Allah, kendi zâtı ile mevcuttur
Mevcudatın hepsi varlıklarını Allah’tan almışlardır. O, ise kendi zatı ile mevcuttur (varlığı kendindedir). Varlığına hiç kimseden almamıştır
21.08.2019 00:00:00





İmam Gazali Hazretleri şöyle buyurdu:
"Cenab-ı Hak Evvel ve Ahir'dir… Bil ki; Evvel, bir şeylere izafetle ancak evvel olur. Ahir de öyle… Şu halde bunlar birbirlerine zıt iki manadırlar. Öyleyse bir şey aynı şeye izafetle hem evvel ve hem ahir olması imkânsızdır.
Varlığın tertip ve tanzimine, tertip edilmiş mevcudatın silsilesine baktığın zaman, görürsün ki, Allah mevcudata nisbetle hepsinden evveldir. Çünkü mevcudatın hepsi varlıklarını O'ndan almışlardır. O, ise kendi zatı ile mevcuttur (varlığı kendindedir). Varlığına hiç kimseden almamıştır.
Sulûkun tertibine baktığında, seyr edenlerin menzillerini gözden geçirdiğinde, ariflerin en son derecesi Allah'ı bilmektir. O'nun marifetinde evvel olan her marifet demek ki O'na ulaşmak için bir merdivendir.
Şu halde Menzil-i Aksa (en son menzil) Marifetullah'tır. Demek oluyor ki; sulûka izafetle O, sondur. Varlığa izafetle ise o Evvel'dir. Netice; varlıkların başlangıcı O'ndandır ve yine en son O'na döneceklerdir.
Allah'ın bir ismi de el-Berr'dir. O, ihsanda bulunandır (iyilik yapandır). Her iyilik ve ihsanın ana kaynağı O olduğundan mutlak iyilik sahibi ancak ve ancak O'dur.
Kul, ancak gücü yettiği kadar iyilik yapabilir. Bilhassa anne-babası ile mürşidine karşı iyilik ve ihsanda bulunabilir. Musa (a.s), Rabbi ile konuştuğu zaman, Arş'a ilişmiş bir adam gördü ve sordu: 'Ya Rabbi, bu kul, bu mevkie nasıl erişti?'
Allah-ü Teâlâ izah buyurdu: 'Bu kul, kullarıma verdiklerimden ötürü hiç kimseyi kıskanmazdı. Üstelik anne-babasına son derece iyilik yapardı.'
İşte bu, kulun iyiliğidir. Yani kulun iyiliğine verilen bir misaldir.
Allah'ın mahlûkatına karşı olan iyilik ve ihsanını anlatacak olursak mevzu çok uzar.
Allah (c.c) Tevvab'dır… Kulun defalarca tevbe etmesi için imkânlar sağlayan şüphesiz ki O'dur. Kullar, Allah'ın ayetlerini gördükleri zaman, işledikleri günahlar yüzünden çarptırılacakları ceza kendilerine bildirildiğinde hemen tevbe etmeye koşarlar, Allah da tevbelerini kabul edip onlara ihsan ve ikramda bulunur.
Emrinde bulundurduğu kişiler veya arkadaşları tarafından işlenen suçları tekrar tekrar affeden kişi, bu ahlâkla ahlâklanmış ve bundan nasibini almış demektir."
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.