. y.1, s. 38-39).Erdoğan ve AKP'yi bu hayal ve heveslere savuranlar, her halde bunlara, "Siz şahsınız, padişahsınız; Suriye ve Sevad- Irak, Mîrî arazidir, tapusu padişah dedenize aittir; dilediğiniz gibi at sürebilirsiniz" aklı veriyor.Türk milleti, bu padişahlık hülyası ve miri malı hevesinden, Erdoğan'ı ve AKP iktidarını "sandığa gömerek" ayıktırmalıdır. Aksi halde bu ölçüsüzlük, bu hülya ve bu basiretsiz akıl, Erdoğan ve AKP iktidarını hukuksuzluğa batıracağı gibi; bunlar yüzünden olan, Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve Tük milletine olacaktır. Bu sebeple asıl ayıkması gereken Türk milletidir, diye haykırıyor Prof. Dr. Baş.Suriye toprakları, malı miri arazi veya mera değildir.Suriye, BM nezdinde ve dünya devletleri tarafından tanınmış bağımsız bir devlettir. Seçilmiş meşru yönetimi işbaşındadır; ülkesindeki eli kanlı isyancılarla ve ithal terör odaklarıyla mücadele etmektedir.Amerika ile alt düzeyde "Eğit-Donat" mutabakatına imza atıp, terör gruplarıyla mücadele eden komşumuz Suriye devletinin ordusuna karşı silahlı- eğitimli grup oluşturmanın hiçbir hukukta ve kitapta yeri yoktur.AKP'nin IŞİD ile anlaşmalı yürüttüğü dışa vuran Şah Fırat manevrası, Eğit-Donat planından ayrı düşünülemez.Bu bağlamda Prof. Dr. Baş'ın dünkü yazısında dikkat çektiği gerçek karşımıza çıkmaktadır:"Eğit-donat benzeri bir uygulamayı, 1996'da CIA ajanları bugün parçalara ayrılan Irak için hayata geçirmişlerdi.O tarihte Peşmergeyi Birleşik Devletler'e götürerek eğitenler, 2003'deki Irak işgalinin ardından bu kişileri yeniden Irak'a getirerek, ülkeyi ABD kontrolünde tutmayı garantilemişlerdi.IŞİD'in ABD ve İsrail tarafından kurulduğu, desteklendiği bir sır değil.Eğit-donat sayesinde, IŞİD bahanesiyle bir Irak senaryosu da Suriye'de yazıldı. Üstelik bazılarını Suriye üzerindeki kirli emellere biz hazırlayacağız.Ancak bu sefer karşılarında, halkı tarafından bayram sabahında asılmasına sevinilen Saddam gibi bir lider yok. Sömürgeci zihniyetin işi Suriye'de daha zor olacak."Şah Fırat ile Türkiye aynı anda iki kayıp ve hukuksuzlukla karşı karşıyadır. İlki, Ankara anlaşmasıyla bize ait olduğu belirlenmiş "vatan toprağımız"ı kaybettik, terk edip IŞİD'e bıraktık. İkincisi, Suriye devletinin toprakları içindeki Eşme'de kendi kendimize gelin-güvey olduk, her türlü iç hukuku ve uluslararası hukuk düzenlemelerini çiğneyerek, Suriye devletinin toprağını işgal ettik.Terörist IŞİD bunu yapıyor, ÖSO bunu yapıyor, el-Nusra bunu yapıyor.Türkiye, terörist bir devlet, mafya devleti değil ki?Türkiye, IŞİD veya ÖSO değil ise; Suriye devletine böyle bir hukuksuz muamele çekemez. Çekiyorsa, AKP iktidarını ve Türk milletini de, birileri iç ve uluslararası hukuk önünde hesaba çeker? Bu da demektir ki, AKP iktidarı, kendi eliyle hem kendisinin, hem de Türk milletinin kuyusunu kazıyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019