Şimdilerin gözde gazetecisi, kalemini iktidar sahiplerinin, sermaye sahiplerinin emirlerine amade kılmış tip ve karakterde olanlardır.
Modern zamanların aranan gazeteci tipi, yazdığı yazıları ile ve yaptığı haberleri ile yalancıların yalanlarını örten, talancıların talanlarını saklamak için kılı kırk yaran, yapılan yolsuzlukların aslında bir zaruretten kaynaklandığını ispat etmek için kırk dereden su getiren sosyetik hamallardır.
Hamallardır çünkü, yolsuzlukları sakladıkları için zarar gören tüm mağdur ve mazlumların yükleri onların sırtındadır.
Modern hamallardır çünkü, gerçeklerin gün yüzüne çıkmasında adeta beş metrelik duvar görevi gördükleri için, hakları yenenlerin, emek ve alın terleri sömürülenlerin bütün veballeri onların sırtındadır.
Hamallardır çünkü, kuru gürültü çıkarıp gündemi saptırmak isteyenlere mikrofon olarak ve kamera tutarak adeta sivri sinek vızıltılarını helikopter sesi ve görüntüsü gibi yansıtıp kitleleri kandırma ve algı oluşturma cürmünü omuzlarında taşımaktadırlar.
Sosyetik hamallardır çünkü, medya sektörünün son teknolojilerini kullanarak, insanlık tarihinde hiç olmadığı kadar beyazı siyah, siyahı beyaz, deveyi cüce, cüceyi deve, karıncayı fil, fili karınca şeklinde takdim etmek suretiyle gerçekleri tersyüz ederek bilmem kaç nesli mağdur etmenin korkunç vebalini yüklenmektedirler.
Merhum Aşık Reyhani'nin en az yarım asır evvel "Aman gazeteci gel bizim köye" diyerek yaptığı çağrıyı bir kez daha hatırlatalım derken biraz sözü uzattık ve ne yazık ki bugün ülke olarak yaşadığımız tüm olumsuzlukların ağır vebali halkı kandıran gazetecilerin omuzlarındadır.
Sosyal medya mecralarından bizzat ozanımızın kendi sesinden dinlemek suretiyle şimdi Reyhani'ye kulak verelim:
Aman gazeteci gel bizim köye
Bizde olan türlü halleri de yaz
Yalnız saçlıyı başlıyı değil,
Uyuzu, koturu, kelleri de yaz.
Tütmez oldu köyümüzün bacası
Ne gündüzü belli ne de gecesi
Dokuz yıldır Almanya'da kocası
Çoluklu çocuklu dulları da yaz.
Zannetme ki bütün millet bütündür
Bilmez misin bir tarafı yetimdir
Senin için şark hizmeti çetindir
Uzaktan görünen illeri de yaz.
Vallahi doğuda yaşamak hata
Bir köyde bir ağa biniyor ata
Bir baş kırar on bin verir avukata
İfadeden aciz dilleri de yaz.
Benim neme lazım koskoca ırmak
Çünkü taksimimde var susuz durmak
Senin bahsettiğin ojeli parmak
İçi nasırlanmış elleri de yaz.
Bir de tenezzül et bizim köyde yat
Gel sor soruştur, derdimiz kat kat
Bir taş koyulmamış Kars'a bir göz at
Ardahan'a gitmez yolları da yaz.
Reyhani'yim ne karalı yazım var
Ben insanım birçok şeyde arzum var
Ne yazık ki kırılmış bir sazım var
Üstünde paslanmış telleri de yaz.
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024