logo
02 MAYIS 2024

Al birini, vur ötekine

Kavgaya tutuşan hükümetle cemaatin birbirlerinden farkı olmadığını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Devletle orduyu hallederken kan kardeşiydiler. Ne zaman menfaat paylaşımına sıra geldi o zaman yollar ayrıldı ve kavga başladı" dedi
06.02.2014 00:00:00
ORHAN DEDE / ANKARAAnkara'da yapılan aday tanıtım toplantısında kapanış konuşmasını yapan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında Atatürk'ün milletten gizlendiğinin altını çizen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş şöyle konuştu: "Öyle bir Mustafa Kemal var ki bu hazineyi bizden gizlediler. Hacı Bektaş-ı Veli ve Ehl-i Beyt'i tuttuğumuz için Allah da O'nu tanıtmayı bu fakire nasip etti. Lozan'da diyorlar ki; 'Kürtlerin haklarını vermeniz lazım.' İnönü derhal Atatürk'le irtibat kuruyor. Atatürk İnönü'ye "Onlara de ki; Kürtler azınlık değil, Müslüman'dır." Atatürk'ün 'Ne Mutlu Türküm Diyene' sözünün altına bir şerh koyalım, o söz 'Ne Mutlu Müslüman'ım Diyene' demektir. Onun için tarih boyu Türk eşittir Müslüman, Müslüman eşittir Türk. Ben bunu Batıda çok yaşadım. İnanır mısınız Alman Müslüman oluyor, ona Türk oldu diyorlar. Yani Müslüman'ın hakiki sıfatı Türkoğlu Türk olmaktır. Onun için her beraber Ne Mutlu Türküm Diyene?"'Millet değil sürü olursunuz'Konuşmasında Türkiye'yi ayakta tutan temel dinamiklere vurgu yapan Prof. Dr. Haydar Baş, "Arkadaşlar eğer aile olmazsa, ordu olmazsa, devlet ve din olmazsa millet diye bir mefhum da olmaz" diye konuştu. BTP Lideri sözlerini şöyle sürdürdü: "Milleti kimler tutuyor ayakta? Aile tutuyor, ordu tutuyor, devlet ve din tutuyor. Eğer siz dinden mahrumsanız, ordudan ve devletten mahrumsanız o zaman siz millet olmaktan ziyade bir sürü haline gelirsiniz. Elinde bir düdük olan çalar sizi bir ahıra kor, oradan çıkarır bir başka düdükle başka bir ahıra kor. Bizimle tarih boyu mücadele edenlerin gayesi bizi bir ahırdan diğer ahıra koymaktır. Aile yapımızla oynadılar mı? Evet. Ordumuzla oynadılar mı? Evet. Devletimizle oynadılar mı? Evet. Dinimizle oynadılar mı? Evet. Eee daha geriye nesi kaldı bunun?"Başbakan da diyalogcu! Fethullah Gülen'e diyalogcu diyen Başbakan Erdoğan'a "Sen de aynı şeyi yapmadın mı" diye soran Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Dinimizle diyalog yoluyla oynandı. Sayın Başbakan'a bazı ikazlarım var. Sayın Başbakanım; sen dindar bir insan olduğunu söylüyorsun ki, ben aksini söylemiyorum. Ve diyorsun ki, 'malum cemaatin lideri Sayın Fethullah dinlerarası diyalog atına bindi, koşuşturuyor.' Sayın Başbakan sen aynı şeyi yapmadın mı? Nereden biliyoruz? Açın ilkokul kitaplarını 'Muhammed Resulullah' Kelime-i Şahadet'ten çıkartıldı. Yahu Muhammed'siz bir şahadet olur mu? Muhammed'siz bir tevhid cümlesi olur mu? Böyle bir akaid oluşturdular. Peygamberin olmadığı bir İslam akaidi olur mu? Senin kitaplara koydurduğun bu akaid, Ebu Leheb'le Ebu Cehil'in akaidine benziyor. Ebu Cehil'in kavgası peygamberleydi, Allah'la bir derdi yoktu. Ebu Cehil Allah'ı kabul ediyordu, biliyor musunuz? Hatta o günün şartlarında Beytullah'a hizmet ederdi. Ebu Cehil ve Ebu Leheb her gün Kâbe'nin içini-dışını yıkarlardı. Ama Ebu Cehil de, Ebu Leheb de, Hz. Peygamberi kabul etmedikleri için Kuran'da lanetlenmiş insanlardandır. Müslüman'ı onlardan ayıran nedir? Müslüman'ı onlardan ayıran sadece tevhit akidesine insanlarımızın sahip olmasıdır. Sen kalkıyorsun Muhammedsiz bir din anlatıyorsun. Bir dinler bahçesi kuruyorlar. Dinler bahçesine gidip kurdelesini besmeleyle kesiyorsun, kilise açıyorsun. Sayın Başbakanın döneminde en az 40 bin tane kilise evi açıldı. Şimdi bu kadar şeyi yapan Sayın Başbakan'a soralım; diyalogcu mudur, değil midir? Sayın Başbakan sen bal gibi diyalogcusun. Peki, niye Sayın Fethullah Bey'e 'sen diyalogcusun, sen şusun' diye caka satıyor? Ben sana bunu senelerdir anlatıyorum. Senin akaidin bunlarınki gibi değil diyorum; gözünü yumdun, kulağını tıkadın, beni duymak istemiyorsun. Ondan vazgeçebilmek için, yani diyalogu inkâr edebilmek için diyaloga hak verenlerle irtibatını kesecek, İslam akaidine 'evet' deyip çocuklarımızın öğrendiği kitaplara onu yazacaksın."Cemaatle birlikte orduyu hallettilerYıllardır el ele olan hükümetle cemaatin sıra menfaat paylaşımına gelince kavgaya tutuştuğunu söyleyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Bu arkadaşlarımızın döneminde ordu çok ciddi bir darbe aldı. Sayın Başbakan cemaatle el ele verdi ordunun üzerine yürüdü. Haymana'da toprağı kazdı küflenmiş şeyler çıkardı. Bunlar kimindir? Askerin? O askerin bu askerin. Allah'tan korkun, 6-7 sene evvel toprağın altına gömülen bir şey çürümeden çıkar mı? Böyle bir şey mümkün değildir. Bunlar kimi kandırıyorlar? Arkadaşlar Türkiye'de bunun kadar büyük tiyatro oynanmamıştır. Asker bana bir nokta değer vermedi. Ama ben o gün de asker dedim, bugün de asker diyorum. Ölene kadar da asker diyeceğim. Neden asker diyeceğim? Benim dedem Sarıkamış'ta şehit oldu, asker oğlu askerdi. Ben de askerim. Orduya bunu kim yaptı? Hükümetle cemaat el ele verdiler, böyle ambalajladılar milletin huzuruna koydular. Devlet de aynısını yaptılar. Şimdi devletle orduyu hallederken aynıydılar, hiçbir nokta, virgül ayrılmadılar, kan kardeşiydiler. Ne zaman menfaat paylaşımına sıra geldi o zaman yollar ayrıldı ve kavga başladı. Bunlar itibar etmeyin, al birini vur ötekine. Birbirlerinden farkları yok. Bu manzarayı maalesef milletimiz seyrediyor."  
Tepkiler peş peşe geldi
1 Mayıs’ın kaybedeni Özgür Özel mi?
Özgür Özel'den Erdoğan görüşmesi öncesi kritik hamle
Eski genel başkanlarla görüştü
‘Benim adıma yalan uyduranlar benden sonra da çoğalacaktır'
Konu: Uydurma hadisler
Yasaklı 1 Mayıs'ın bilançosu açıklandı
210 kişi gözaltına alındı
İYİ Parti'de toplu istifa
İl yönetimi düştü
Dervişoğlu koltuğu Akşener'den devraldı
Karşılıklı jestler yapıldı
Yerlikaya'dan polislere teşekkür mesajı
'Sizlerle iftihar ediyorum'
Cesedi tarla sahibi tarafından bulundu
Köpek sürüsü parçaladı!
Konunun bir numaralı muhatabı cevapladı
Taksim inadı neden?
Barikatı aşmak isteyen gruplara müdahale edildi
Saraçhane'de polis müdahalesi
İstanbul'un enflasyonu nisanda yüzde 78.81'e yükseldi
Aylık artış yüzde 4.89
Taksim'e yürümek isteyen gruplara müdahale edildi
Birçok kişi gözaltına alındı
'Taksim özgürleşene kadar bu mücadele sürecek'
Özel'e de Taksim izni çıkmadı
Hak-İş'ten Taksim'de açıklama
Filistin bayraklı çelenk bırakıldı
Tepkiler peş peşe geldi
1 Mayıs’ın kaybedeni Özgür Özel mi?
Özgür Özel'den Erdoğan görüşmesi öncesi kritik hamle
Eski genel başkanlarla görüştü
‘Benim adıma yalan uyduranlar benden sonra da çoğalacaktır'
Konu: Uydurma hadisler
Yasaklı 1 Mayıs'ın bilançosu açıklandı
210 kişi gözaltına alındı
İYİ Parti'de toplu istifa
İl yönetimi düştü
Dervişoğlu koltuğu Akşener'den devraldı
Karşılıklı jestler yapıldı
Yerlikaya'dan polislere teşekkür mesajı
'Sizlerle iftihar ediyorum'
Cesedi tarla sahibi tarafından bulundu
Köpek sürüsü parçaladı!
Konunun bir numaralı muhatabı cevapladı
Taksim inadı neden?
Barikatı aşmak isteyen gruplara müdahale edildi
Saraçhane'de polis müdahalesi
İstanbul'un enflasyonu nisanda yüzde 78.81'e yükseldi
Aylık artış yüzde 4.89
Taksim'e yürümek isteyen gruplara müdahale edildi
Birçok kişi gözaltına alındı
'Taksim özgürleşene kadar bu mücadele sürecek'
Özel'e de Taksim izni çıkmadı
Hak-İş'ten Taksim'de açıklama
Filistin bayraklı çelenk bırakıldı

Pençe-Kilit bölgesinde mevziye yıldırım düşmesi sonucu bir asker şehit oldu

Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde mevziye yıldırım düşmesi sonucu Piyade Uzman Çavuş Sait Toktaş şehit düştü.
01.05.2024 21:12:00
Anadolu Ajansı
Pençe-Kilit bölgesinde mevziye yıldırım düşmesi sonucu bir asker şehit oldu
Pençe-Kilit bölgesinde mevziye yıldırım düşmesi sonucu bir asker şehit oldu

Milli Savunma Bakanlığı, Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde mevziye yıldırım düşmesi sonucu Piyade Uzman Çavuş Sait Toktaş'ın şehit olduğunu bildirdi.
 

Bakanlıktan yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde mevziye yıldırım düşmesi sonucu kahraman silah arkadaşımız Piyade Uzman Çavuş Sait Toktaş şehit olmuştur. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehidimize Allah'tan rahmet, kederli ailesine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır dileriz." 

Hak-İş Genel Başkanı Arslan: 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür" dedi.
01.05.2024 19:22:00
İhlas Haber Ajansı
Hak-İş Genel Başkanı Arslan: 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür
Hak-İş Genel Başkanı Arslan: 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür
Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Hak-İş), 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kapsamında Kocaeli'de bulunan Seka Park'ta bir miting gerçekleştirdi.

Mitingde konuşan Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, tüm dünyadaki mazlum ve mağdurların yanında olduklarını belirterek, "Gözyaşı, dili ve vicdanı olmak zorundayız. Onun için savaşın acılarını yaşayanlara, iklim değişikliği, açlık ve yoksulluğun pençesinde çırpınanlara, mültecilere, göçmenlere merhamet elimizi uzatıyoruz. Filistin'de, Gazze'de, Kudüs'te, Yemen'de, Mısır'da, Suriye'de, Arakan'da, Doğu Türkistan'da, Afganistan'da ve dünyanın neresinde olursa olsun yapılan zulüm, soykırım ve vahşete karşı çıkıyoruz. Dünyanın tüm mazlum ve mağdurları için barış, özgürlük, demokrasi ve adalet talebimizi güçlü bir şekilde haykırıyoruz. 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür" diye konuştu.

"Kişi başına düşen milli gelirin artması, daha iyi ücret seviyelerinin belirlenmesini talep ediyoruz"

Arslan, dayanışma için birlik ve beraberlik mesajı vererek, 1 Mayıs'ta Kocaeli'den sendikal taleplerini şöyle sıraladı:

"Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Toplu pazarlık kapsamının genişletilmesini, sendikal hak ve özgürlüklerin daha ileriye taşınmasını, sendikalara üye olduğu için işçilerin işten çıkarılmasının doğru bulmuyoruz, son bulmasını istiyoruz. Bugün, bu alanda ücretler üzerindeki ağır vergi yüküne bir kez daha dikkat çekiyoruz. Vergide adalet sağlanmasını, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz. Aile yükümlülüklerini dikkate alan, adil bir vergilendirme sistemi, sürdürülebilir bir sosyal güvenlik modeli ve vergi denetiminde etkinliğin artırılmasını talep ediyoruz. Artan hayat pahalılığına karşı emekçileri koruyacak daha etkin politikaların hayata geçirilmesini istiyoruz. Enflasyon rakamlarının aşağı seviyelere inmesi, kişi başına düşen milli gelirin artması, daha iyi ücret seviyelerinin belirlenmesini talep ediyoruz. Ücretlilerin milli gelirden aldığı payın artırılmasını, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı istiyoruz. Büyüyen, gelişen Türkiye'den emekçiler daha fazla pay alsın istiyoruz. İnsanı merkeze alan, daha adil ve sürdürülebilir bir dünya ve Türkiye ekonomisi istiyoruz. Kayıt dışı istihdamın azaltılması, insan onuruna yakışmayan, güvencesiz çalışma sisteminin sona erdirilmesi, iş kazalarının son bulması ve daha iyi bir sosyal güvenlik sistemi için alanlardayız. İstihdamda kadın ve gençlere daha çok yer verilmesini istiyoruz. Annelik hakkının korunmasını, kreş ihtiyacının karşılanmasını istiyoruz. Gençlerin eğitim, staj, işe giriş ve istihdam imkanlarının geliştirilmesini istiyoruz. Çocuk işçiliği ile daha etkin mücadele edilmesini istiyoruz. Engellilerin toplumsal yaşama etkin bir şekilde katılımının sağlanmasını istiyoruz. Asgari ücret tespit komisyonunun yapısının katılımcı bir anlayışla yeniden belirlenmesini istiyoruz. 4857 sayılı iş kanunun, işgücünün değişen şartlarına uygun olarak iş güvencesi kapsamının genişletilmesini ve sendikal hak ve özgürlüklerin güçlendirilerek korunmasını talep ediyoruz. Kapsam dışında kalan emekçiler için kadro istiyoruz. 696 sayılı KHK ile kadroya geçen emekçiler için tayin, becayiş ve nakil hakkı istiyoruz. Mevsimlik ve geçici işçilerin sorunlarını da yakından biliyor ve tam çözümü için mücadele ediyoruz. Çaykur başta olmak üzere mevsimlik, geçici kamu işçileri ile kampanya işçilerinin sorunlarının çözülmesini istiyoruz. Kamu çerçeve protokolüne belediyelerin ve özel idarelerin de dahil edilmesini istiyoruz. Mahalli idarelerin iştiraklerinde/ şirketlerinde çalışan işçilere yılda 52 günlük ilave tediye ödenmesini istiyoruz. Belediyeler, belediyelere bağlı kuruluşlar ve belediye şirketlerinde çalışanların da enflasyon farkı, ilave artışlar ve iyileştirmelerden istisnasız olarak yararlanmasını istiyoruz. Ev işçileri ve bakım işçilerinin iş kanunu kapsamına alınarak sendikal haklarının sağlanmasını istiyoruz."

Hastane Bilgi Yönetim Sistemi Çalışanlar Derneği yöneticilerinden Tamer Kızılgün, 1 Mayıs'ta haklarını savunmak için buraya geldiklerini ifade ederek, "Bizler buraya 1 Mayıs'ta haklarımızı savunmak için geldik. 1 Mayıs işçiler için her ne kadar bayram olsa da biz taşeron çalışanlar için bayram olarak geçmiyor. Bizler 696 sayılı kanunda kadro dışı kalan taşeron kesimiz. Hastanede yaptığımız görev çok kritik ve önemli. Seçimlerden önce bakanımız Vedat Bilgin müjde verdi. Bu müjdeyi hala bekliyoruz. Bakanımız değişti ama hala müjde gerçekleşmedi. Şu an da hiç kimse bundan bahsetmiyor. Bize her seçim öncesi sözler verildi. Bizler artık bu sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz" dedi.

BTP Gebze'de 1 Mayıs'ı kutladı

1 Mayıs'ta İstanbul'da istenmeyen görüntüler yaşanırken işçi kenti olarak bilinen Gebze'de Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Gebze ilçe teşkilatı emekçilerle 1 Mayıs'ı kutladı
01.05.2024 19:00:00
Fahri Fatih Özcan
BTP Gebze'de 1 Mayıs'ı kutladı
BTP Gebze'de 1 Mayıs'ı kutladı
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü İstanbul'da istenmeyen görüntülere sahne olurken yurdun diğer bölgelerinde coşkuyla kutlandı. Partileri, sivil toplum örgütlerini ve emekçileri bir araya getiren bu bayramda tüm işçilerimiz adına etkinlikler düzenlendi. Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Gebze ilçe teşkilatı Gebze meydanda etkinlik düzenleyerek emekçilerin İşçi Bayramı'nı kutladı. BTP Gebze İlçe Başkanı Burhan Boran'nın organize ettiği etkinlikte vatandaş ve emeklilerimize çay ve simit ikram edilerek, kendilerine Türk Bayrağı hediye edildi.

BTP Gebze İlçe Başkanı Boran, "Emekçilerimizin daima yanındayız, tüm işçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutluyoruz" dedi.

Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı

Şırnak'ta devriye görevi sırasında meydana gelen trafik kazasında şehit olan Jandarma Asb. Çvş. Mustafa Şen'in (23) cenazesi memleketi Antalya'da defnedildi. Anne Ayşe Şen, 'Kıyamadım, doyamadım bebeğim' diyerek gözyaşı dökerken, Baba İsmail Şen de şehidin tabutuna sarılıp ağladı.
01.05.2024 15:43:00 / Güncelleme: 01.05.2024 15:46:59
İhlas Haber Ajansı
Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı
Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı
Şırnak'ta Gabar Dağı bölgesi Güleşli köyü sınırlarında bulunan petrol sahasında dün devriye görevi yapan Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığı'nda görevli tim, kobra tipi araçla seyir halindeyken, sürücü Uzman Erbaş N.C.'nin direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu trafik kazası meydana geldi. Kazada araçta bulunan Jandarma Astsubay Çavuş Mustafa Şen (23) ve Uzman Erbaş Ensar Enes Ertaş şehit oldu. Sürücü N.C. ile Asb. Çvş. K.Ç. yaralandı.

Şehit Şen'in acı haberi Antalya'nın Manavgat ilçesi Çakış Mahallesi'ndeki ailesine verildi. 2 katlı evde yaşayan ve çiftçilik yapan baba İsmail Şen ile ev hanımı anne Ayşe Şen acı haberin ardından gözyaşına boğuldu.



Jandarma Asb. Çvş. Mustafa Şen'in cenazesi bugün öğle saatlerinde Antalya Havalimanı'ndan ailesinin Manavgat'ın Çakış Mahallesi'ndeki evine getirildi ve burada helallik alındı. Evin önündeki alanda yapılan cenaze törenine ise Antalya Valisi Hulusi Şahin, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Halis Zafer Koç, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tarık Hekimoğlu, İl Emniyet Müdürü Orhan Çevik, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.



Tören alanına askerlerin desteğiyle gelen Şen ailesinden anne Ayşe Şen, 'Kıyamadım, doyamadım bebeğim' diyerek gözyaşı döktü. Gözyaşları içinde ki Anne Ayşe Şen'i, elinden tutan kadın astsubaylar teselli etti.

Şehit Şen'in evinin önündeki alanda yapılan cenaze namazını İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya kıldırdı. Cenaze namazının ardından Türk bayraklı tabuta sarılan baba İsmail Şen, tabutu öperek ağladı. Askerlerin omzunda araca taşınan Şen'in cenazesi Yeni Mahalle Mezarlığı'na götürüldü. Törene katılan yakınları ve çok sayıda vatandaş, 1.5-2 kilometre uzaktaki mezarlığa yürüyerek, cenazenin taşındığı araca eşlik etti. Şehit Astsubay Mustafa Şen'in cenazesi mahalle mezarlığında toprağa verildi.



Vali Hulusi Şahin Şehit Babası İsmail Şen'e "Oğlumuz Mustafa, vatanımızın, milletimizin, Türkiye Cumhuriyetimizin, bağımsızlığımızın ve tevhidin sembolü. Bu kutsal bayrağımızın dalgalanması için canını feda etti. Bu kutsal bayrağı ben de öperek size emanet ediyorum. Başımız sağolsun" diyerek Türk Bayrağı takdim edip şehit ailesine başsağlığı diledi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.