logo
16 ARALIK 2025


Annesi, O’na “Mustafa’m” diye hitap ederdi -2-

Atatürk’ün yanında 24 yılını geçiren Cevat Abbas Gürer, anne Zübeyde ile oğul Mustafa arasındaki ilişkiyi şöyle misallendirir

16.12.2025 00:10:00
Haber Merkezi
Annesi, O’na “Mustafa’m” diye hitap ederdi -2-
Annesi, O’na “Mustafa’m” diye hitap ederdi -2-
Atatürk'ün yanında 24 yılını geçiren Cevat Abbas Gürer, anne Zübeyde ile oğul Mustafa arasındaki ilişkiyi şöyle misallendirir:

"…Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin İtalya'da, Almanya'da, Bulgaristan'da mümessilleri henüz mezkûr devletlerce resmen kabul olunmamıştılar. Yalnız Sovyet Rusya, İran ve Afganistan'da sefirlerimiz mevcuttu.

İşte harici vaziyetimizin böyle olduğu bir sırada Fransız edibi Mösyö Claude Farrere (Klot Farer) İstanbul'a gelmiş ve Atatürk'le mülakat talebinde bulunmuştu.

(…) Bilhassa Erzurum Kongresi'nin akdinden sonra ihanet timsali Vahdettin tarafından idama mahkum edilen Mustafa Kemal'in akıbetini düşünmekten hastalanan büyük Türk kadını evladını mutlaka görmek arzusunu yerine getirmiş ve Adapazarı'na gelmişlerdi.

Atatürk üç büyük mülakatı yapmış ve İzmit nutkunu vermişti. Muhterem validelerini beraberlerine alarak Ankara'ya dönmüşlerdi.

Bayan Zübeyde daha küçük yaşta öksüz kalan oğlunun her haliyle yakından alakadardı. Çünkü O'nun yetişmesinde ve yetiştikten sonra melekete hadim olmasında büyük bir âmil olmuştu. Atatürk'e hem tam mânâsıyla analık, hem babalık etmişti.

Sevgili oğlu Mustafa'sının idamla mahkumiyetini haber aldığı zaman son derece dinç olmasına rağmen teessürden kahırlanan Bayan Zübeyde hastalanmış, yatağa düşmüştü.

Uzun bir müddet oğlundan sahih bir malumat alamaması da hastalığının ilerlemesine sebebiyet vermişti.

Çankaya artık Bayan Zübeyde'ye çok kıymetli ve sevgili oğlunu bol bol görmek ve O'nu kollamak fırsatı verdiğinden, Bayan Zübeyde pek memnun ve bahtiyar bir ömür sürüyor ise de yine ekseriya vaktini hastalık içinde geçiriyordu.

(…) Yalnız ana olmak itibariyle değil fakat bu vakur, ciddi, taşkın, zekası büyük Türk kadınını her gün ziyaret etmek Atatürk için de bir vazife idi.

Ziyaretler haberleşmeden yapılmazdı. Çünkü ana ve oğul hazırlanmadan birbirlerini görmezlerdi. 

(…) Ebedi şef, sabahleyin uyanır uyanmaz eğer o gün annesini görecek ise, annesinden birisi vasıtasıyla izin alırdı. Sonra büyük bir merasimde bulunacakmışçasına hazırlanırdı.

Bayan Zübeyde de hasta yatağında dahi olsa büyük bir ihtimamla Atatürk'ü kabule hazırlanırdı.

Saçlarını taratır, işlemeli başörtüsünü örter, Makedonyalı gelinlik kızın zengin çeyizinden kalmış oyalı bürümcük gömleğinin üzerine ipekli entarisini giyerdi. Ve İstanbulkâri renkli maşlahı ile resmi kıyafetini tamamladıktan sonra oğlunu beklediği haberini gönderirdi.

Bayan Zübeyde Atatürk'e 'Mustafa' diye hitap ederdi.

(...) Ekseriya her iki büyüğün görüşmelerinde beraber bulunurdum.

Büyük, kıymetli evlat yetiştirmek bahtiyarlığıyla, kıymetli büyük bir anaya sahip olmak gururunu bir arada toplayan gözlerim, evet Türk içtimai bünyesindeki terbiyenin ve o terbiye temellerinin ne kadar derin ve köklü, ne kadar nezih ve ciddi, ne kadar samimi olduğunun canlı timsallerini gördükçe kendimden geçiyordum.

Bu ana oğlunu daha beşik çocuğu iken, vatan ve millet sevgisini telkin eden ninnilerle başlamış, onu her çağında aynı akidelerle büyütmüş; köyde, şehirde tahsile sevk etmiş, ilim ve irfan aşılamıştı. Mevkiini bulan halaslar oğlunu o, Mustafa Kemal yapmıştı.

(…) Atatürk, anasının elini öptü; Bayan Zübeyde oğluna elini uzatırken coşkun sevgisinin gözlerinde toplanan bütün ifadesiyle Atatürk'ü bağrına basmak istiyordu. O'nu kucakladıktan sonra aziz Türk milletine eşsiz bir halaskâr kahraman veren ana olmak itibariyle gururlanmalı idi.

Fakat öyle olmadı. Bahtiyarlığı, gülen ve şirin yüzünden okunurken o büyük Türk anası kolları arasından uzaklaşan ciğerparesinin eline sarıldı.

Atatürk, 'Ne yapıyorsun anne!' dedi. Elini çekmek istedi. Bayan Zübeyde sükûnetle ve kati bir ciddiyetle, 'Ben senin ananım, sen benim elimi öpmekle bana karşı olan vazifeni yapıyorsun. Fakat sen vatanı ve milleti kurtaran bir devlet reisisin. Ben de bu aziz milletin bir ferdiyim ve onun tebasıyım. Elini öpebilirim' cevabını verdi.

Oğlunun elini öpmekten ziyade Bayan Zübeyde, bu hareketiyle oğlunun mevkiinin en büyük ihtirama (saygıya) layık olduğunu etrafındakilere işaret ediyordu." 

İşte büyük Müslüman Türk anası…

Cevat Abbas'ın bahsettiği ana-oğul bağlılığı konusu savaş meydanlarından arkadaşlarına gönderilen mektuplarda da vardır. Savaş meydanlarından yazdığı mektuplarda annesini mutlaka sorardı." (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
BTP'nin 'Geleceği Savunmak' etkinlikleri sonuç verdi
'Bahis' reklamları nihayet yasaklanıyor
Bakan Işıkhan açıkladı
TÜRK-İŞ masada olacak mı?
En ciddi toplumsal tehditlerden biri
Sanal kumar nasıl yayılıyor?
Merkez Bankası kritik veriyi açıkladı
Konut fiyatları yeniden hareketlendi
Tek adamlar medyadan rahatsız
Trump'tan BBC'ye 10 milyar dolarlık tazminat davası
Bir medya devine daha 'kara para aklama' operasyonu: 3 gözaltı
GAİN Medya'ya TMSF kayyum olarak atandı
Trump, Şara'ya 'hala güvendiğini' söyledi
DEAŞ, ABD'nin Ortadoğu'da bulunma gerekçesi!
Devletin rakamları ifşa ediyor
Bu ülkede kim zengin ediliyor?
Umduklarını bulamadılar!
Perakendede Kasım şoku
Fenerbahçe Konyaspor'a 4 golle geçti
Maçı ilk yarıda kopardı
On binlerce kişi, yargıdaki usulsüzlükleri protesto etti
'Sizi görüyoruz, bağımsızlık, itaat değil'
Su seviyesi hiç bu kadar düşmemişti
Sapanca Gölü alarm veriyor
Gülşah Durmay son yolculuğuna uğurlandı
Gözyaşları sel oldu
İşte ülkemizin getirildiği vahim nokta!
İstanbul'da bir ayda yakalanan 1 ton 144 kilo uyuşturucu sergilendi
Nedir bu barış yasası?
DEM'den 'acilen barış yasası' çağrısı
BTP'nin 'Geleceği Savunmak' etkinlikleri sonuç verdi
'Bahis' reklamları nihayet yasaklanıyor
Bakan Işıkhan açıkladı
TÜRK-İŞ masada olacak mı?
En ciddi toplumsal tehditlerden biri
Sanal kumar nasıl yayılıyor?
Merkez Bankası kritik veriyi açıkladı
Konut fiyatları yeniden hareketlendi
Tek adamlar medyadan rahatsız
Trump'tan BBC'ye 10 milyar dolarlık tazminat davası
Bir medya devine daha 'kara para aklama' operasyonu: 3 gözaltı
GAİN Medya'ya TMSF kayyum olarak atandı
Trump, Şara'ya 'hala güvendiğini' söyledi
DEAŞ, ABD'nin Ortadoğu'da bulunma gerekçesi!
Devletin rakamları ifşa ediyor
Bu ülkede kim zengin ediliyor?
Umduklarını bulamadılar!
Perakendede Kasım şoku
Fenerbahçe Konyaspor'a 4 golle geçti
Maçı ilk yarıda kopardı
On binlerce kişi, yargıdaki usulsüzlükleri protesto etti
'Sizi görüyoruz, bağımsızlık, itaat değil'
Su seviyesi hiç bu kadar düşmemişti
Sapanca Gölü alarm veriyor
Gülşah Durmay son yolculuğuna uğurlandı
Gözyaşları sel oldu
İşte ülkemizin getirildiği vahim nokta!
İstanbul'da bir ayda yakalanan 1 ton 144 kilo uyuşturucu sergilendi
Nedir bu barış yasası?
DEM'den 'acilen barış yasası' çağrısı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.