ARAŞTIRMA - Salgın çığırından çıkıyor
Koronavirüs salgınında acı gerçekleri resmi istatistikler ve sahadan aldığımız ilave detaylar söylüyor. Verilere göre Eylül ayında vakaların yanı sıra ölümlerde de ciddi artışlar yaşanıyor. Eylül ayı Nisan'ın ardından salgının en tehlikeli olduğu ay olarak kayıtlara geçiyor. Salgının çığrından çıkmaması için acil tedbirler şart.
15.09.2020 19:30:00
RECEP BAHAR / ARAŞTIRMA HABER
Koronavirüs salgını önümüzdeki aylarda Türkiye'nin ana gündemini teşkil edecek. 11 Mart'ta tanışığımız bu sarsıcı hastalık, resmi verilere göre 14 Eylül'e kadar 7 bin 119 vatandaşımızı aramızdan aldı. Toplam vaka sayısında ise 300 bine ramak kaldı.
Ancak Nisan ve Mayıs aylarında sıkı yasaklama ve kısıtlamalarla kısmen kontrol altına alınan salgın, günlük ölüm sayısının yeniden 30'lu sayıların üzerine çıktığı 28 Ağustos'tan bu yana adeta depara kalktı.
Sayıların mesajı
Türkiye'de en fazla koronavirüs vakası 106 bin 673 ile Nisan ayında görüldü. Nisan ayında 2960 vatandaşımızı Covid 19'dan kaybettik. Nisan ayında günlük ölüm sayısı 63 ile 127 arasında değişti.
Aylık bazda ikinci en yüksek vaka sayısı 43 bin 738 ile Mayıs'ta görüldü. Mayıs ayında can kaybımız 1366 oldu. Günlük ölüm sayısı ise ay başında yüksek olmak üzere 23 ile 84 arasında değişti.
Haziran ayında 35 bin 964 yeni vaka saptanırken, 591 vatandaşımızı kaybettik. Haziran'da günlük ölüm sayısı 14 ile 27 arasında değişti. Veriler, Mayıs'ta alınan tedbirlerin işe yaradığını gösteriyor.
Temmuz ayında 30 bin 967 yeni vaka görülürken, 560 vatandaşımızı kaybettik. Temmuz'da günlük ölüm sayısı 14 ile 23 arasında değişti. Veriler, Temmuz ayında salgının nispeten kontrol altına alındığını ortaya koyuyor. Dahası her yönüyle en iyi veriler Temmuz'a ait!
Ağustos'ta işler tersine dönüyor
Ağustos ayında şehirlerarası seyahatlerin artmasının etkisiyle Türkiye'nin salgınla mücadelesinde işler ters gitmeye başladı. Ağustos'ta toplam vaka sayısı 39 bin 260'a, Covid 19'dan ölen vatandaşlarımızın sayısı ise 679'a çıktı. Bunlar, Haziran ve Temmuz aylarından daha trajik veriler...
Ağustos ayının sonundan itibaren koronavirüs salgınında tekrar Nisan'a dönüşün sinyalleri gelmeye başladı. Nitekim bu kötü gidişatı Eylül ayında yaşadık, yaşıyoruz.
1-14 Eylül arasında toplam vaka sayısı 22 bin 5 olarak gerçekleşti. 14 günde 749 vatandaşımızı kaybettik. Mayıs ayında günlük ortalama vaka sayısı 1411 iken, Eylül'ün ilk 14 gününde 1571'e çıktı. Mayıs'ta günlük ortalama 44 vatandaşımızı kaybederken, Eylül'de günlük ortalama kayıp sayımız 53'ü aştı!
Ek tedbir şart
Bu kadar veriyi boşuna derlemedik. Bu sayılardan çıkan sonuç şu: Türkiye, koronavirüsle mücadelede yeniden sıkı tedbirlere başvurmak zorunda. Zira Eylül, Nisan'dan sonra en trajik verileri bünyesinde barındırıyor. Zira 6 Mayıs'tan bu yana en yüksek ölüm 63 ile 14 Eylül'de görüldü. 6 Mayıs'ta 64 vatandaşımızı kaybetmiştik. Mayıs ayındaki günlük bazda ölüm sayısı 23 ile 84 arasında değişiyordu. Oysa Eylül'de 45 ile 63 arasında değişiyor. Mayıs'ta ayın sonuna yaklaşılırken günlük ölüm sayısı azalırken, Eylül'de takvim yaprakları eksildikçe ölüm sayısı artıyor! Sayılar ortada iken, kafamızı kuma gömemeyiz.
Bazı tedbirler alınmaya da başlandı. Nitekim İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, "Kademeli mesai uygulamasını Cuma günü açıklayacağız" açıklamasını yaptı. Türkiye'de salgının en yoğun görüldüğü il konumundaki Ankara'da kademeli mesai sistemine geçilmişti. Başkentte mesai saatlerinin 08.00-17.00, 08.30-17.30, 09.00-18.00, 10.00-19.00 olarak dört farklı şekilde uygulanması kararlaştırılmıştı.
Ankara açık ara lider
Sağlık Bakanlığı'nın koronavirüs durum raporunda haber yayına hazırlandığında en son 11 Eylül verisi yer alıyordu. 5-11 Eylül arasındaki 7 günde Türkiye genelinde toplam 11 bin 571 yeni vaka saptandı. Bu vakaların 2 bin 652'si Ankara ve Konya'nın yer aldığı Batı Anadolu'da görüldü. Tüm vakaların yüzde 23'ü bu bölgede… İkinci sırada bir haftalık sürede 1421 vaka ile Sivas ve Kayseri'nin yer aldığı Orta Anadolu yer aldı. İstanbul'da ise söz konusu haftada toplam 1297 yeni vaka görüldü. Ancak İstanbul'da Pazartesi gününden itibaren vaka sayısında ciddi artış yaşanmaya başladı.
Sağlık Bakanlığı'nın verileri güvenilir değil mi?
İstanbul'da bizzat sağlık çalışanlarından aldığımız bilgiler, verilerin güvensizliğini ortaya koymuyor ancak ayrıntılar PCR testinde gizli. Koronavirüsü tespit eden PCR testi, koronavirüs belirtileri gösteren ve doktorların koronavirüs tedavisi uyguladığı kimi hastalarda 'negatif' sonuç verebiliyor. Sayıları açıklanmayan bu vatandaşlar evinde izolasyonda, verilen ilaçları kullanıyor. Dahası söz konusu vatandaşların ateşi var, vücudu ağrıdan kırılıyor ancak yapılan test negatif çıktığından Covid 19 olarak günlük vaka sayısına yansımıyor! Bu vatandaş istese HES kodu alarak, şehirlerarası otobüse de binebilir, uçağa da! İşte verilere güvensizlik de buradan kaynaklanıyor. Tomografi sonucunda Covid 19 teşhisi konulan ancak testi negatif çıkan vatandaşlar, maalesef Covid 19 hastası olarak kayıtlara yansımıyor.